Rusya'nın Latin Amerika atağı

Alaattin ÇINAR/TİMETURK

Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in, Venezüella Cumhurbaşkanı Hugo Chavez'in daveti üzerine bu ülkeye gitmesi bölgede uzun süredir gelişen Rusya-Latin Amerika ilişkilerinin hız kazandığını gösterirken, Amerika ise bu durumdan rahatsızlık duyudğunu gizleyemiyor.

Rusya'nın 2005 yılından bu yana Venezüella ile çeşitli silahlardan oluşan 4 milyar dolarlık silah ticareti gerçekleştirmesi ABD'nin bu iki egemen devletin arasındaki ilişkiler yüzünden tedirgin olmasını sağlıyor,

Bununla beraber; Rusya'nın bölgede yapmayı planladığı enerji ve madencilik başta olmak üzere tarım ulaşım ve finans gibi alanlarda yaptığı yatırım ve otaklıklar bölgede kalıcı ve kuvvetli bir strateji izlediğinin de bir göstergesi.

Rusyanın Latin Amerika Atağı

Vezüella dış politikada izlediği sert tutumu ile Küba'dan sonra Rusya'nın Amerika kıtasındaki yeni ortağı olma yolunda ilerliyor. Son 10 yıldır gelişen görüşme ve antlaşmalar Devet Başkanı Dmitri Medvedev'in Kasım 2008'de bölgeye ziyaretinde imzaladığı işbirliği anlaşması ile yeni bir boyut kazandı.

Venezüella, daha önce İran'a izlediği politika için ilk destek veren ülkeler arasındaydı. Ayrıca Gürcistan'dan bağımsızlığını ilan eden Güney Osetya ve Abhazya'nın bağımsızlıklarını tanıyan ilk üç ülke arasında yer alıyordu.

Gectiğimiz dönemde Moskova ile zaman zaman ortak haraket eden Tahran yönetiminin de Venezuella ziyareti Venezuella'nın izlediği dış politika hakkında dünyaya fikir vermişti.

Son 10 yıldır anti-Amerikancılığın Latin Amerika'da yükselmesi Rusya'ya bölgede gereken taban desteğini de kendiliğinden getiriyor. Ayrıca Rusya'nın bölgede "ALBA" olarak bilinen Sosyalist Ticaret Bloğu'na ortak olma isteği bölgedeki Latin Amerika ülkelerinin örgütü globalleştirmesi için bir fırsat görüldüğünden, teklife sıcak bakmalarını sağlıyor ve Rusya'nın Latin Amerika'da geliştirdiği politikaya büyük bir lojistik destek sağlıyor.

Rusya'nın bölgede Arjantin, Nikaragua ve Peru’nun ordularını modernleştirme rolü ise Rusya'ya yen bir askeri işbirliği boyutu kazandırırken beraberinde silah ticaretinde de kar elde etmesini sağlayacak gibi görünüyor.

Son olarak Rusya'nın,Venezuella'nın "OPEC" benzeri bir enerji oluşumu fikrini desteklemesi ve bölgenin Brezilya gibi gelişen ülkeleri ile sürekli temas halinde olması Amerika'nın Ortadoğu politikasına Rusya'nın Latin Amerika'da "işbirliği" politikasi ile cevap vermesi olarak yorumlanıyor.

Rusya'nın Latin Amerika atağı

Rusya son dönemde yaptığı görüşme ve anlaşmalar ile Latin Amerika'yla sıcak ilişkiler içerisine giriyor. Ancak bu durum Amerika Birleşik Devletleri tarafında büyük rahatsızlık uyandırıyor.