KKTC tedbirli

KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Hasan Erçakıca, düzenlediği haftalık basın brifinginde, Avrupa Birliği (AB) dönem başkanlığını 1 Ocak 2010'da devralacak İspanya'nın Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun Güney Kıbrıs'ı ziyaretinden önce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ı İspanya'ya davet edeceğini söylediğini anımsatarak, bu davetin Talat'a da iletildiğini açıkladı.

"Bunun önemli bir gelişme sayılması gerektiğini" kaydeden Erçakıca, bu gelişmeyi, İspanya'nın veya AB dönem başkanlığını üstelenen ülkelerin Kıbrıs sorununa dengeli yaklaşmaya başladığının bir göstergesi olarak da saymak istediklerini belirtti. Erçakıca, bu anlamda, Zapatero'nun duyarlı davranışının kendilerini memnun ettiğini bildirdi.

Talat'ın İspanya ziyaretinin ne zaman ve nasıl olacağının henüz ayrıntısı bulunmadığını ifade eden Erçakıca, ocak ayının ilk haftalarında ziyaretin planlamasının yapılacağını söyledi.

İsveç'in AB dönem başkanlığında Kıbrıs'ta dengeli bir tutum izlediğini, benzer bir tutumun İspanya tarafından da izlenmesinin, Kıbrıs Rum tarafına haksız bir şeklide elde ettiği AB üyeliğini Türkiye ve Kıbrıs Türkleri aleyhine kullanamayacağı yönünde bir uyarı olabileceğini kaydetti.

-AB'NİN KIBRIS SORUNUNDA ARA BULUCULUK KONUSU-

İspanya'nın AB dönem başkanlığı süresinde, Kıbrıs konusunda arabuluculuk yapmak istediğine dair basında haberler çıktığına işaret eden Erçakıca, AB'nin arabuluculuk fikriyle ilgili görüşlerini şöyle açıkladı:

"AB (dönem) başkanları, ne kadar dengeli bir rol oynamaya çalışsalar bile arabuluculuk yapma kapasitesine sahip değildir. Çünkü Kıbrıs Rum tarafı, yalnız başına, haksız bir şekilde AB üyesidir. AB organlarında temsil edilmektedir ve AB'nin Kıbrıs sorununda oynayabileceği rolleri domine etme kapasitesine sahiptir. Bu nedenle Kıbrıs Türk tarafı olarak biz, her zaman için (AB'nin) sürece müdahalelerine veya bilgisine çok dikkatli ve ihtiyatlı yaklaşmaktayız. AB'nin oynayacağı rolün bir arabuluculuk rolü olamayacağının altını bir kez daha çiziyorum."

AB'nin oynayacağı dengeli rolün, Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olabileceğine işaret eden Erçakıca, "Kıbrıs Rum tarafına, AB üyeliğini Türkiye ve Kıbrıslı Türkler aleyhine kullanmayacağı mesajını verecek her davranış, neticede Kıbrıs Rum tarafının müzakere masasına konsantre olmasına yardımcı olacak, çözümü başka yerde değil, görüşmelerde aramasına yardımcı olacak ve Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olacaktır" dedi.

OCAKTAKİ GÖRÜŞMELER

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Erçakıca, ocak ayında yapılacak görüşmelerde her iki tarafın da yapıcı bir şekilde yer alması halinde, 2010 yılının çözüm yılı olabileceğini söyledi.

Erçakıca, Kıbrıs Türk tarafı olarak Türkiye ile birlikte ocak ayındaki görüşmelerin hem çok verimli geçmesi, hem de 2010 yılının Kıbrıs sorunu bakımından son bulması için ellerinden gelen her türlü katkıyı yapacaklarını kaydetti.

AA

KKTC tedbirli

Erçakıca, KKTC'nin AB'nin arabuluculuk girişimlerine çok dikkatli yaklaşmakta olduklarını söyledi.