Başbakan: Kurusu sulusu hepsine karşıyız
Erdoğan, 'Sigara tüketimi artık terör kadar, hatta ve hatta terörden bile daha zararlı boyutlara ulaşmıştır. Bu bir gerçektir. O nedenle tütünle mücadele, terörle mücadele kadar önem kazanmıştır' dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-02-04 16:18:00
Törende yaptığı konuşmada, sigara tüketimi ile ilgili görüşlerini aktaran Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
'Sigara tüketimine yönelik mücadeleyi çok önemsiyorum. Çünkü insanımızı çok seviyorum, halkımı çok seviyorum. Onlara zarar verecek hiçbir şeyin bizim sorumluluğumuzda hayatta kalmasını istemiyorum. Onun için de bu mücadeleyi sizlerle birlikte vermek bizlere ayrı bir onur, ayrı bir gurur veriyor.
Sigara tüketiminin en aza inmesi için çok büyük duyarlılık gösteriyoruz. Aslında Anayasa'ya bağlılığını ifade edenlerin, Anayasa'nın 56. maddesinden hareketle de böyle bir sorumluluğun, böyle bir yükün altında olduğunu bilmeleri lazım.
'Gençliğin korunması' başlığı altında geçen, buradaki bu yasa hükmünün aslında uygulamaya konulması lazım ama yıllar yılı Anayasa'nın amir hükmü olmasına rağmen uygulanmamıştır. Dolayısıyla işin hem insani yönü var hem anayasal noktada yönü var.
En yakınlarımdan başlamak üzere herkese bu konuda tavsiyelerde bulunuyorum. Bilim adamlarınca, hekimlerce artık kesin olarak zararları kanıtlanmış olan, elliden fazla hastalığın sorumlusu olan bu zararlı alışkanlıklardan kurtulabilmeleri konusunda onlara yardımcı olmaya çalışıyorum. Hatta bazı yerlerde işi daha da ileri götürüyorum. Sigara paketini gördüğüm zaman hemen o vatandaşa 'gel seninle bugün bir anlaşma yapalım.
Şu sigarayı bırak' diyorum. Tutuşuyoruz, iknaya başlıyoruz. Şu ana kadar da vermiş olduğumuz mücadeleden güzel neticeler aldık. Elinden sigara paketini alıyorum, üstüne ismini yazıyoruz, 'sigarayı bıraktım' dedirtiyoruz, tarihi yazıyoruz, imzasını alıyoruz. Bunu diyorum ki hep beraber yürütelim. Şu anda ciddi sayıda sigara paketi birikti. Daha sonra belki de bunları bir müze haline getiririz.'
'YANI BAŞIMDA SİGARA İÇİLMESİNDEN RAHATSIZIM'
Sigara kullanımı konusundaki hassasiyetiyle ilgili olarak, zaman zaman medyada veya çeşitli platformlarda, 'Başbakan kendisi sigara içmediği için başkalarının da sigara içmesini istemiyor' denildiğine şahit olduğunu belirten Erdoğan, 'elbette ben aktif bir kullanıcı olmadığım gibi ama altını çizelim, ben pasif bir kullanıcı da olmak istemiyorum' dedi.
Nerede olursa olsun, yanı başında sigara içilmesinden rahatsız olduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, buna kimsenin hakkı olmadığına inandığını vurguladı. Bulunduğu yerlerde sigara içen birini gördüğünde, o sigara müptelası kişiyi de sigarayı bırakmaya ikna etmek için çalıştığını anlatan Erdoğan, 'Gel kardeşim, gel arkadaşım bugün burada bu işi halledelim' dediğini ifade etti.
Sigaraya karşı hep birlikte mücadele verilmesine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, açılışlarda kurdele kesmek için kullandığı makasları da sigara paketleri gibi muhafaza ettiğini dile getirdi.
YASAYI YUMUŞATMA GİRİŞİMLERİ
Sigara yasağının yumuşatılması için girişimde bulunan milletvekillerine tepki gösteren Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
'Milletin vekilleri atılan böyle bir adımın karşısına dikilebiliyor. Örneğin şu anda anamuhalefet partisinin iki milletvekili ne yazık ki komisyonda tekrar yeni bir önerge vermek suretiyle bu yasayla ilgili değişiklik talebinde bulunuyorlar. Şunu çok açık net söyleyeyim; bizim iktidarımız döneminde böyle bir değişikliğe asla müsaade etmeyiz. Bu karar verilmiştir, bu yasa çıkmıştır ve bu iş bitmiştir. Halkımın da büyük bir çoğunluğunun bundan memnun olduğunu şu andaki gelişmelerde de zaten görüyoruz.
Bugün sigarayla mücadeleyi sadece benim sigaradan hazzetmeyişime bağlamak elbette ciddiye alınamayacak kadar sığ bir yaklaşım ve safdillik olur. Zira burada insanımızın sağlığı, insanımızın hayatı, ülkemizin ekonomisi söz konusu.
Az önce ekranda ayağı kesilmiş olan vatandaşımızı gördük. Niçin? Sigaradan. Yazık değil mi? Buna hakkımız var mı? Üç beş kuruş ülke ekonomisi para kazanacak, daha fazla para elde edecek diye biz kalkıp halkımızı zehirleyebilir miyiz? Onun maliyetini hiç düşünüyor muyuz? Sanıyoruz ki ekonomide rakamsal olarak bir yükseliş olacak. İnsanın sağlığı kadar bedeli yüksek olan hiçbir şey yoktur. Hep söylüyoruz ya Kanuni'nin 'halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi', yani bizler bir nefes sağlıklı nefese devleti feda edebilen bir anlayışın, bir medeniyetin mensuplarıyız. Öyleyse burada öyle ufak tefek rakamlar söz konusu olamaz. Aslolan insanımızın sağlığıdır, gençlerimizin sağlığıdır. Biz buna bakacağız.
Hem kurusu, hem sulusu, hepsine karşıyız. Bu kadar açık konuşuyorum. Hepsine karşıyız. Niye? Çünkü hepsinin de halkıma zararı var. Bunu aklıselimle düşünmek lazım, bunu sağa, sola çekmenin anlamı yok. Gerçek bu, vakıa bu. Neleri getirip, neleri götürdüğü ortada. Burada minicik yavrularımızın sağlığı söz konusu. Doğmayan yavrularımızın sağlığı söz konusu. Bunlar birer vakıa.'
'SİGARAYA VERİLEN PARALARIN HEPSİ HAVAYA ÜFLENİP GİDİYOR'
Sigaranın; kadın, erkek, yaşlı, çocuk ayırt etmeksizin, kullananı da kullanmayanı da dahil olmak üzere bütün toplumun sağlığını ve hayatını tehdit ettiğini belirten Erdoğan, sigaranın bunun yanında sosyo-ekonomik olarak hem aile bütçesine hem ülke ekonomisine azımsanmayacak oranda zarar verdiğini, darbe indirdiğini dile getirdi.
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
'Çocuklar harçlıklarını sigaraya veriyor. Babalar, anneler ekmek parasını buraya yatırıyorlar. Sigaraya verilen paraların hepsi deyim yerindeyse havaya üflenip gidiyor.
Sigara tüketimi artık terör kadar, hatta ve hatta terörden bile daha zararlı boyutlara ulaşmıştır. Bu bir gerçektir. O nedenle tütünle mücadele, terörle mücadele kadar önem kazanmıştır.
Aldığı canları düşünürsek tütünle mücadele asla ve asla küçümsenemeyecek derecede hayati bir meseledir. Ancak şunu da unutmamak lazımdır ki sigara terörden çok daha sinsi bir tehlikedir. Bu tehlike öyle dağlarda falan dolaşmıyor. Sigara, insanımızın cebinde taşıdığı bir ölüm makinesi adeta. Evlerimizde bulundurduğumuz bizi öldürecek bir silah adeta. Çocuklarımızın yanında dolaşan bir ölüm makinesi, bir hastalık yuvası. Bakınız bugün domuz gribi dendiğinde nasıl panik olunduğunu, toplumun geniş bir kesiminin nasıl teyakkuza geçtiğini hepimiz biliyoruz. Bir domuz gribinin yol açtığı ölümler de sigaranın yol açtığı ölümler de ortada. İkisini mukayese edin. Domuz gribiyle mücadele için bütün dünya alarma geçmişti. Bütün ülkeler milyonlarca aşı aldılar. Harcadıkları para milyarlarca dolar. Allah aşkına şimdi soruyorum sizlere: Sigarayla mücadele daha mı az önemli, daha mı az ilgiyi hak ediyor?'
Haber Ara