CHP ve Baykal'a teşekkür etti

İKİNCİ Ergenekon Davası´nda örgüt üyesi olduğu iddia edilen ve 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Ulusal Sanayici ve İşadamları Derneği (USİAD) eski Genel Sekreteri Birol Başaran, savunmasına başlamadan önce CHP ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal´a teşekkür ederek, savunmasını Ergenekon Soruşturması´nda şüpheli olarak tutuklu iken kanser rahatsızlığı nedeniyle hayatını kaybeden Kuddusi Okkır, Konya´da yapılan bir operasyonda gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan bir süre sonra hayatını kaybeden Uçkun Geray ile Ergenekon Soruşturması kapsamında evi aranan ve bir süre önce hayatını kaybeden Türkan Saylan´a ithaf etti.

Savunmasını sunum eşiliğinde yapan Birol Başaran ilk
teşekkürünü partisi CHP´ye yapmak istediğini belirtti.

Birol Başaran, "Bu davaranışım belki yanlış anlaşılacak ama sayın Deniz Baykal´ın bu davayı doğru anladığını ve desteğini doğru verdiğini düşünüyorum. Hayatım boyunca Deniz Baykal´a rakip olmama rağmen bu davadaki duruşu nedeniyle teşekkür ediyorum. Bu konuyu ve Deniz Baykal´ı eleştirenlerin aynı 1 Mart tezkeresinde olduğu gibi mahcup olacaklarını düşünüyorum. Bir teşekkür de İstanbul Barosu´na. İstanbul Barosu bu davada destekçi oldu. İstanbul Barosu başkanı Muammer Aydın´a teşekkür ediyorum. Avukatlarıma, aileme ve dostlarıma da teşekkür ediyorum"
dedi.

ODTÜ Makine Mühendisliği bölümünden mezun olduğunu, çeşitli kurumlarda çalıştığını ve bu kurumlarda halen kullanılan bilgisayar sistemelerini kurduğunu anlatan Birol Başaran daha sonra arkadaşları ile birlikte kendi şirketini kurarak bir çok devlet kurumu ve özel sektörde de bilgisayar sistemlerini kurduğunu söyledi.

2005´DE ADD´DEN AYRILDIM

1997´de CHP´ye, 2000´de de Atatürkçü Düşünce Derneği´ne (ADD) üye olduğunu belirtten Birol Başaran, kişisel nedenlerden dolayı 2005´de Kadıköy şube başkanı iken ADD´den ayrıldığını Birol Başaran bu tarihten sonra ADD´nin kapısından içeri girmediğini söyledi.

8 Şubat 2008´de ADD tarafından Marmara Üniversitesi´nde düzenelenen ´Hukuk ve Siyaset Okulu´ konulu panele konuşmacı olarak katıldığını belirten Birol Başaran, "Bu panelden bir kaç gün sonra bazı medya kuruluşlarında benimle ilgili spekülasyonlar yapıldı. 16 Şubat 2008´de bu konuya ilişkin Şener Eruygur ile bir telefon görüşmesi yaptım. 18 Şubat 2008´de hakkımda ilk dinleme kararı çıktı. Hayatım buradan başlıyor benim için" dedi.

SAVCILAR SİYASETİ ÖĞRENSİNLER

Evinde, iş yerinde ve özel işyerinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgeleri savunması esnasında tek tek ele alan Birol Başaran üzerinde CHP yazan bir dökümanda örgüt kelimesinin geçtiğini bu kelimenin savcılar tarafından terör örgütü olarak algılandığını sözlerine ekleyen Birol Başaran şunları söyledi:

"Biz CHP´de ´örgüt´ deriz. Örgüt burada parti örgütü anlamına gelir. Ama savcılar için ´örgüt´, ´terör örgütü´ demek. Savcılar siyasete çok uzaklar anladığım kadarı ile madem ki siyasetin içine bu kadar giriyorlar, il ya da en azından bir ilçe toplantısına gidip siyaset öğrenseler iyi olur. Adalete çok uzak bir insanım. 50 yıllık yaşamımda hiç işim düşmedi ama şöyle bir kanım vardı. ´Türkiye´de adalet ağır işliyor ama iyi işliyor´ Ama işin içine girdikten sonra iyi anladım, bu kadar kötü olduğunu düşünmüyordum. Şunu iddia ediyorum ki Türkiye´de herkes Ergenekon´dan tutuklanabilir. İnsanları, bireyleri bu sisteme karşı koruyan bir şey yok."

25 HAKİM, 10 SAVCI SUÇLU OLDUĞUMUZU DÜŞÜNÜYOR

Hakkında verilen tutuklama kararına yaptığı itirazlar nedeniyle dosyasının Beşiktaş´ta bulunan 6 mahkeme tarafından incelendiğini hatırlatan Birol Başaran, "20-25 hakimin, 10 yakın savcının elinden geçtik. Hepsi bizim suçlu olduğumuzu düşünüyor. Biz suçsuzuz. Bu beni dehşete düşürüyor" diye konuştu.

14 yıl önce yazdığı bir yazının da deliller arasında yer aldığını ifade eden Birol Başaran, "İddianamede ne zaman örgüt üyesi olduğum, beni kimin örgüte aldığı belirtilmemiş. Doğuştan mı Ergenekon örgütü üyesi oldum? Ben 1995´de bu suçu işlemişim. Geriye dönük benim bütün hayatıma bakıyorlar ve getirip buraya koyuyorlar" dedi.

2001´de CHP Genel Başkanlığı´na adaylığını koyduğunu insanlara kendisini tanıtmak için de broşür bastırttığını anlatan Birol Başaran, "Bu broşürde Bekir Coşkun, İlhan Selçuk, Erol Manisalı ve Mustafa Balbay´ı sevdiğim köşe yazarları olarak yazdım. Bu nasıl terör örgütü suçu oluyor. Bu yazarları seviyorum diyorum. Kuvvetli suç şüphesi deniyor. Şener Eruygur´u tanınmam, ADD´de çalışmam USİAD´da çalışmam CHP´li olmam suç unsuru diye algılanıyor" diye konuştu.

Birol Başaran, 4 Temmuz 2008 günü tutuklanmıştı.

İkinci Ergenekon İddianamesi´nde Birol Başaran için şu suçlamalar var:

* Örgütün sivil toplum kuruluşlarının sevk ve organizesi içinde etkin görevlerde bulundu.

* Ticari şirketi vasıtasıyla Ergenekon tarafından desteklenen gazete ve derneklere maddi yardımlarda bulundu.

* Örgüte finansal olarak da katkı sağladığı.

* Darbeye teşvik amaçıyla ADD´nin düzenlediği toplantılarda yürütme organını devirmeye teşebbüs amaçlı eylem ve fiillerde bulundu.

* Bir dönem CHP genel başkanlığına adaylığını koyduğu ve CHP´de söz sahibi olabilmek için faaliyetlerde bulundu.

* Siyasi partileri yönlendirme ve siyasi portreleri önceden belirleme amacıyla örgütsel çalışma yaptı.

* Devlete olan vergi borçlarını rüşvet vermek suretiyle azalttı.

* Birçok dernek ve vakıfa örgütün faaliyetleri doğrultusunda aylık düzenli maddi yardımlar yaptı.

* Devlete olan vergi borçlarını rüşvet vermek suretiyle azalttı.