Rusya ve Türkiye arasında büyük ortaklık
Türkiye’nin ilk nükleer santralının yeni bir ihale açılmadan imzalanacak bir anlaşmayla Rusya’ya verilmesi için çalışma başlatılması kararlaştırıldı. Ayrıca iki ülke arasında vizenin kaldırılma çalışmaları başlayacak.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-01-14 08:10:00
Putin'le 10. kez görüşen Erdoğan, Moskova'da sözlerine Rusça teşekkür ederek başladı, Putin'e 'değerli dostum' diye hitap etti. İki lider, Türkiye ile Rusya'nın, 5 yıl içinde 100 milyar dolarlık dış ticaret hacmini yakalayacağına inandıklarını söyledi. İki ülke arasında nükleer santral işbirliği anlaşması imzalandı, vizeler karşılıklı kalkacak
Başbakan Tayyip Erdoğan, iki günlük çalışma ziyareti amacıyla gittiği Moskova'da Rusya Başbakanı Vladimir Putin ile bir araya geldi. Baş başa görüşmede, son 7 yıl içinde iki ülke arasındaki ilişkilerin her alanda karşılıklı olarak geliştiğini belirten Erdoğan, 'Askeri, ekonomik, siyasi, kültürel, her alanda ilişkiler çeşitlenmekte. Beni heyecanlandıran şey, taraflarda olumlu istikamette bir ilerleme olması' dedi.
Erdoğan'ın gelecek 4 yıl içinde iki ülke arasındaki dış ticaret hacminin yüz milyar dolarlık hedefi yakalayacağına inandığını söylemesi üzerine araya giren Putin, '5 yıl içinde' dedi. Bunun üzerine Erdoğan, 'Onu yapacak iradeyi taraflarda görüyoruz. İnanıyorum ki yoğun bir çalışmayla kısa zamanda toparlarız' ifadesini kullandı.
Putin de konuşmasında, iki ülke ilişkilerinin son yıllarda giderek geliştiğini belirterek, Türkiye ile Rusya arasındaki ticaret hacminin önceki yıl 35 milyar dolara ulaştığına dikkat çekti. Putin, 'Türkiye Rusya'nın önemli ticaret ortaklarından biri' diye konuştu.
İki liderin ortak basın toplantısında Putin, 'Recep Tayyip Erdoğan'la 10. kez görüşüyoruz. Bu çok önemli. Ortak hedefimiz, 100 milyar dolar ticaret hacmine ulaşmak. Önceliğimiz enerji işbirliği konusunda. Güney Akım ve Samsun Ceyhan projelerini ele aldık. Atom enerjisi alanında işbirliğini geliştirmek istiyoruz. Gümrük düzenlemelerindeki sıkıntıyı aştık. Vizenin kaldırılması konusunu ele aldık. Umarım süreç fazla vakit almaz' dedi.
MEDVEDEV GELİYOR
Rusça teşekkür eden Başbakan Erdoğan sözüne 'Değerli dostum' diye başladı. Erdoğan şunları söyledi: 'Vizenin kaldırılması konusunda teknik çalışmalar başlıyor. Ticaret hacmini önümüzdeki beş yıl için 100 milyar dolara ulaştırmayı hedefliyoruz. Rusya Devlet Başkanı Medvedev mayıs veya haziranda Türkiye'ye gelecek. Ortak rafineri çalışmamız söz konusu. Kur baskısından kurtulmak amacıyla yerli para için mevzuatı tamamladık. İki bankamız uygulamaya başladı. Rusya da bu çalışmayı bir an evvel bitirirse ciddi manada rahatlama ve kazanç olacak. Müjdeyi Sayın Başbakan verdi, vizenin kaldırılması sürecinin başlaması bu gezimizin önemli yanlarından oldu. Temenni ederim ki Medvedev'in Türkiye ziyaretinde bunun kararını alabilecek durumda oluruz.'
İki lider daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. 'Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve Karabağ sorununun çözümünde Rusya öncülük yapabilir mi?' sorusuna Putin şu yanıtı verdi: 'Rusya komşuları arasındaki ilişkilerin normalleşmesine önem vermekte. Girişimleri takdirle karşıladık. Ümidimiz eskiden kalan uç yaklaşımların bertaraf edilmesi. Sorunlar büyük. Bu sorunların bir paket olarak ele alınması taktik olarak uygun değil. Ayrı ayrı çözüm aranmalı. Milyonlarca Azeri ve Ermeni vatandaşı Rusya'da yaşamakta. Rusya'nın bu ülkelerle ayrıca ticari ilişkileri bulunmakta. Rusya, Azerbaycan'dan doğalgaz ithal etmeye başladı. Biz
Sovyetler Birliği döneminden kalma sorunların çözümünden yanayız.'
Nükleer santralda devletten devlete imza
'Türkiye nükleer santral ihalesi açmıştı. Danıştay durdurdu. Gelişme var mı?' sorusuna da Erdoğan, 'Danıştay kararı sonrası, devletten devlete imza atma kararı aldık. Hazırlıklar tamamlanınca hayata geçireceğiz. Çok zaman almaz' yanıtını verdi. Putin de, 'Rusya'nın bu konuda büyük rekabet gücü mevcut. Yerli firmalar inşaatta yer alacak. Kredi sağlanacak. Siemens'le işbirliği söz konusu. İnşaat konusunda birikimimiz avantaj' diye konuştu.
Ortak basın toplantısı çıkışında AKŞAM'ın sorusunu yanıtlayan Enerji Bakanı Taner Yıldız, nükleer santral yapımı konusunda devletten devlete imza usulünün mevzuata aykırı olmadığını, konuyu araştırdıklarını söyledi.
Rusya'nın Karabağ'ı çözeceğine inanıyorum
BAŞBAKAN Erdoğan, Moskova Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nde verdiği 'Türk Dış Politikası' konulu konferansta şunları söyledi:
BÖLGE İÇİN KÖŞE TAŞI:
Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği, gerek Avrupa gerek Türkiye için, özellikle bölgemiz için köşe taşı niteliğinde bir projedir. Bu yoldan dönüşümüz söz konusu olmadığı gibi tam üyelik dışında bir seçenek de gündemimizde yok.
SORUNLARI VİZELERLE KALDIRIYORUZ:
Vizelerle birlikte kronik sorunları da tek tek kaldırıyoruz. Dünyada karşılıklı çıkar ilişkilerinin inkar edilemez bir gerçek olduğunu düşünmek durumundayız.
İRAN'A HER FIRSATTA SÖYLÜYORUZ:
Biz bölgemizde doğrusu nükleer silah istemiyoruz ama bir ülkeden nükleer silah istememe arzusu ortaya konulurken, aynı bölgede bir başka ülkede nükleer silah olursa bu adil bir yaklaşım tarzı olmaz. Her fırsatta da İranlı muhataplarımıza bunu iletiyoruz.
EDİLGEN OLAMAYIZ:
Açıkçası ülke olarak bulunduğumuz konumdan edilgen bir dış politika çizgisi izlememiz mümkün değil. Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu önerisi hala masada. Burada Rusya, Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan var. 5 ülke işbirliğini başardığı takdirde bu bölgenin bir barış havzasına dönüşeceğine inanıyoruz.
ERMENİSTAN'LA NORMALLEŞİYORUZ:
Ermenistan ile Türkiye'nin ilişkilerinin normalleşmesi yönünde önemli adımlar attık. Zürih'te imzaladığımız protokoller bunun somut göstergesidir. Diğer taraftan Azerbaycan topraklarındaki işgale son verilmesini de hayati önemde görüyoruz ve özellikle Minsk Üçlüsü'nün ABD, Fransa ve Rusya olarak üzerlerinde çok önemli görev var ve bir an önce görevini yerine getirmelidir, diye düşünüyorum. 20 yıldır Karabağ meselesi çözülmemiştir. Hele hele birinci derecede benim kanaatim, özellikle Rusya'nın bu konuda çok daha aktif olabileceğine, birinci derecede rol oynayabileceğine inanıyorum.
Kızılordu fethedecek
RUSLARIN dünyaca ünlü Kızılordu Korosu, İstanbul'un fethinin yıldönümü olan 29 Mayıs 2010'da Topkapı Sarayı'nda konser verecek. Dünyanın en eski askeri korosu olarak bilinen Mehteran da eşlik edecek. Kızılordu Korosu'nun Türkiye'deki temsilcisi Armoni Organizasyon'un Genel Koordinatörü Marianna Popescu, turne kapsamında Türkiye'ye geleceklerini ifade ederek, Topkapı konserinin ardından Anadolu'ya da gideceklerini söyledi. 14 Haziran'a kadar 120 kişilik kadrosu bulunan koro, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya ve Adapazarı'nda repertuvarlarının yanı sıra sevilen Türkçe şarkıları da seslendirecek.
Topkapı Müze Müdürü Prof. Dr. İlber Ortaylı da Topkapı'nın 2010 yılında önemli etkinliklere ev sahipliği yapacağını belirterek, koro ile birlikte ya Genelkurmay'ın ya da İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Mehteran takımının sahne alacağını, görüşmelerin sürdüğünü söyledi.
Başbakan Erdoğan, Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin son dönemde 'zirveye ulaştığını', dünyanın iki önemli aktörü olan Türkiye ve Rusya'nın 'yapabilecekleri çok işlerin' bulunduğunu söyledi. Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev de Erdoğan'ı kabulünde, iki ülkenin önlerine 'gerçekten iddialı' hedefler koyduğunu belirterek, 'İlişkilerimiz çıkış ivmesinde ve bu ilişkilerin gerçekten stratejik ortaklık tarifine uyduğunu gösteriyor' dedi.
Türkiye’yle Rusya arasındaki ticari ilişkiler 2000’lerin başından itibaren hızla artmaya başladı. 2009 yılında krizin de etkisiyle iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi yüzde 50’lere varan bir düşüş yaşadıysa da Rusya hâlâ Türkiye’nin ithalatında ilk sıradaki yerini koruyor. Rusya aynı zamanda Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı ilk beş ülke arasında yer alıyor. Türkiye, bu ihracatıyla Rusya’nın en fazla ithalat yaptığı ilk 10 ülke arasına girebiliyor. İki ülke arasındaki en büyük ticaret kalemini ise doğalgaz ve petrol oluşturuyor.
Türkiye, Rusya’dan aldığı doğalgazla bu ülkenin en fazla ihracat yaptığı beş ülkeden biri. Ticari ilişkilerin gelişmeye başladığı ilk yıllarda Türkiye’den daha çok gıda maddeleri alan Rusya, son dönemde ithalatını tekstil, konfeksiyon, deri, kürk, makina, teçhizat ve otomobil gibi ürünlerle artırdı. Türkiye de Rusya’dan petrol ve doğalgazın yanı sıra kimyasallar ve gübre satın alıyor.
İki ülke arasındaki ticari ilişkide turizmin de payı büyük. Rusya’dan Türkiye’ye her geçen yıl daha fazla turist gelirken 2009’da ilk kez Rus turistlerin sayısı, Almanları geçti. Geçen yıl Türkiye’ye 2 milyonu aşkın Rus turist geldi.
akşam / milliyet
Haber Ara