Gençlik S.O.S. veriyor
Resmi makamların yayınladığı 2009 yılı raporu, uyuşturucu bağımlılık yaşının giderek düştüğünü, gençlerimizin zehrin pençesinde olduğunu ortaya koyuyor. Uzmanların çözümüyse; ‘manevi seferberlik
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-01-12 03:06:00
Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi Başkanlığı'na bağlı çalışan Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) tarafından hazırlanan ‘Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (EMCDDA) 2009’ yıllık raporu yayınlandı.
Tedavi gören kişilerin sayısı raporda, 2006 yılında 2 bin 853, 2007 yılında 2 bin 492, 2008 yılında 2 bin 145 olarak tespit edildi. Bir önceki yıla göre tedavi görenlerin oranında yüzde 14 azalma oldu. 2006 yılından itibaren yatan hasta sayısının azalmasının sebebi olarak ise ‘Denetimli Serbestlik Uygulamaları’ ile ayakta tedavi ve takip programlarının daha fazla tercih edilmesi gösterildi. Tedavi olan hastaların yüzde 52.6'sı afyon türevi kullanırken; yüzde 29.6'sı esrar kullanıyor. Yüzde 2.4'ü stimulant ve yüzde 3.4'ü kokain kullanmaktan dolayı tedavi altına alındı. Tedavi altına alınan bağımlıların da yüzde 52.5'i ilk kez tedaviye başvururken; yüzde 45.8'i daha önce de tedavi olmuş.
11 YAŞINDA TEDAVİ GÖREN VAR
Tedavi görenlerin yaş ortalaması 29.75 olarak tespit edildi. En küçük kişinin yaşı 11 iken, en büyük kişinin yaşı 67 olarak belirlendi. Kişilerin eğitim durumları ise ilkokul, ortaokul ve liseden mezun olanların oranı sırasıyla yüzde 33.1, yüzde 28.4 ve yüzde 28.7 olarak bulundu. Yüksekokul bitirenlerin oranının yüzde 6 ve hiç okula gitmeyenlerin yüzde 2.9 olduğu saptandı. Tedaviye gelenlerin yüzde 56.9'u kendisi, yüzde 31'i ailesi ve arkadaşları, yüzde 8.8'i polis, mahkeme yönlendirmesi ile merkeze geliyor. Ölüm olaylarında 2007 yılına göre 2008 yılında yüzde 14'lük bir artış oldu. 2007'de 139 olan madde kullanımı sebebiyle ölüm, 2008'de 159 olarak tespit edildi.
ÖLÜM OLAYLARINDA aİSTANBUL İLK SIRADA
Rapora göre, afyon ve türevleri içeren madde kaynaklı ölümler birinci sıradayken; afyon türevleri içermeyen maddelerden kaynaklı ölümler ise ikinci sırada yer alıyor. Vakaların yüzde 73.6'sında çoklu madde kullanımına rastlanıyor. Ölüm olaylarının en fazla meydana geldiği iller İstanbul, Gaziantep, Van, Elazığ, Antalya. Ölüm nedenleri ise yüksek doz veya çoklu madde kullanımı. Yüzde 88.7'sinde ölüm, afyon türevlerinin yalnız veya sıklıkla alkol ve diğer maddelerle birlikte kullanılması sonucu gerçekleşti. Afyon türevleriyle birlikte en sık benzodiazepin türevleri, esrar, etanol ve kokain kullanıldı.
İzleme merkezi uzmanları tarafından tedavi görenlere “Maddelerin kullanım yolu nedir?” diye sorusuna ise hastaların, “Uyuşturucu maddesini sigara gibi kullanıyoruz” şeklinde cevap verdikleri görüldü.
AGD: BİR NESİL TEHLİKEDE
Raporu değerlendiren Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkanı İlyas Tongüç, “Bu rapor malumun ilanıdır. Gençliğimizin milli ve manevi değerlerinden koparılarak dönülmez bir uçurumun kenarına itildiğinin göstergesidir. Bir ülkenin 11 yaşındaki yavrusu uyuşturucudan dolayı tedavi görecek hale geldiyse, ‘nesil’ tehlikede demektir. İstikbalimizin karartılmaması için okullarda derhal ‘din eğitiminin önündeki kısıtlamalara son verilmeli’, ‘Kur’an kurslarında 12 yaş sınırı kaldırılmalı’, ‘İHL’lilere hak ettiği değer verilmeli’ ve ‘8 yıllık kesintisiz eğitim inadından vazgeçilmelidir.’ Şerre değil, hayra ve hakka hizmet eden bir gençlik için zaman daralmakta ve gençlik uçurumun kenarına itilmektedir” dedi.
“MANEVİ SEFERBERLİK BAŞLATALIM”
AGD Başkanı Tongüç ayrıca, “Sırf ideolojik takıntılar yüzünden gençliğimizi sahipsiz bırakmayalım” diyerek, “Elbirliği ile manevi seferberlik başlatalım” çağrısında bulundu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara