Artık serseri devlet ABD
Newsweek dergisi, 1980'lerden sonra Batı'ya göre şekillenen uluslararası standartların, Türkiye, Rusya, Çin, Brezilya ve Hindistan ile yeniden oluşmaya başladığını yazdı.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-01-31 00:02:00
1980’lerin Batı değerleriyle şekillenen dünyasında Burma, Kuzey Kore, İran ve Venezuela gibi devletlerin “serseri devletler” olarak adlandırıldığını hatırlatan Newsweek, ABD’nin başını çektiği Batı dünyasının bu ülkeleri hizaya getirme çabalarının başarısızlıkla sonuçlandığını öne sürerek, “Washington’un tam olarak anlayamadığı şey şu ki, serseri devlet terimini üreten dünya geride kaldı. Serseri devlet kavramı, Batı değerleri ve çıkarlarının arkasında birleşmiş, belli sorunlar karşısında ortak tavır alan bir uluslararası topluluğun var olduğunu varsayıyordu. Ancak 1990’larından sonundan itibaren Türkiye, Rusya, Çin, Brezilya ve Çin gibi her birinin kendine özgü değerleri ve çıkarları olan gerçek güçlerin yükselmesiyle bu düzen çöktü. Bugün artık Batı değerlerinin belirlediği uluslararası topluluk bir hayal oldu. Birçok devlet için serseri devlet kavramı artık ABD için de kullanılır hale geldi” diye yazdı.
Newsweek, eski uluslararası düzene karşı çıkan bu yeni güçlerin havuç ve sopa politikalarıyla yönlendirilemeyeceğini savunarak, “Bu dünya Amerika’dan yine katkı istiyor. Ama bu katkıyı verirken Amerika’nın başı çekmesini değil, ortaklık temelinde yaklaşmasını istiyor” ifadesine yer verdi.
Yeni düzende ABD’nin serseri devletler olarak anılan ülkeleri baskıyla sindirme politikasının geri tepmeye mahkum olduğunu yazan dergi şöyle devam etti: “Daha da vahimi, nisbeten zayıf bu serseri devletler, yükselen güçlerden giderek daha fazla destek görüyor. Türkiye, Brezilya, Rusya ve Çin, Amerika’nın serseri devletlere karşı izlediği politikalara karşı olduklarını gizlemiyorlar.
Yükselen güçler yeni statülerini her geçen gün biraz daha pekiştiriyorlar. Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva, İran’a yaptığı ziyaret sırasında, ‘herkesin bizim gibi düşünmesini istemeye hakkımız yok’ diyerek Ahmedinecat’a destek verdi. Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan, İran’ın nükleer programının barışçı olduğunu söyledi.
Batı basınının Lula ve Erdoğan’ı bu yüzden eleştirmesi sürpriz olmadı. Ancak Erdoğan ve Lula gibi kendilerini ıspatlamış demokratlar, Ahmedinecat’ın protestocuları şiddetle bastırmasını veya onun gizli nükleer programlarını desteklemiyorlar. Onlar daha çok, kimin serseri olduğuna karar verilmesinde ve bunlarla nasıl başı çıkılması gerektiği konusunda kendilerinin de söz sahibi olmasını istiyorlar.”
Kaynak:Radikal
Haber Ara