Kılıçdaroğlu: Geldik işte, ne oldu?
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP'ye ''Siz Doğu'ya niye gitmiyorsunuz'' dediğini belirterek, ''Sanıyor ki Doğu onun tapulu malı. Geldik işte, ne var'' dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-03-13 23:31:00
Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, Varto'nun 1966 depremiyle bilindiğini, burada yaşayan insanların da Batı'daki haklara sahip olması gerektiğini söyledi. İlçede vatandaşların yeşil kart şikayetiyle karşılaştığını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Seçim zamanında yeşil kart dağıt, seçimden sonra iptal et. Bunun adı siyasette aldatmacadır, vatandaşı kandırmacadır. Bu kandırmalara kulak asmayın. Bu işin çözümü aile sigortasından geçer'' dedi.
İktidara geldiklerinde insanın yoksulluğunu teşhir etmeyeceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Yoksulluk kader değil ki. Sosyal devlette yoksullukla mücadele esastır. Ama nasıl mücadele edeceksiniz? Yoksulun, yoksulluğunu teşhir ederek değil. Yoksul ailede kadının banka hesabına parayı yatırırsınız, kadın gider çoluk çocuğunun rızkını sağlar. İster makarna alır, ister kömür, ister pirinç, isterse bulgur alır. Türkiye'yi dilenci konumuna getirdiler. Sadaka devlet mantığı var.
Bizim devletimiz sosyal devlettir. Sosyal devlette, devlet yurttaşın yoksulluğunu, yolsuzluğunu gidermek zorundadır. Ama bunların yaptığı soysal devlet değil. Başka bir mantıkla bakıyorlar. Halkı kandırmak istiyorlar. Diyorlar ki 'Halk sürekli yoksul kalsın. Seçim zamanlarında yeşil kart, makarna, kömür, dağıtırız, oylarını alırız.' Size söz veriyoruz, bu tabloyu mutlaka kıracağız.''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, kendilerini Doğu'ya gitmedikleri yönünde eleştirdiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Tayyip Bey diyordu ki 'Efendim siz doğuya niye gitmiyorsunuz.' Sanıyor ki Doğu onun tapulu malı. Geldik işte, ne var? Yurttaşlarla konuşuyoruz. Belki bizim söylediklerimizi vatandaş eleştirebilir ve onun da eleştirisi başımızın üstüne. Eksiğimizi söyleyebilir. Bunu da öğreneceğiz vatandaştan. Eksiğimiz varsa eksiğimizi tamamlayacağız, yanlışımız varsa yanlışımızı da düzelteceğiz.
Ama biz Tayyip Bey'in yaptığı gibi yapmıyoruz. Tayyip Bey, TBMM'ye 15-20 korumayla geliyor. Vatandaştan niye korkuyorsun. Biz samimi söylüyorum alçak gönüllüyüz, halkı severiz, halkla beraberiz. Yaşamımız böyledir zaten. Şatafatı, lüksü sevmeyiz. Oturduğumuz evler mütevazı evler. Vatandaş açsa ben o akşam uyumamalıyım. Onun açlığı giderilmeden ben siyaseten koltuğumda rahat etmemeliyim. Çünkü onun açlığını gidermek siyasetçinin görevidir.''
-TOPLANTIDA GERGİNLİK-
Bu arada, toplantının soru cevap bölümünde, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Varto Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Bingöl Boztaş, Onur Öymen'in Dersim olaylarına ilişkin görüşleri hakkında kimsenin soru sormamasına tepki gösterdi.
''Dersim Katliamı'nı kabul eden bir partinin zihniyeti olamaz'' diyen Boztaş'a bazı gençlerin de destek vermesi üzerine tartışma çıktı. Tartışma büyüyünce kısa süreli arbede yaşandı. Bunun üzerine, Boztaş ile bazı vatandaşlar, görevliler tarafından salondan dışarı çıkarıldı.
Kılıçdaroğlu, yaşanan gerginliğin ardından, herkesin soru sorma hakkının olduğunu belirterek, ''Ama şunu da unutmayın, her toplantıda, toplantıyı provoke etmek isteyen insanlar olabilir. Onu da biz biliyoruz ve yaşadık'' dedi.
Dersim İsyanı'nın terör bağlamında değerlendirilmesinin yanlış olacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Dersim'de yaşanan olayların güzel olmadığını siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum. Niye birbirimizi kandıralım? Kandırmıyoruz ki. Kim kimi kandırabilir. Yanlışa 'bu doğrudur' demek bizatihi yanlışın en büyük yanlışı olur. Söyledik, 'yanlıştır' dedik. Ama insanları bir düşünceden ötürü linç etmek ne benim hakkım ne de başkasının hakkıdır'' diye konuştu.
AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara