İsrail Eski Şehir’deki vakıflara el koyuyor
Filistinli avukat Qais Nasır, işgalci İsrail’in Kudüs'ün sur içinde yer alan Eski Şehir topraklarındaki İslami ve Arap vakıflara el koyduğunu belgeledi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-01-04 13:07:00
İsrail, Eski Kudüs topraklarında yer alan İslami ve Arap vakıflara el koyuyor. Kudüs meselelerinde avukatlık yapan, aynı zamanda hukuk alanında öğretim görevlisi olan Qais Nasır, İsrail’in İslami vakıflara el koyduğunu gösteren çok önemli belgeleri ortaya çıkardı. Bu belgelere göre İsrail 1968 yılından bu yana Eski Şehir’de 133 dönümlük vakıf toprağını gasp etti. Belgelere göre İsrail hükümeti, el koyduğu tüm vakıf topraklarını 1971 yılında 49 yıllığına karşılıksız Kudüs’teki Yahudi Mahallesi’ni Geliştirme Şirketi’ne kiraladı. Yahudi Mahallesi’ni Geliştirme Şirketi Burak sahasındaki projelerini Ağlama Duvarı Miras Fonu ismi altında İsrail hükümeti tarafından 1988 yılında kurulan bir Yahudi cemiyeti aracılığıyla hayata geçirmektedir.
Kudüs işleri üzerine avukatlık yapan Qais Nasır El-Cezire.net’e İsrailli kurumların Eski Şehir’in surları içindeki İslami-Arap vakıfları ele geçirdiğini gösteren belgeleri ve İsrail hükümetinin bu kurumları 100 milyon dolarla finanse ettiğini ortaya koydu.
Bu belge ve haritalar İsrail’in 1968 yılında Eski Şehir surları içinde; aralarında doğudan Burak Duvarı da yer alan 133 dönümlük İslami vakıf topraklarına el koyduğunu gösteriyor.
İsrail Maliye Bakanı İshak Mevdai, 1992 yılında vakıfların el konulan sınırlarının, 1993 yılında İsrail devleti toprakları dahilinde tapu kaydı dairesinde kaydı için bir haritaya imza attı.
Karşılıksız kiralama
Belgeler ayrıca İsrail hükümetinin 1971 yılında tüm bu vakıfları, karşılıksız 49 yıllığına (2020 yılına kadar) “Kudüs’teki Yahudi Mahallesi’ni Geliştirme Şirketi”ne kiraladığını gösteriyor.
Avukat, aynı zamanda da hukuk alanında öğretim görevlisi olan Qais Nasır, Yahudi Mahallesi’nin Geliştirilmesi Şirketi’nin Burak sahasındaki projelerini Yahudi “Ağlama Duvarı Miras Fonu” isimli Yahudi bir cemiyet aracılığıyla hayata geçirdiğini ifade etti. Bu cemiyeti, Burak sahasında inşaat ve geliştirme eylemlerini yerine getirmesi için 1988 yılında İsrail hükümeti kurmuştur. Cemiyet ayrıca Tapınak Dağı’ndaki kazı çalışmalarını tamamlamayı da hedeflemektedir.
Bu Yahudi fonu direk İsrail hükümeti başkanının ofisine bağlıdır. İsrail devleti –hükümet başkanının ofisi ve bakanlıklar aracılığıyla- bu cemiyetin merkezi bir üyesidir. Ayrıca Kudüs Belediyesi başkanı ve Yahudi Mahallesi’ni Geliştirme Şirketi’nin müdürü, Kudüs’teki Yahudi hahamların ana kurulu müdürü de bu cemiyetin daimi üyesidir.
Bilindiği üzere Kudüs’teki Yahudi Mahallesi’ni Geliştirme Şirketi 1969 yılında kurulmuştur. Eski Şehir’deki Yahudi mahallesini geliştirmeyi ve şehrin İsrail’in ulusal bir mevkisi haline gelmesini hedeflemektedir.
Avukat Nasır’ın belgelerine göre bu şirket, Eski Şehir’de 500 konut, 100 dükkan inşa etti. Bugün Eski Şehir’deki Yahudi mahallesinde yaklaşık 600 Yahudi ailesi yaşıyor. Bu ailelerin fertlerinin sayısı ise 4000’e ulaşıyor.
Aynı belgeler, İsrail devletinin, kurulduğundan 2004 yılına kadar bu şirkete 82 milyon dolar (ABD doları) aktardığını ortaya koyuyor.
Avukat Nasır, 2004 yılında İsrail makamlarının yaptığı kazı çalışmaları sırasında yıkılan Mağaribe Kapısı’nın bulunduğu mevkide Burak sahasının genişletilmesi planından bahsediyor. Bu proje çerçevesinde Burak Sahası’nda büyük bir dini merkez kurulması tasarlanıyor. Cemiyetin bunun dışında Eski Şehir’i Yahudileştirmeye yönelik başka planları da bulunuyor.
Ağlama Duvarı Miras Fonu Cemiyetinin mali raporlarına göre İsrail hükümeti bu cemiyeti, Eski Şehir’deki Yahudi projeleri uygulamada kullanması için 2003 yılından 2008 yılının sonuna kadar 13 milyon dolarla finanse etti.
Belgelerin ortaya koyduğu bir başka nokta ise Ağlama Duvarı Miras Fonu Cemiyeti’nin 1989-2008 yılları arasında başka İsrailli şirketlerle de yardımlaştığı. Şirketlerin bu yolda harcadığı toplam meblağ ise 48 milyon dolardır.
Diğer taraftan Kudüs tarihinde araştırmacı Dr. Mahmut Musalaha şöyle dedi : “Arap ve İslam ülkelerinin, Filistin sultasının ve Ürdün’ün bu el koymaları bırakması için İsrail’e baskı yapması gerekir.”
Dr. Musalaha işgal devletinin uygulamasının uluslar arası kanunlara da İsrail kanunlarına da ters düştüğünü ekledi.
Musalaha, Filistin topraklarındaki Yüksek İslami Konsey’in yakında konuyu ele almak üzere toplanacağına işaret etti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara