Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Honduras darbesiyle başlayan hareket

Yeni askeri üsler, darbeciler, işgaller ve sağın ilerleyişi üzerine: ‘karşı saldırı-saldırıya karşı saldırı'

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-02-21 16:32:00

Honduras darbesiyle başlayan hareket
Karşı saldırı Honduras darbesi ile başladı, Kolombiya’da 7 yeni askerî üssün kurulması ve Obama’nın saldırgan narko-paramiliter Uribe rejimine verdiği tam destekle devam etti, Şili sağının zaferi ve Porfırio Lobi’nin ‘seçim galibiyeti’ üzerinden Honduras darbesinin ‘yasallaşması’ ile yeni bir sıçrama yaşadı.

Bunlara bir de Panama’da üslerin tekrar kurulması, Paraguay’daki darbeci gelgitler, Haiti’deki askerî işgalinin genişletilmesi ve Arjantin muhafazakâr sağının ilerleyişini de eklememiz gerekiyor.

Haiti’deki yanki askerî işgalini artırmak için deprem trajedisinin kullanılışı, Küba’ya yaklaşma ve Dominik topraklarına komşu olma noktasında, BD’nin Karayipler’deki stratejik askerî konumlanışını güçlendirdi.

‘ŞEYTAN ÜÇGENİ’

Chávez’in de dediği gibi Kolombiya-Honduras-Haiti, zayıflayan emperyalist karşı-saldırı politikasını güçlendirmek için ‘şeytan üçgeni’ni temsil ediyorlar.
Ancak şanslı olduğumuz nokta şudur ki, bütün bu değişim dalgasının ortasında, çürümüş, yolsuzluğa batmış ve insanlık dışı hale gelmiş egemen sınıf yönetimi ve amansız emperyalizmin uygulamalarına karşı koyan ve yaşamak için direnen halklar var.

Emperyalizmin bu karşı-saldırısına özgürleştirici bir saldırı dalgasıyla karşılık verilmeli ve bunun için tüm güçleri bir araya toplamak ve mümkün olan en iyi şekilde ‘bu sıcak noktalara’ ve ‘krizdeki zayıf halkalara’, bu ‘şeytan üçgeni’ni oluşturan ‘ucube’ politik-askerî planlara saldırmak gerekiyor.

Bunu ancak, Honduras Direnişi’ne güçlü bir şekilde sahip çıkarak ve bu direnişin uluslararası zeminde ‘savaşçı güç’ olarak tanınmasını sağlayacak iyi bir kampanya ile gerçekleştirebiliriz.

DEVRİMCİ GÜÇ BİRLİĞİ

Aynı şekilde Kolombiya meselesinde silahlı halk direnişine ve sivil ayaklanmaya destek olarak ve Haiti’nin askerî olarak işgaline son verilmesi için harekete geçerek ve yardımın ilaç, yeniden inşa, kaynak yaratma, gıdayı kapsayan ve halkın kendi kaderini tayin etme ilkesinin gözetilmesini sağlayacak bir kampanya örgütleyerek gerçekleştirebiliriz.

Aynı zamanda vakit kaybetmeden, kıtadaki tüm ilerici siyasi ve toplumsal güçleri büyük bir Latin-Karayip devrimci güç birliği oluşturmak için harekete geçirmeli ve karşı-saldırılara devrimci saldırıyla karşılık vererek onları bozguna uğratmalıyız.

Kaynak: Ajanslar

Haber Ara