Mebhuh suikasti Mossad’ın işi mi?
Dubai Emniyet Müdürü Dahi Halfan Temimi, Mebhuh suikastinin içyüzünü ortaya koydu. Halfan 11 kişinin katıldığı bu suikasti ‘korkakça bir eylem’ olarak nitelendirirken Hamas da suikastten Mossad’ı sorumlu tuttu.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-02-16 18:31:00
Dubai Emniyet Müdürü Dahi Halfan, dün akşam düzenlediği bir basın toplantısında, geçtiğimiz ay Dubai’de bir otel odasında Hamas liderlerinden Mahmud El Mebhuh’e düzenlenen suikastle ilgili bilgiler verdi. Bu bilgiler arasında, suikast zanlılarının Dubai’ye Mebhuh’tan önce farklı uçaklarla geldiği ve bu şahıslardan altısının İngiliz, üçünün İrlanda, birinin Fransız, birinin de Alman pasaportu taşıdığı yer aldı. Hamas da, suikaste ilişkin Mossad’ı suçlayarak, bunun intikamının alınacağını vaat etti.
Dubai Emniyet Müdürü Dahi Halfan Temimi, Hamas Hareketi liderlerinden Mahmud El Mebhuh’a, geçtiğimiz ay Dubai’de bir otelde düzenlenen suikastin ayrıntılarını ortaya koydu. Temimi, bu suikasti 11’den fazla kişinin karıştığını belirtti. Hamas Hareketi de İsrail İstihbarat Birimi Mossad’ı El Mebhuh (49) suikastinden sorumlu tuttu.
Halfan 15.02.2010 Pazartesi akşamı yaptığı basın açıklamasında şöyle dedi: “Polis, olayla ilgili olarak 2 Filistinliyi yakaladı.” Aynı zamanda İsrailli tarafların olaya karışmış olabileceği ihtimalini de uzak görmedi. Halfan şüphelilerin tutuklandıktan sonra ne yapabileceklerinin görülmesi için beklenmesini istedi. Bu şüphelilerin, kendi emniyet birimlerine suikast emri veren devlet başkanları olduklarını iddia edenleri de eleştirdi.
Suikaste katılanların Dubai’ye Avrupa ülkelerinden farklı uçak seferleriyle geldiklerini açıklayan Halfan, bu kişilerin görüntülerinin Dubai havaalanına vardıklarında rutin güvenlik kontrolleri esnasında kaydedildiğini ve bu şahıslardan 6’sının İngiliz, üçünün İrlanda, birinin Fransız ve birinin de Alman pasaportu taşıdığını ifade etti.
Halfan, suikast planını şöyle açıkladı: “Tim üyeleri Dubai’ye ulaştığında farklı otellerde kaldı. Tim’in Peter isimli lideri ve Jeel isimli kadın Bostan Rotana otelinde (suikastin gerçekleştiği otel) 1102 no’lu odada kaldı; ancak bu ikisi planı gizlemek için suikast günü Mebhuh’un otele gelişinden önce, timden başka iki üyeyle yer değiştirerek yandaki başka bir otele geçti.
Bu iki işbirlikçi, Mebhuh’un kalacağı 230 nolu odanın yerini tespit edip, Peter’ın daha sonra telefon ederek bu odanın karşısındaki 237 nolu odayı kendisine ayırtması için Mebhuh’la asansöre bindi. Suikastin düzenleyici beyni olarak da bilinen Peter, Dubai’den ayrılmak için bir bilet alarak, suikastin gerçekleşmesinden önce Dubai havayollarıyla emirlikten ayrıldı.
Tim otelin her köşesini sıkı gözetim altına aldı. Öyle ki Mebhuh’un odasına giriş çıkışı bile takipleri altındaydı. Tim, dört gruba ayrıldı. Bu gruplardan biri, Filistinli liderin odasının bulunduğu katta gizlendi. Bu grubun üyelerinden Keven, kendisini otel görevlisi gibi göstererek, odanın bulunduğu bu katın koridoruna yaklaşılmasını engelledi.
Dubai Emniyet Müdürü’nün verdiği ayrıntılara göre, Mebhuh, suikast akşamı, timden pusuya yatmış 7 kişinin bulunduğu odasına döndü ve bu yedi kişi suikasti gerçekleştirdikten sonra olay mahallini terk etti.
Ertesi günü (20 Ocak) Mebhuh odasında ölü olarak bulunda. O vakit, odasında ilaçlar bulunduğu için ölümü normal bir ölüm vakası olarak açıklanmıştı. Oysa ki, Filistinli lider, daha önce yakalandığı hastalıktan, tedavi olarak kurtulmuştu. Odasının kapısı da içeriden kilitliydi. İsrail’in, şu ana kadar Hamas’ın suçlamalarına ilişkin herhangi bir yorum yapmaması, bazı kesimlerce Mossad’ın geçtiğimiz yüzyılın 70’li yıllarındaki faaliyetlerine dönüşü olarak yorumlandı. Zira, o dönemde de İsrail, suikastlar işliyor; ancak hiçbir yorum yapmıyordu.
Dubai Emniyet Müdürü suikasti şöyle yorumladı: “ Bir adamı öldürmek için 11 kişinin görevlendirilmesi, bazılarının tasavvur ettiği gibi, kahramanlık değil, aksine korkakça bir iştir. Ayrıca, bazı devletler birimlerine öldürme emri veriyorsa, bu bizim liderliğimize ve dinimize göre haramdır.’’
Her önüne gelen intikamını kendisi almak isterse, karşımızda devletleri değil çeteleri buluruz. Devletler çetecilik yaparsa da, bu durumda adaletin karşına bu devletlerin liderleri çıkar.”
Halfan, şüphelilerin kamuflaj ve kılık değiştirme yöntemleri yanı sıra şifreyle çalışan gelişmiş iletişim cihazları kullanmalarına rağmen, Dubai polisinin kimliklerini tespit etmekle kalmayıp, ülkelerinde oturdukları yerleri dahi belirlediğini ifade etti.
Emniyet Müdürü, Hamas’ın İran’la direk ilişkilerinin olduğuna ve gerekmesi halinde Hamas üyelerinin Tahran’a gidebileceklerine işaret ederek, Mebhuh’un Dubai’ye Hamas’ın İran’la silah anlaşmasını düzenlemek için girdiği yönündeki söylentileri yalanladı. Ardından da bu çerçevede söylenenleri, suçu temize çıkarmayı hedefleyen boş söz olarak nitelendirdi.
Halfan, Mebhuh’un Dubai’ye Suriye’den geldiğini, buradan da önce Sudan’a, daha sonra Çin’e gitme niyeti taşıdığını açıkladı. Aynı şekilde Hamas’ın, Emirlik yönetimlerine –Filistinli emniyet biriminde bir delinme olabileceği korkusuyla- Mebhuh’un topraklarına ulaştığını bildirmediğini vurguladı. Zira suikasti gerçekleştiren tim üyelerinin, Dubai’ye Mebhuh’tan önce gitmeleri, onun oraya gideceğini daha önceden bildiklerine işaret ediyor.
Halfan, emirlik topraklarının başkaları için bir çatışma alanı olmasını reddetti. Hamas da emniyet müdürünün eleştirilerinin hedefi oldu. Hamas yetkililerinden birinin Mebhuh’un İsrailli iki askeri esir alıp öldürmesiyle gurur duymasını utanç verici buldu. ‘Dinimizde esirlerin öldürülmesi kabul edilemez’ dedi. Dahi Halfan, Hamas’ın soruşturmada hazır bulunmayı talep ettiğini; ancak Dubai polisinin bunu -sadece devletler ve büyük elçiliklerle muhatap oldukları ve bilgilerin basın yoluyla herkese ulaştırılacağı gerekçesini sunarak- kabul etmediğini kaydetti.
Ne şekilde öldürüldü?!
Dubai Emniyet Müdürü, Mebhuh’un öldürülme şekline ilişkin şunları söyledi: “Elektrik şoku verilerek öldürülmüş olabilir; ancak tıbbi raporlar, büyük ihtimalle boğularak öldürülmüş olabileceğine işaret ediyor. Kan tahlilleri sonuçlarına göre zehirlenmediği ortaya çıktı. Kesin laboratuar testi sonucu önümüzdeki hafta belli olacak.”
Halfan, Dubai polisinin, Ürdün’de yakalanıp soruşturma için kendilerine teslim edilen iki Filistinli’nin olayla ilgisi olduğundan şüphelendiğini açıkladı. Aynı şekilde Dubai polisi, geçtiğimiz Cuma günü basında Mebhuh’un cesedini gömmeye niyet ettiği yönünde çıkan haberleri yalanlayarak, cesedi soruşturma süreci tamamlanana kadar bir hafta boyunca muhafaza ettiğini, daha sonra da olay üzerine Dubai’ye gelen oğluna teslim ettiğini bildirdi.
Dubai’deki emniyet makamları, olay hakkında derhal soruşturma başlattıklarını kaydetti. Bununla beraber, Ebuzabi Emirliği’nden baskılar yapıldığına dair söylentilere atıfta bulunarak, hiçbir emirlikten bir baskı ya da müdahale olmadığını vurguladı.
Hamas’ın siyasi büro başkanı Halid Meşal, geçtiğimiz hafta, Mebhuh’un intikamının bir askeri operasyonla alınacağını, Moskova’da düzenlediği bir basın toplantısında sarfettiği şu sözlerle dile getirdi: “Mossad’ın Mebhuh’a karşı işlediği suçun intikamının alınması, Hamas’ın yalnızca hakkı değil, aynı zamanda üzerine düşen bir vaciptir.” Meşal, hareketin ve belli birimlerinin bu suikasta cevaben gerçekleştirilecek askeri operasyonun yerini ve zamanını belirleyeceğini ekledi.
Bundan önce İsrailli raporlar, suikast korkusuyla odasının kapısını daima kilitli tutmayı alışkanlık edinen Mebhuh’u, kapıyı açması için yabancı bir kadınının kandırdığına işaret etmişti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara