Ağca İtalyan basınına konuştu
İtalya'daki La Repubblica gazetesinin sorularını yanıtlayan Mehmet Ali Ağca, mesihlik iddiasını yineleyerek, "İlahi gerçeği tebliğ için evrensel bir görevim var" dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-01-19 18:40:00
Ağca, tahliyesi arifesinde La Repubblica'nın sorularını İtalyanca olarak yanıtlarken, mesihlik iddiasını da yineleyerek, "Benim, ilahi gerçeği tebliğ için evrensel bir görevim var. Tanrı'nın ete kemiğe bürünmüş, yeniden ete kemiğe bürünmüş yegane sözü, ebedi Mesih olduğumu belgesel kanıtlarla ortaya koyacağım. Halüsinasyon mudur, simülasyon mudur? Ben, Harvard, Yale, Princeton üniversitelerinde psikoloji dersi verebilirim. Ebedi Mesih olduğumu belgesel kanıtlarla ortaya koyamazsam, insanlar beni evrenin en aşağılık insanı saysınlar" ifadelerini kullandı.
Mehmet Ali Ağca, "Papa 16. Benediktus ile görüşmek ister misiniz?" sorusunu, Vatikan'a bir çağrı eşliğinde şu cümlelerle yanıtladı:
"Papa Ratzinger'e (16. Benediktus) mümkün olan her türlü iyi dileklerimi sunuyorum. Vatikan'ı Fatima'nın dördüncü sırrını dünyaya açıklamaya çağırıyorum. Aksi taktirde o sırrı ben açıklayacağım. Fatima'nın üçüncü sırrını, 28 Mayıs 1985'te bizzat benim açıklamış olduğumu hiç kimse unutmasın."
Ağca'nın 13 Mayıs 1981'de Aziz Petrus Meydanı'nda kendisine suikast girişiminde bulunduğu Papa 2. Jean Paul'ü şu sözlerle tasvir etmesi de dikkati çekti:
"Polonyalı Papa harika, hatta büyüleyici bir insandı. Wojtyla, sevgi İncilinin örnek insanıydı. O İncil, kin ve öfkelerinin tutsağı olmuş milyonlarca sahte Hristiyanın ihanetine uğramıştır."
EMANUELA KAÇIRILDI
Mehmet Ali Ağca, 22 Haziran 1983'te henüz 15 yaşındayken Roma'da sırra kadem basan Emanuela Orlandi'nin güçlü bir örgüt tarafından kaçırılmış olduğunu savunarak, "Ortadan kaybolma diye bir şey yok. Emanuela Orlandi kaçırıldı, kesinlikle kaçırıldı. Ben her şeyi bilsem de herhangi bir isim veremem. Ama şunu söyleyebilirim:
Emanuela güçlü bir örgüt tarafından kaçırıldı. Bozkurtlar mı, KGB mi, Stasi mi? Hiçbir şey söyleyemem. O, benim özgürlüğe kavuşmamı sağlamak üzere kaçırıldı. Başka bir sebep söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.
Ağca, Orlandi'nin Vatikan bankası IOR ile Magliana çetesi arasındaki karanlık ilişkiler çerçevesinde kaçırıldığı, akabinde de öldürülerek bir inşaatın betonuna gömüldüğü biçimindeki tezin doğru olmadığını da ileri sürdüğü açıklamasında, "Emanuela'ya kaçırıldığı günden bu yana insanca davranılıyor. Şu anda gayet iyi. Ancak dışarıyla temasta sınırlamaya tabi tutuluyor.
İtalya, Orlandi vakasıyla ilgili olarak Magliana çetesinin itirafçılarının yalanlarına inanmamalıdır. Zira Emanuela yaşıyor ve de gayet iyi" dedi.
YARIN BASIN TOPLANTISI DÜZENLEYECEK
Öte yandan Mehmet Ali Ağca'nın avukatı Gökay Gültekin, Ağca'nın yarın Ankara'da basın toplantısı düzenleyebileceğini söyledi.
Avukat Gültekin, '2006'da kaçtığı, saklandığı gibi bir şey olmayacak, nereye gidiyorsak size bilgi vereceğiz' dedi.
Sabah saatlerinde Ağca'nın kaldığı otele gelen Gültekin, burada basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Gültekin, 'Bugün yalnızca odasında dinlenecek ve büyük ihtimalle yarın yapacağı basın toplantısına hazırlık yapacak' dedi.
Basın toplantısının 'Türkçe mi İngilizce mi yapılacağı' yönündeki bir soru üzerine Gültekin, bu konuda bilgisi olmadığını ancak mesajları yurt dışına yönelik olduğu için dün İngilizce konuşmuş olabileceğini belirtti.
Ağca'nın dün geceden bu yana odasından dışarı çıkmadığını kaydeden Gültekin, 'Yarın büyük ihtimalle basın toplantısı yapacak. O da büyük ihtimalle Ankara'da olacak' diye konuştu.
Basın toplantısının nerede yapılacağının sorulması üzerine Gültekin, 'Yeri daha net değil' dedi.
Ağca'nın Ankara'dan ne zaman ayrılacağı ve Malatya'ya gidip gitmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine ise Gültekin, Ağca'nın Ankara'dan ne zaman ayrılacağının henüz netleşmediğini ancak Malatya'ya gitmeyi düşünmediğini ifade ederek, '2006'da kaçtığı gibi, saklandığı gibi bir şey olmayacak nereye gidiyorsak size bilgi vereceğiz' şeklinde konuştu.
BİLGİSAYAR VE YAZICI İSTEDİ
Cezaevinden dün tahliye olan Mehmet Ali Ağca kaldığı otel odasına bilgisayar ve yazıcı istedi.
GATA'daki muayenesinin ardından Ankara'daki bir otele gelen Ağca'nın, odasında dinlenmeye çekildiği ve Çarşamba günü yapmayı planladığı basın toplantısı için odasına bilgisayar ve yazıcı istediği bildirildi.
Ağca'nın saat 21.00'den itibaren odasında yalnız kaldığı ve sabaha kadar dinleneceği belirtildi. Ağca'nın pek çok çeşitte tatlı siparişi verdiği de öğrenildi.
TAHLİYE HABERİ İTALYAN GAZETELERDE
İtalya'daki günlük gazeteler, Mehmet Ali Ağca'nın tahliyesini bugünkü nüshalarında iç sayfalardan vermeyi tercih etti.
Libero gazetesi, "Bir katilin kariyeri: Hapishaneden Sheraton'a. Ali Ağca yıldıza dönüşüyor" başlığıyla verdiği haberinde, "Papa İkinci Jean Paul'ün suikastçısı Ankara'da hapisten çıkmasının ardından yerleştiği beş yıldızlı otelde, kameralara 'Ben Mesih'im' dedi" ifadesini kullandı.
Corriere della Sera, bir Amerikan kanalının Ağca'yla söyleşi için 3 milyon dolar ödeyeceğine dair söylentiye de işaret ederek, haberi "Ağca 29 yıl sonra serbest. Bir televizyondan milyonlarca dolar" başlığıyla verdi.
Corriere della Sera'nın haberinde de şu yorum yapıldı:
"Ankara'da 3 milyon dolar karşılığında bir Amerikan televizyonuna özel demeç vereceğine dair fısıltılar dolaşıyor. Bu da yıllardır onun hakkında söylenen efsanelerden biri mi? Mümkündür. Ama yeni hayatı için iyi bir başlangıç da olabilir. 'Ete kemiğe bürünmüş Mesih' olduğundan söz ediyor. Muhtemelen geçmişini kullanarak bir televizyon yıldızı olma uğraşında".
La Repubblica gazetesi, "Ağca serbest. Wojtyla'ya ateş açan adamdı" ifadesini kullanırken, La Stampa ise "Ağca serbest: Ben İsa'yım" diye başlık attı.
Ağca'nın tahliyesi, Il Giornale'de "Serbest kalan Ağca dünyanın sonundan söz etti", Il Tempo'da "Ali Ağca artık serbest: Ben ebedi Mesih'im", Il Messaggero gazetesinde ise "Ali Ağca hapisten çıktı: Ben ebedi İsa'yım" başlıklarıyla duyuruldu.
İtalya Katolik Piskoposlar Kurulunun resmi yayın organı Avvenire gazetesi ise "Ali Ağca serbest. Türkiye şimdi kendini sorguluyor" başlığıyla sunduğu haberinde, "Kamuoyu onun saklayabileceği sırlar konusunda ikiye bölünmüş durumda. Pek çok kişiye göre o bir deli" ifadesini kullandı.
YARGIÇ PRİORE: GÜÇLÜ BİR SAPTIRMA YETENEĞİNE SAHİP
İtalya'da Papa 2. Jean Paul'ü hedef alan suikast girişimiyle ilgili dosyaya bakmış ön soruşturma yargıçlarından Rosario Priore, Ağca'nın tahliyesi sonrasındaki beyanatlarının bir saptırmaca mı yoksa delilik göstergesi mi olduğuna ilişkin soruyu, "Buna bir yanıt verebilmek için Ağca'nın gerçekten nasıl biri olduğuna bakmak lazım: Beşinci İncil'i sunmak için Roma'ya geri dönmek, açıklamalarını paraya dönüştürmek için de en yüksek teklifi sunacak olana 2 milyon dolara satmak istiyor... Ağca, güçlü bir saptırma yeteneğine sahip. Neredeyse içgüdüsel olan bu yeteneğini, parlak bir çılgınlık rehberliğinde kullanıyor" diye yanıtladı.
Yargıç Priore, bugün La Stampa gazetesinde yayımlanan demecinde, Papa suikastinin ardında Doğu blokunun olduğu yönündeki teze inanmadığını ve de "Bozkurtlar" diye adlandırdığı milliyetçi grupların rolü olduğuna inandığını aktardı. Priore, "Papa'ya saldırının, bu grubun Avrupa temsilcisi Abdullah Çatlı'nın emriyle planlandığını" ileri sürdü.
(AA)
SON VİDEO HABER
Haber Ara