Dolar

34,8648

Euro

36,7217

Altın

3.047,06

Bist

10.058,47

Erdoğan: Açılım'dan dönüş yok

Başbakan Erdoğan, Şeb-i Aruz törenleri için bulunduğu Konya'da çok önemli açıklamalarda bulundu

16 Yıl Önce Güncellendi

2009-12-17 14:50:00

Erdoğan: Açılım'dan dönüş yok
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kültürk Park'ta toplu açılışlar yapmak, akşam da Şeb-i Aruz törenine katılmak üzere özel ''ANA'' uçağı ile Konya'ya geldi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Şeb-i Aruz törenleri için bulunduğu Konya'da katıldığı TOKİ'nin toplu açılışında meydandaki kalabalığa konuşuyor.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları;

"Bugün Hazreti Mevlana'nın hakka kavuştuğu gün. Onun düğün günü dediği Şeb-İ Aruz dediği gün için biz Konya'dayız. Kendisini rahmetle minnetle yad ediyoruz. Onun bu bereketli topraklara ektiği fikir tohumlarına sımsıkı sarılıyor, onun ışığıyla yolumuzu aydınlatıyoruz"

" Ne güzel söylemiş Mevlana. "Dert insana yol gösterir." Biz dertliyiz. Biz bu ülkenin dertleriyle dertliyiz. Biz bu milletin dertleriyle dertliyiz. İşte tüm bu dertler bize yol gösterdi. İşte tüm bu dertler bizi yollara düşürdü. 7 yıldır ülkemizin her köşesine ulaşmaya, her bir kardeşimizin derdiyle dertlenmeye, dertlerine çare bulmaya çalışıyor, gece gündüz yağmur çamur demeden ülkemizde taş üstüne taş koymaya çalışıyoruz."

" Diyor ki Mevlana, "Yoldaki tepecik seni bunaltmasın, zira nice dağlar var önünde." Evet önümüze çıkan küçük engellere aldırmıyoruz, çünkü biz büyük düşünüyor, büyük hedefler belirliyor, onlara ulaşmak için gayret ediyoruz."

" Mevlana'nın fikirleriyle nakış nakış işlediği bu toprakların insanına küçük düşünmek yakışmaz."

" Konya'lı kardeşlerimle dertleşmek istiyorum. Dışarıda ülkeyi itibarsız kıldılar. İçerde yokluğa mahkum ettiler. Çözüm üretmek yerine ülkeye yeni sorunlar kazandırdılar. Sorunları daha da karmaşık, daha da çözümsüz hale getirdiler."

" Şunu bütün kalbimle, yüreğimle söylüyorum. Bu millet her türlü zorluğu aşacak, her engeli aşacak güce iradeye ferasete dirayete sahiptir. Hiçbir şey bize ayak bağı olamaz, hiçbir şey bu milleti kutlu yürüyüşünden alı koyamaz. Tarih boyunca nice zor zamanlar atlattık, Allah'ın izniyle hepsini aştık, bugünde aşarız, yarın da aşacağız. Yeter ki çözebileceğimize inanalım. Yeter ki bir olalım, birlikte olalım, beraber olalım. Yeter ki kardeşliğimizi muhafaza edelim."

" 30 yıldır süren bu terörden kim kazandı? Türk mü, Kürt mü, Alevi mi, Suni mi kazandı? Doğu mu kazandı, Batı mı kazandı."

" Silah satan kazandı, mayın satan kazandı, uyuşturucu pazarlayan kazandı. Gençlerin kanıyla beslenenler kazandı. Şehitleri dağa çıkanları istismar edenler kazandı."

" Kim kaybetti? Sen kaybettin, ben kaybettim. Gençler kaybetti, gençlerin anneleri babaları kaybetti. Ülke kaybetti, millet kaybetti. Akıl sahibi, vicdan ve insaf sahibi insanlar kaybetti."

" Bu statüko bu şekilde sürdürülebilir mi? Gençlerin ölümüne daha ne kadar tahammül edeceğiz? Düğüne gider gibi askere gönderilip, ay yıldızlı tabutlarla geriye dönmesine daha ne kadar katlanacağız?"

" Elbette vatanımızı canımız pahasına savunacağız. Elbette terörde imkânlarımızı seferber edeceğiz. Şu anda Cudi'de Gabar'da Kato'da bütün dağlarda, Aralık ayının soğuğuna rağmen, kahraman Mehmetçiğimiz, korucularımız, jandarmamız polisimiz fedakarca görev yapıyorlar. Ama terörle mücadelenin sadece güvenlikle ortadan kaldırılmayacağı açıkça ortaya çıkmıştır. terörü doğuran nedenlerle de mücadele temek saklanamaz bir gerçek."

" Siz orada en modern silahları kullanın. Ama demokratik standartlarınızı yükseltemiyorsanız, insanınıza hak ve özgürlükleri temin edemiyorsanız, terörü bitiremezsiniz. Siz orada binlerce değil, milyonlarca Mehmetçiği vazifelendirin, ama yoksulluğu tüketemiyorsanız terörü tüketemezsiniz."

" Yani terör bütün bunların olmasına rağmen biter sıfırlanır diye bir şey yok. Çünkü nemalanmak isteyenlerin, bazı grupların, bunların ortaya çıkardığı olaylardır. Ülkenin tüm kaynaklarını oraya sevk edin, ama gönülleri yapamıyorsanız o insanları kazanıyorsanız bir katre bile yol alamazsınız. İşte şimdi biz diyoruz ki farklı adım ve yollarla bu işi çözmemiz lazım. Bizim yaptığımız terörle topyekun mücadeledir. Onun için diyoruz ki bu işin diplomasi ayağı var. Uluslar arası platforma terörü, verilen destekleri anlattık, destek verenleri uyardık. Bu destekleri verenler büyük ölçüde kesildi."

" Bizim bu tezlerini ortadan kaldırmamız gerekiyordu. İşte bu adımları attık."

" Bu işin kültürel ayağı var. Onların taleplerini dinledik. Çaba içinde olduk. Bu işin psikolojik, sosyal boyutu var. Oradaki insanımızı kazanmak için 7 yıl boyunca hazırlık yaptık ve çözüm için artık somut adımlar atmaya başladık ve 2005 Diyarbakır konuşmam manidardır."
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara