MÜSİAD: Yargı ekonominin önünü tıkıyor

Anayasada değişiklik öngören paket önümüzdeki hafta Meclis Genel Kurulu'nda ele alınacak. Yargı ile ilgili maddeler paketteki en önemli değişiklik olarak gösterilirken iş dünyası reformun ekonomik istikrarın da kalıcı hale gelmesini sağlayacağını belirtiyor.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Cihad Vardan, mevcut 12 Eylül anayasasının ülkeye dar geldiğini söyledi.

Türkiye'de siviller tarafından yapılacak daha demokrat ve özgürlükçü bir anayasaya ihtiyaç olduğunun altını çizen Vardan, siyasi konjonktür itibarıyla yeni bir anayasa yapmanın mümkün olmadığını dile getirdi. Meclis'te grubu olan parti liderlerinin de buna destek vermesi gerektiğine dikkat çeken MÜSİAD Başkanı, yüksek yargı organlarının yeniden düzenlemeye ihtiyaç duyduğunu da vurguladı. Vardan, şunları aktardı: "Parti kapatma başta olmak üzere yargıda birtakım sıkıntılar var. Bunun yanında yargının aldığı kararlar işadamlarını da çok yakından ilgilendiriyor. Bir nevi yargı, ekonominin önünü tıkıyor. Ülkeye yabancı yatırımcının gelmesini istiyorsak onları tedirgin edecek davranışlardan uzak durmalıyız. Geçtiğimiz günlerde Alman bir işadamı Almanya Başbakanı Merkel'e bu konuda duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Türkiye, şayet Avrupa Birliği ile müzakere sürecinde ise aksayan birçok yönlerini düzeltmek durumunda." Paketin referanduma gitmesi halinde milletin buna onay vereceğini de kaydeden MÜSİAD Başkanı, halkın artık her şeyi rahatlıkla gördüğünü dile getirdi. Demokrasi ile ekonomik istikrarın ilintili olduğuna işaret eden Vardan, "Bir ülkede demokrasi olmadan ekonomik istikrar olmaz." ifadesini kullandı. Hukuk önünde her Türk ferdinin eşit olması gerektiğini de kaydeden Başkan, kimseye üniforması ya da görevi itibarıyla farklı bir muamele yapılmaması gerektiğinin altını çizdi. Güncel ekonomik ve siyasi gelişmeleri Zaman'a değerlendiren MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan, üst düzey yetkililerle işadamlarının birlikte dünyaya açılmasının Türk ekonomisi için umut verici olduğunu, bunun neticesinde ihracat rakamlarının da artacağını belirtti.

Özellikle komşu ülkelerle 'sıfır sorun' politikasının Avrupa ile ihracat rakamlarının düştüğü bir dönemde işadamları için büyük bir fırsat olduğunu aktaran Vardan, bu ülkelerle olan ihracat hacimlerinde gözle görülür bir artış yaşandığına dikkat çekti. Vardan, Başbakan Erdoğan'ın açıkladığı Esnaf ve Sanatkârlar Değişim, Dönüşüm ve Destek (3D) Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nın KOBİ'lerin büyümesi için önemli bir adım olduğuna işaret etti.

BANKALAR DA EMEK SÖMÜRDÜ

Başbakan'ın gündeme getirdiği emek sömürüsüne de değinen MÜSİAD Başkanı, bu olayın sadece birkaç sektörde yaşanmadığını ifade ederek, "Bir bankanın bir gecede 1.500 kişiyi işten atması da aynı derecede bir hak gaspıdır, emek sömürüsüdür." dedi. Vardan, kriz döneminde iş dünyasının yanında olmayan bankaların da bu dönemde daha aktif bir görev ifa etmeleri gerektiğini söyledi. Krizle birlikte işsizlik oranlarının arttığına dikkat çeken Başkan, bunların çoğunluğunu ise mesleksiz işsizlerin oluşturduğunun bilgisini verdi. Gelecek adına gençlerin iyi bir eğitim almasının önemine vurgu yapan Vardan, meslek liselerinin önünün açılması çağrısında bulundu.

MÜSİAD'dan çağrı: İmkânı olan, birer işçi istihdam etsin

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın işsizliği çözmek için 1 milyon 300 bin üyesi olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin her üyesinin birer tane işçi alma önerisine TOBB üyeleri olumsuz cevap verirken MÜSİAD'dan destek geldi. Dernek Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türkiye genelindeki binlerce üyesine, "İmkânları iyi olanlar birer işçi istihdam etsin." çağrısında bulundu. Vardan, bir üyelerinin 1 milyar dolarlık yatırım yaparak yaklaşık 2 bin kişiye yeni iş imkânı sağladığını da bildirdi. Başbakan'ın kayıt dışı ile mücadele konusundaki açıklamalarına da destek veren Ömer Cihad Vardan, kayıt dışılığın Türkiye'nin büyük bir sorunu olduğuna dikkat çekerek, "Bu olay başkasının hakkını gasp etmektir. Bir nevi ahlak sorunudur. Bunun önüne geçilmesi için ortak mücadele etmek gerekir." değerlendirmesini yaptı. Hükümetin işveren üzerindeki ağır birçok yükü azalttığını hatırlatan işadamı, ancak bunun daha AB standartlarına ulaşmadığını dile getirdi.

Zaman