Mili Takım'a 3 aday
Federasyon, adayları üçe indirdi. Van Basten ile el sıkışıldı ama öncelik Giovanni Trapattoni de. Schuster de gündemde...
16 Yıl Önce Güncellendi
2009-12-29 11:54:00
SCHUSTER ÇOK PAHALI
Real Madrid’den gönderildikten sonra bir yıldır görev almayan Schuster çok iştahlı bir isim olması ve teknik direktörlük kariyerindeki iyi referanslar sayesinde yönetim kurulunun bir kısmının favorisi durumunda. Fakat yapılan ilk görüşmede menajerinin 4 milyon Euro gibi bir ücret talep etmesi Alman çalıştırıcıyı geri plana atıyor. Listenin tepesinde ise Trapattoni var. 70 yaşında olmasına rağmen, halen enerjisi olduğunu kanıtlaması nedeniyle en gözde isim İtalyan çalıştırıcı. İrlanda Dünya Kupası fırsatını, playoff’ta karşılaştığı Fransa karşısında Henry’nin elle müdahalesi sonrası atılan gol nedeniyle kaçırdığı için başarılı görülüyor. Kısa sürede ‘taş gibi bir takım’ oluşturması yine spot ışıklarının üzerine çevrilmesine neden oldu. İrlanda ile kontratı sürmesine karşın yeni bir heyecan arayan İtalyan hoca ile şu anki kazancı olan 2 milyon Euro’ya prensipte anlaştığı ve son detayların konuşulduğu, İrlanda Futbol Federasyonu’nun ikna edilmesi halinde sözleşmenin imzalanacağı öğrenildi.
Kurt hoca hala formda
Bir İtalyan efsanesi olan Giovanni Trapattoni, Juventus ile kazanmadık kupa bırakmadıktan sonra Inter ve Bayern Münih gibi devlerde de mutlu sona ulaştı. Red Bull Salzburg’un cazip teklifini kabul edip Avusturya’nın yolunu tuttuğunda üst düzey futbola veda ettiği sanılmıştı ama İrlanda’nın başına geçtikten sonra futbolseverlere izlettiği takım, 70’lik kurtun halen formda olduğunu gösteriyor. İtalyan çalıştırıcı konusunda akıllardaki tek soru işareti milli takım kariyeri. İtalya’nın başındayken 2002 Dünya Kupası’nda ve EURO 2004’te çok başarısız olmuştu.
Fiyatı el yakıyor
Listenin ikinci sırasında ise Bernd Schuster bulunuyor. Alman teknik adam, İspanya’da hem Barcelona hem Real Madrid formaları giydiği futbolculuk kariyeri sonrası, 2005-2007 yılları arasında Getafe’yi çalıştırdığı dönemde dikkat çekmişti. Mütevazı bir kadroyla elde ettiği başarılar ve oynattığı tempolu hücum futbolu onu Real Madrid’e taşıdı. İlk senesinde takımı şampiyonluğa taşıyan Schuster, 2. sezonunda “Barcelona’yı yenme şansımız yok” sözü nedeniyle görevinden alınmıştı.
Radikal bir isim
Prensipte anlaşıldı fakat diğer iki ismin gerisinde. Federasyon, iki büyük turnuvada Hollanda’nın başında yer alan Marco van Basten’in, harika futbolculuk döneminden beri sahip olduğu müthiş özgüveni sayesinde oyuncuların isimlerine bakmadan radikal kararlar alabilmesi özelliğine tav olmuş durumda. Ama oynattığı iyi ve göze hoş gelen futbola rağmen Portakallar’la 2006 Dünya Kupası ve EURO 2008’de önemli bir başarı elde edememesi ve sonrasında Ajax’ta da hayal kırıklığı yaratması Van Basten’i üç kişilik listenin son sırasında tutuyor.
Haber Ara