Dolar

35,4856

Euro

36,4774

Altın

3.091,70

Bist

9.977,94

"Hiçbir ülke lideri beni aramadı"

Kırgızistan'da muhalefetin gösterileri sonucu koltuğunu bırakarak ülkenin güneyindeki Celalabad kentine giden Devlet Başkanı Kurmanbek Bakiyev hiçbir devlet başkanı beni aramadı dedi.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-04-09 15:17:00

Rus radyosu 'EHO MOSKVA'ya röportaj verdi.
EHO MOSKVA: Şuan neredesiniz? Sizin ülke dışında olduğunuz yönünde haberler yayınlanıyor.

Bakiyev: Kırgızistan'dayım. Ülkenin güneyindeyim.

EHO MOSKVA: Bazı haber ajanslarına göre, siz taraftarlarınızı topluyor muşsunuz. Bişkek'e hareket için halkı silahlandırıyor muşsunuz. Doğru mu?

Bakiyev: Halk tarafından seçilmiş bir devlet başkanı, aynı halka karşı silah kullanır mı ? Saçmalık! Bunları kim uyduruyor?

EHO MOSKVA: Ama bu, mevcut durumda yenilgiyi kabul etmek anlamına gelmiyor mu?

Bakiyev: Asla. Ben halk tarafından seçilmiş bir devlet başkanıyım. Hiçbir yenilgiyi kabul etmiyorum. Bu tamamen elleri silahlı bir grubun yaptığı bir karışıklık. Ben bunu hiçbir şekilde yenilgi olarak düşünmüyorum. Bu aslında onların yenilgisi. Şu an başkentteki olaylara müsaade edenlerin yenilgisidir.

EHO MOSKVA: Şu anda ülkede yaşanan olaylara müdahale etme şansınız yada durumunuz var mı?

Bakiyev: Ne yazık ki, hala devlet başkanı olmama rağmen elimde ne herhangi bir şans ne de durumum var. Çünkü, sizin de bildiğiniz gibi, devlet başkanlığı binası silah zoruyla ele geçirildi. Göstericilerin ve muhalefetin anayasaya ve kanunlara uymama sonucu insanlar hayatını kaybetti. Ve en önemlisi yaşanan bu olaylarda kendi düşüncelerimi televizyon aracılığı ile duyuramadım. Ama şu anda kendini lider olarak hayal edenlerin yakın zamanda gerçekleri ortaya çıkacak. Onlar yeteneksiz. Onlar ülkeyi bu duruma getirdikleri için cevap verecekler.

EHO MOSKVA: Konuşmalarınızdan ülkede şu anda yaşanan mevcut duruma müdahale şansınızın olmadığını anlıyorum. Bu doğru mu?

Bakiyev: Bazı müdahalelerde bulunabileceğimi düşünüyorum. Nedeni de şu ana kadar hiç kimse beni devlet başkanı görevimden almadı.

EHO MOSKVA: Ama silahlı kuvvetleri ve polis şu anda kurulan geçici hükümetin tarafına geçti. Bakiyev: Evet, öyle karar verdiler. Bu onların vicdanına kalmış bir şey. Ama polis ve silahlı kuvvetler, bütün bir ülke değildir. Bütün ülke, öncelikle Kırgızistan nüfusudur.

EHO MOSKVA: Sorularımı cevaplarken yenilgiyi kabul etmediğinizi ifade ettiniz. Konuşmalarınızdan anladığım kadarıyla eskisi gibi yönetimi ele almayı düşündüğünüz sonucunu çıkarttım. Bu düşünceniz silahlı kuvvetleri ve polisle olmayacaksa kiminle ve nasıl olacak?

Bakiyev: Bunun yakın zaman içerisinde belli olacağını düşünüyorum. Eğer hatırlıyorsanız benim ikinci kez devlet başkanı olarak seçilmemin üzerinde dokuz ay geçti. Dokuz ay içerisinde devlet başkanına karşı olan insanların fikirleri değişir mi? Hiçbir şekilde değişmez. Yakın zaman içerisinde benim girişimimle yapılan toplantıda, ülkenin bütün bölgelerinden halk tarafından seçilerek gelen delegeler bunu onaylıyor.

O toplantıda biz hiçbir sınırlama olmadan herkese konuşma şansı verdik. Yine o toplantıda eleştiriler de yapıldı. Çoğunlukla herkes kendi fikrini beyan etti. Katılımcılar devlet başkanının fikrine destek verdiler. İki gün önce başlayan olayları açıkça söylemek gerekirse bu bir silahlı baskındır. Bu tür olaylara ne devlet başkanı ne de güvenlik kuvvetleri hazırlıklı değildi. Bu tür silahlı baskınlara karşı koymak çok büyük ustalık ve ciddi düşünce gerektiren bir mesele.

EHO MOSKVA: Size göre son yaşanan olaylarda dış güçlerin etkisi var mı? Başka bir deyişle Moskova veya Washington'un yada Pekin'in parmağı var mı?

Bakiyev: Ben herhangi bir ülkeyi net olarak yada isim vererek söylemek istemiyorum. Ancak bu şekilde organizasyonu dış güçlerin desteği olmadan gerçekleştirmek neredeyse imkansız.

EHO MOSKVA: Şu anda yaşanan olaylarda Moskova'nın sizi yalnız bıraktığını düşünüyor musunuz? Putin bugün geçici hükümetle konuşarak onlara her türlü desteği sağlayacağını ve olayları kontrol altına almalarını söyledi.

Bakiyev: Moskova'nın beni yalnız bıraktığını düşünmüyorum. Tam aksine 2005 yılında kan dökülmeden ve kimsenin ölmediği halk devrimi sonrası Putin beni aradı ve nasıl yardımcı olabileceğini söyledi. O zaman Putin'e teşekkür ederek kendi güçlerimizle kontrolü sağlayabileceğimizi söyledim. O zaman başkent Bişkek'te yağma olayları başladı. Ama şu andaki gibi değildi. Şu anda cinayetler işleniyor, büyük silahlı gruplar başkent Bişkek'te kontrolsüz şekilde dolaşıyor.

Şu anda sorumluluğu üstlenen geçici hükümetin düzeni sağlamak amacıyla ne yapacağını ve bunun için ne düşündüğünü bilmiyorum.

EHO MOSKVA: Şu anda Rus yönetimiyle herhangi bir irtibatınız var mı?

Bakiyev: Şunu söyleyebilirim , 7 Nisan'da Kolektif İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Nikolay Bordyuja beni aramıştı. Ama o zaman iş işten geçmişti. Muhalefet ciddi şekilde saldırmaya başlamıştı. Talas'tan başlayarak güvenlik güçlerine saldırmışlardı. Ağır şekilde yaralananlar olmuş ve onlara tıbbı yardımda bulunulmadı. Ben olayın başında halkın hükümeti düşürme fikrinin olmadığını düşünüyorum. Ve ondan sonra beni kimse aramadı.

EHO MOSKVA: Mesele bugün sizi Rus yönetiminden kimse aramadı mı?

Bakiyev: : Hayır kimse aramadı.

EHO MOSKVA: Söyler misiniz, Rusya Başbakanı Putin, Kırgızistan'da gelişen olayları dün yorumlarken, olayların kendisi için beklenmedik olduğunu ve ne kendisinin ne de Rusya'nın bu olaylarla ilgisi olmadığını açıkladı. Fakat bu arada, bir şey daha söyledi, alıntı yapıyorum: "Selefinizin bastığı tırmığa bastığınızı", yani bir önceki devlet başkanının hatasını tekrarladığınızı, bunun da devrimle sonuçlandığını söyledi.

Bakiyev: Bu konuda çok yanılmaktadır. Özellikle bu konuda. Geri kalanında ise haklı. Bu, benim için de onun için de beklenmedik bir gelişme oldu. Aynı tırmığa basmaya gelince, bu göründüğü gibi değil. Burada kastedilen benim kardeşlerim, akrabalarımdır. Onlar Akayev döneminde de hemen hemen aynı görevdeydiler, ben de onları uzmanlık alanlarına göre değerlendirdim ve bunda hiçbir kötülük görmüyorum.

EHO MOSKVA: Bugün Moskova ile hiçbir iletişim olmadıysa, belki de başka devlet temsilcileriyle bir görüşmeniz olmuştur, mesela, ABD veya Avrupa ülkelerinden biriyle?

Bakiyev: 7'sine kadar Kazakistan ve Özbekistan ile irtibatım oldu, her ikisi de: "Size nasıl yardım edebiliriz? Biz hazırız." dediler. Ben ise, durumumuzla kendimizin başa çıkabileceğimizi ve iç meselemiz olduğunu söyledim. Diğer devletlerle ise şu ana kadar bir bağlantımız olmadı.

EHO MOSKVA: Peki, olayların ayın 7'sinden daha sert, en şiddetli, en acımazıca geliştiği bir durumda neden bugün size soru yöneltilmiyor, başka devlet yöneticileri neden sizi aramıyor, bunu nasıl anlamak lazım? Yoksa onlar yeni hükümeti mi kabul etti?

Bakiyev : Biliyor musunuz, söylemesi zor. Belki de yeni hükümeti kabul ettiler. Fakat, büyük ihtimalle, ülkede olup bitenden, gerçek durumdan haberleri yok. Özellikle, Bişkek'te emniyet binaları silahla ele geçirildiğinden, şehirde kaosun kol gezdiğinden haberdar değiller, bu yüzden de böyle düşünüyorlar. Neden şu ya da bu şekilde düşündükleri onları ilgilendirir. Onlar kendileri bilirler.

EHO MOSKVA: Aslında tepki yok.

Bakiyev : Evet.

EHO MOSKVA: Son olarak birkaç kısa net soru sormak istiyorum. Yakın zamanda Kırgızistan topraklarında mı kalacaksınız yoksa ayrılacak mısınız?

Bakiyev: Şimdilik bilmiyorum. Ama, şu anda Kırgızistan'ın güneyinde bulunduğumu söylemek istiyorum. Şimdilik buradan ayrılmayı düşünmüyorum.

EHO MOSKVA: Yakın zamanda Bişkek'e dönmeyi deneyecek misiniz?

Bakiyev: Biliyor musunuz, oradan aslında hiç ayrılmayacaktım, fakat pencerelerime ateş etmeye başladıklarında tesadüf eseri yaralanmadım. Gidip, odama bakabilirsiniz, delik deşik oldu.

EHO MOSKVA: Bizim orda bir muhabirimiz var. Olanları tüm ayrıntılarıyla anlattı.

Bakiyev: Eğer kendilerini adlandırdıkları gibi geçici hükümet başkentte en basit düzeni koruyamıyorsa bile, devlet başkanının can güvenliğini nasıl sağlayacaklar? Üstelik onlar yasal olmayan ve yetkisiz bir şekilde birçok emniyet yöneticilerini serbest bıraktılar.

EHO MOSKVA: Olayların çıkış sebebine dönersek, diyorsunuz ki, ikinci bir süreye seçildiğinizden beri henüz dokuz ay geçti ve son zamanlarda destek görüyordunuz. Ülkede yapılan zaman felan halkı zor durumda mı bıraktı ?

Bakiyev: Hayır, hayır, hayır. Açıkça söyleyeceğim. Faturalara yapılan zamlar hiçbir şekilde insanların silahla dışarı çıkmalarını gerektirecek kadar tepki almadı. Bu birincisi. Üstelik hükümet bu zamları kapatacak birçok telafi tedbirleri aldı. Bu birincisi. İkinciye gelince, neydi?

EHO MOSKVA : Faturalara, mobil iletişime yapılan zamları, iç politikayı konuşuyorduk.

Bakiyev: Aslında, iç politikadan gayet memnundular. Benim girişimlerimle yapılan Birlik Kurultayı'nın delegeleri hükümet tarafından seçilmedi, onlar halkın çıkardığı adaylardı. Kurultay'ın ilk gününde Filarmoni'deki (Kurultayın yapıldığı yer) yapılan ateşli tartışmaları hatırlıyor musunuz? İnsanlar açıkça konuşuyor, eleştiriyordu. Eleştiriler haklıydı, kabul ediliyordu. Bazen sınırlar aşıldı, çünkü bizde duygu patlaması çok, özellikle demokrasinin gelişmesiyle.

Fakat son gün kabul edilen sonuç bildirgesinde onlar oybirliği ile devlet başkanının reformlarını, politikalarını desteklediler. Sonuç bildirgesini imzalayan bürokratlar değildi ya. Bunu nasıl açıklayacaksınız? Bu iki hafta önce oluyor, Birlik Kurultayı'nda oybirliği ile destek kararı çıkıyor ve iki hafta sonra - silahlı devrim. Bunun, Kırgızistan halkıyla hiçbir ilgisi yoktur. Bu, düpedüz silahlı zoruyla iktidarı ele geçirmedir, insanları uyutmadır, gençleri sarhoş ederek başlarını döndürmüşler ve: "İleri!", demişler. Kendileri ise kenara çekildiler. Ellerine sağlık.

EHO MOSKVA : Son soru. Devlet başkanlığı yetkilerini devretmek için istediğiniz belli şartlar var mı?

Bakiyev: Şimdilik, devlet başkanı yetkilerimi devretmeyi düşünmüyorum. Bir neden görmüyorum.


(Kaynak:CİHAN)



Haber Ara