Dolar

34,8712

Euro

36,6793

Altın

3.042,26

Bist

10.058,47

Dünya Basınında Bugün (16.12.2009)

Dünyanın önemli gazete ve internet sitelerinde öne çıkan haber, yorum ve analizler...

16 Yıl Önce Güncellendi

2009-12-16 10:11:00

Dünya Basınında Bugün (16.12.2009)
Dünya basınında ilk durağımız Rusya...

Pravda Gazetesi, Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez'in Amerika Birleşik Devletleri'ne yönelik sert eleştirilerine dış haberler sayfasında geniş ayırmış.

Haberde, Chavez'in Washington yönetimini ülkesini kuşatma altına almaya çalışmakla suçladığı belirtiliyor.

Pravda'nın haberi şöyle devam ediyor:
Venezuela Devlet Başkanı Chavez, Küba'nın başkenti Havana'da yapılan Sol Eğilimli Latin Amerika Ülkeler Zirvesi'nde yaptığı konuşmada Amerika Birleşik Devletleri'ne yönelik sert suçlamalarda bulundu.

Amerikan yönetiminin Kolombiya, Karayipler'deki Aruba, Çuracao ve Porto Riko Adaları'nda toplam 7 askeri üs kurarak Venezuela'yı abluka altına almaya çalıştığını belirten Chavez, ''Değil 7 tane, bin tane askeri üs de kursalar Venezuela'yı yenmeyi başaramayacaklar, asla boyun eğmeyeceğiz'' dedi.

İran ile iyi ilişkilere sahip olan Güney Amerika ülkelerini uyaran Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın sözlerine de tepki gösteren Venezuela lideri, Clinton'ın sözlerini gülünç bulduğunu söyledi.

İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın Brezilya'ya resmi bir ziyarette bulunduğunu hatırlatan Chavez, ''Clinton'ın sözleri Güney Amerika'daki bağımsız yönetimleri hedef alan imparatorluğun saldırganlığının açık işareti olarak yorumlanmalı'' dedi.

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı'na Nobel Barış Ödülü verilmesini de eleştiren Chavez, Obama'ya verilmesi gerekenin Nobel Savaş Ödülü olması gerektiğini belirtti.

Zirvede söz alan Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales de, Amerika Birleşik Devletleri'nin bağımsız politika sürdüren Latin Amerika ülkelerini tehdit etmeye başladığını kaydederek, bu gerilimin devamı ve büyümesi durumunda, Güney Amerika'nın Washington'un İkinci Vietnam'ı olabileceğini söyledi.

Sıradaki durağımız Amerika Birleşik Devletleri...

Danimarka'nın başkenti Kopenhag'daki İklim Zirvesi'ne ilişkin tartışmaları ele alan New York Times Gazetesi, uzmanların ve çevreci grupların uyarılarının dikkate alınmaması durumunda insanlığı büyük bir felaketin beklediği uyarısında bulunuyor.

Gazete uzmanların görüşlerini şöyle özetliyor:
Sera etkisi yaratan gazlar bir kez atmosfere ulaştı mı karbondioksitin atmosferden tekrar çıkması için onlarca, hatta yüzlerce yıllık bir zamana ihtiyaç var ve daha da kötüsü, otomobil egzozları, termik santraller ya da orman yangınları ile salınan gazlar, dünyanın ısınmasına çok daha fazla oranda yol açıyor.

Bugünden itibaren hiç otomobil kullanmasak, kömür yakmasak ya da bir daha tek bir ağaç kesmesek bile, deniz seviyesi yükselmeye devam edecek.

İnsanoğlu, geçen yüzyıllarda atmosfere o kadar çok sera gazı salınmasına yolaçtı ki artık iklim değişikliğinin önüne geçmek mümkün değil.

Ancak en kötü sonuçları önlemek için hala biraz zaman var. Çünkü atmosferdeki karbondioksit yoğunlaşması henüz kritik derecede yüksek değil.

Uzmanlara göre, sıcaklık artışının 2 ila 2 buçuk santigrat derece arasında sınırlandırılması gerekiyorsa, o zaman dünya genelindeki salınım oranlarının en geç 2015'ten itibaren azaltılması lazım. Yani altı yıl içerisinde.

Bazı çevreler maksimum 2 santigrat derece hedefini sorguluyor olabilir, oysa sadece bu sıcaklık artışıyla, denizlerin seviyesi yarım ila 1 buçuk metre arasında yükselecek. Bunun yanı sıra tüm gezegendeki kar ve buzların erimesiyle deniz seviyesinin yükselmesi durumu söz konusu. Bununla çok sayıda küçük ada ülkesi ve Bangladeş sular altında kalabilir.

Eğer insanlar, şu ana kadar yaptığı gibi davranıp, atmosfere durmaksızın sera gazı salmaya devam ederse, bizi oldukça ürkütücü sonuçlar bekliyor.

Aşırı sıcakların artması, sıcak dalgaları ve aşırı yağışlar. Şiddetli tropikal fırtınalar. Akdeniz Bölgesi, Amerika Birleşik Devletleri'nin batısı, Güney Afrika ve Brezilya'nın kuzey doğusu gibi pek çok yarı kurak bölgede iklim değişikliği nedeniyle su rezervleri çok azalacak.

Ayrıca, Grönland'daki buzul tabakasının tamamen erimesi durumunda, deniz seviyesi 7 metre kadar yükselecek.

İsrail'deyiz..

Haaretz Gazetesi, İsrail yönetiminin, İngiltere'de bir mahkemenin savaş suçu işlediği iddiasıyla eski Dışişleri Bakanı ve ana muhalefet partisi lideri Tzipi Livni hakkında tutuklama emri çıkarmasını kınadığını yazıyor.

Gazetenin haberi şöyle devam ediyor:
İsrail Dışişleri Bakanlığı, İngiliz mahkemesinin kararına sert tepki gösterdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, mahkemenin kararının radikal görüşlü kişilerin girişimiyle alındığı belirtildi.

Londra'daki Westminster Sulh Mahkemesi, geçen yıl Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda ölen bir grup Filistinlinin avukatlarının girişimi üzerine Livni hakkında Cumartesi günü tutuklama emri çıkarmıştı.

Kadima Partisi lideri Tzipi Livni, Yahudi Milli Fonu adlı bir kuruluşun toplantısına katılmak üzere İngiltere'ye gidecekti.

Ancak Livni İngiltere'ye gitmedi. Tzipi Livni'nin yardımcıları kendisinin İngiltere hükümeti yetkilileriyle görüşmesi için uygun bir zaman bulunamadığı için Londra'ya gitmediğini söyledi.

İngiltere Dışişleri Bakanlığı ise mahkemenin kararının doğuracağı sonuçların incelendiğini duyurdu.

İngiltere'de ilk kez bir mahkeme, görevdeki ya da geçmişte görev yapmış İsrailli bir bakan hakkında tutuklama emri çıkardı.

Tzipi Livni, İsrail -Dışişleri Bakanı olarak Gazze'de geçen yıl üç hafta boyunca yürütülen operasyonda kritik kararları alan yetkililer arasındaydı.

Filistinliler ve insan hakları kuruluşları, İsrail'in 27 Aralık 2008-16 Ocak 2009 tarihleri arasında Gazze'ye düzenlediği saldırılarda, yarıdan çoğu sivil olmak üzere en az bin 400 kişinin öldüğünü söylüyor.

İnsan hakları kuruluşları ve Birleşmiş Milletler, Hamas ve İsrail'i savaş suçları işlemekle suçluyor.

Daha fazla eleştirilen İsrail'in yetkilileri ise, Filistinlilerin Gazze'nin güneyinden gerçekleştirdikleri roket saldırılarını önlemek için operasyon düzenlediklerini söylüyor.

İsrail'e göre çatışmalar sırasında ölenlerin sayısı bin 136 ve bu kişilerin 300'den fazlası sivil.

Çatışmalarda İsrailli üç sivil ve 10 asker de ölmüştü.

Yunanistan'a uzanıyoruz..

Kathimerini Gazetesi, Başbakan Yorgo Papandreu'nun, ülkeyi borç batağından kurtarmak için harekete geçtiğini yazıyor.

Haber şöyle devam ediyor:
Papandreu, Yunanistan'ın ağır borçlar altında ezilme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyleyerek hükümetin kamu harcamalarında büyük kesintiye gideceğini açıkladı.

Papandreu, gerek sosyal güvenlik harcamalarında gerekse genel olarak kamu harcamalarında yüzde 10 dolayında kesinti yapılacağını belirtti.

Milli birlik çağrısı yapan Papandreu, 2013 yılı itibariyle Yunanistan'ın bütçe açığını mevcut yüzde 12'den yüzde 3'lere çekmeyi vaadetti.

Yunanistan Başbakanının açıkladığı pakette ayrıca, bankacılık sektöründe çalışan üst düzey görevlilere dağıtılan ikramiyelere yüzde 90 vergi uygulaması da bulunuyor.

Açıklanan diğer önlemler arasında savunma bütçesinde kesinti, memur maaşlarının dondurulması, yeni memur almama ve Yunanistan'ın yurt dışındaki turizm bürolarının üçte birinin kapatılması da bulunuyor.

"Ya değişiriz, ya da batarız" diyen Papandreu, Yunanistan'ın var olan itibarını yitirdiğini acilen toparlanmak gerektiğini kaydetti.


Kaynak: TRT
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara