Saddam düşürüldü de ne oldu?
İngiliz gazetesi The İndependent’in “Büyük an” başlıklı yazısında Irak’ta Saddam’ın düşürülüp idam edilmesinin bir şeyi halletmediği konu ediliyor.
16 Yıl Önce Güncellendi
2009-12-21 18:10:00
Gazete, ABD’nin Bağdat’ı umulandan çok daha kısa bir sürede ele geçirmesiyle gelen zafer sarhoşluğunun çok kısa sürdüğünü, işgalcinin ülkede yaşanan kaos ortamını ortadan kaldırıp karşılaştığı sorunları çözmekte başarılı olamadığını vurguluyor. Bununla beraber Saddam’ın yakalanıp idam edilmesinin işgalcinin kötü imajını düzeltmekten başka bir şeye yaramadığını ve gerçekte Saddam rejiminin düşmesinin Irak’ın yönetiminin zorluğunu ortaya koyduğunu belirtiyor.
İngiliz gazetesi Irak eski başkanı Saddam Hüseyin’in yakalanıp yargılanmasının ardından asılmasının Irak gibi zor bir ülkenin yönetimini çevreleyen risklerin derinliğini ve boyutunu ortaya çıkardığını yazdı.
The İndependent gazetesi “Büyük an” başlığı altında verdiği haberde: “Irak başkanının kovalanması bitti ancak neden ABD savaşı kazanamadı?” sorusunu sorarak Washington’un –daha sonradan- Irak’ın işgalinin 2003 Nisan’ında Amerikan tanklarının ağırlığı altında Bağdat’ın umulandan daha kolay şekilde düşmesiyle yaşanan ilk zaferin coşkusundan çok daha zor ve karmaşık olduğuna işaret etti.
Iraklı iç müttefik sorunu
Gazete Saddam’ın yakalanmasının Amerikalılar ve müttefikleri için tek faydasının, Bağdat’ın düşmesinden beri elde edilen –elle tutulur- ilk başarı olması olduğunu ve Amerikalıların Irak’ta oluşan kötü imajını –hata üstüne hata işleyen kazanmış görüntüsünü- düzelttiğini belirtti.
Gazete daha sonra şöyle ekledi : “Ancak Saddam Hüseyin’in hapsedilmesi Amerikalıların, Irak’ın istikrarını sağlamada kendilerine ülkede yardımcı olacak -Iraklı bir iç müttefik bulunmaması- en önemli sorunlarını çözmedi. Tek yerel müttefik Kürtlerdi ancak onlar da Irak’ta Şii ve Sünnilerden sonra gelen daha küçük bir topluluktu. Bu nedenle gelecek adına kendilerine güvenmek mümkün olamazdı.”
İşgalcinin hataları
Diğer yandan gazete Amerikalıların işgalin hemen ardından direk karşı karşıya kaldığı zorluklara işaret etti. Örneğin işgalci, geniş noktalara yayılan soygun ve yağmayı durdurmaktan aciz kaldı. Öyle ki Amerikan savunma bakanlığı işgalin doğurduğu sorunları çözmekle ilgilenmektense dışişleri bakanlığının rolünü azaltmaya çalışmakla meşguldü.
İngiliz gazetesi sözlerini şöyle sürdürdü : “İkinci büyük hata ise Irak ordusunun ve emniyet biriminin çözülmesi idi. Öyle ki sayıları aileleriyle birlikle 2 milyonu buluyordu ve aniden işsiz ve gelirsiz kaldılar. Ayrıca Amerikalılar, eski hakim parti Baas’ın tüm üyelerini, liderleri ve zorla partiye sokulanlar –örneğin doktorlar ve öğretmenler- arasında ayırım yapmaksızın hedef aldı.”
Ilımlı muhalefetin hiçbir faydası yok
Gazete işgalcinin, sıradan Iraklıların olanlar hakkında hiçbir şey bilmediğini sandığını oysa gerçekte Iraklıların çok zeki ve yetenekli olduğunu belirterek Iraklıların senelerdir aralarında BBC, Monte Karlo ve Voice America da olmak üzere Arapça yayın yapan uluslar arası radyoları takip ettiklerini, dolayısıyla da duyduklarının Avrupa ve Amerika’da duyulandan daha fazla olduğunu vurguladı.
The İndependent gazetesinin dikkat çektiği bir diğer nokta ise Iraklıların Bağdat’ın düşmesinden çok kısa bir süre sonra işgal güçlerinin ve Washington’daki siyaset adamlarının ülkelerine getirdikleri tek şeyin şiddet ve yıkım olduğunu idrak etmiş olması.
İngiliz gazete son olarak ise şöyle dedi : “Ancak onların silaha sarılmayı tercih etmelerindeki sebep bu değil. Önemli bir diğer nokta da şu ki Iraklılar kısa sürede ılımlı muhalefetin hiçbir fayda getirmeyeceğini de anladı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara