ABD’nin ikinci silahı “Küresel Isınma”
Arap basınında bugün ABD’nin küresel ısınmayı kullanması, İran’ın nükleer dosyası ve İsrail’in yerleşimi geçici durdurma aldatmacası gündeme geliyor.
16 Yıl Önce Güncellendi
2009-12-13 12:16:00
Arap gazeteleri bugün Kopenhag İklim Zirvesi’ne geniş yer veriyor. Amerika ve bazı büyük sanayi ülkelerinin zirvede sunulan anlaşma tasarısını kabul etmemesinin ardında emperyalist hedeflerin yattığı ancak bu sefer gösterilen açgözlülüğün kendilerine de zarar olarak döneceği dile getiriliyor. İran’ın bir türlü çözülmek bilmeyen nükleer dosyasında gerginlik de bir diğer gündem konusu. ABD ve Batı’nın uzlaşma sağlanamadığı için daha sert bir üsluba başvurduğuna ve İran’a tehditler yöneltildiğine işaret ediliyor. Son olarak İsrail’in tüm hızıyla eylemlerine devam ettiğine dikkat çekiliyor. İsrail’in eylemlerinin tavanını yükselttiği, müttefiklerinden de destek gördüğü ve her şeyi açıkça yaptığı ifade ediliyor.
Birleşik Arap Emirlikleri’nden yayımlanan Daru’l Haliç gazetesi bugünkü “Bu açgözlülüktür” başlıklı yorumunda şu ifadelere yer veriyor; “Washington emellerini kaybetmedi. Aynı şekilde tipik kapitalist vahşi bir güç olarak, hasar ve ezanın, suçun boyutu ne derecede olursa olsun dünyayı egemenliği altına almak için toplu imha silahlarını kullandığı gibi ekonomi silahını da kullanıyor.
Kopenhag İklim Zirvesinde bazı büyük sanayi ülkeleriyle beraber, dünyayı tehdit eden küresel ısınma sorununun önüne geçilmesi için sunulan iklim değişikliği hususundaki anlaşma tasarısını reddetti.
İklim konusunda Kyoto Konferansı’ndan beri Amerika, alınan kararlara muhalefette öncülük etti. Onun endüstriyel açgözlü kapitalist çıkarları ve karları insanlığın tüm çıkarlarının hatta yeryüzünü tehdit eden sonun önünde koyduğu açıktı.
Bu, doyumsuz bir açgözlülük ve tabiatın sırf kazancı artırmak için insan ve geleceği ile oynanarak vahşi bir şekilde kullanılmasıdır. Küresel ısınma, nihayetinde klasik silahlarla savaşın tamamlayıcısı olarak sanayi ülkeleri tarafından uygulanan dünya savaşlarından biridir. İşin sonunda hepsi de insan neslinin ortadan kalkmasına hizmet etmektedir. Ancak bu sefer elleriyle yaptıkları felaketlerden uzak kalamayacaklar.
Bu, gerçek bir toplu imha silahı olup tüm insanlığı tehdit etmektedir.
Nükleer dosyada yeniden gerginlik
Mısır’dan yayımlanan El-Ehram gazetesi bugünkü “İran dosyası ve bölgenin istikrarı” başlıklı yorumunda şu ifadelere yer veriyor; “Avrupa ve Amerika, İran’ın nükleer dosyası hususunda bir ittifaka varma girişimlerinin başarısız kalmasının ardından İran’a karşı dilini sertleştirdi. Beyaz Saray, Avrupa Birliği’nin İran’ın nükleer programı karşısında duyduğu endişeye katıldığını vurgulayarak Tahran’ı Uluslar arası Atom Enerjisi Ajansı ve Uluslararası Toplum’la yardımlaşmadığı taktirde yaptırımların artırılacağı yönünde tehdit etti.
Doğrusu İran’ın nükleer dosyasının ve bitmez gözüken tüm teferruatının temel çözümü zaten birkaç yıl önce Mısır tarafından sunulmuştu. Zira Mısır Orta Doğu’nun toplu imha silahlarından arındırılmasını, bölgedeki tüm ülkelerin her çeşit nükleer silahtan ve askeri amaçlı nükleer programdan kurtulmaya bağlı kalmasını, nükleer enerjinin sadece barışçıl enerji için ve Uluslar arası Atom Enerjisi Ajansı’nın gözetimi altında kullanılmasını teklif etmişti.
Bu teklif, aralarında İran’ın da bulunduğu bölge ülkelerinin nükleer programının Uluslar arası Toplumu rahatsız etmeyeceği anlamı taşıyor. Çünkü diğer bölge ülkeleri gibi İran’ın programı da barışçıl amaçlı kullanılıyor olacak.
Ancak İsrail gibi bazı ülkelerin silah ve nükleer askeri program sahibi olarak bırakılması hali, bölgenin istikrarının sarsılması ve diğer ülkelerin de aynı hakka sahip olmaya çalışmasından başka bir neticeyi doğurmaz.
Eğer biz İran’ın bölgeyi egemenlik altına alma girişimlerini ve planlarını reddediyorsak aynı zamanda bölgenin istikrarını destekliyoruz demektir. Bu da toplu imha silahlarından arınması, nükleer enerjinin Uluslar arası Atom Enerjisi Ajansı’nın gözetimi altında barışçıl amaçlı kullanılmasına teşvik ile mümkün olur. Ayrıca İran nükleer dosyası hususundaki anlaşmazlık bölgede herhangi bir gerginliğe neden olmamalıdır. Yoksa bölge halkına da olumsuz şekilde yansır. Uluslar arası Toplum’un bu dosyanın sorununu çözerken, bu noktayı göz önünde bulundurması gerekir. En büyük hedef, bölgenin istikrarı, çözüm ise Mısır’ın önerisidir."
İsrail abartmaya başladı
Birleşik Arap Emirlikleri’nden yayımlanan El-Beyan gazetesi bugünkü “Durumun İsrail’i durduracak bir harekete ihtiyacı var” başlıklı yorumunda şu ifadelere yer veriyor: “İsrail’in son zamanlardaki hareketleri sıcak ve yakın bir gerginliğin sinyallerini veriyor. Plan bildirimi bu yönde gidiyor. Özellikleri kapsamlı. Tüm kritik yönleri ve temaları içine alıyor. Hızı giderek artıyor. Sanki Netenyahu hükümeti dramatik gelişmeler için çalışıyor ve sahneyi hazırlıyor.
Belki bununla birbirine bağlı iki hedefi gerçekleştirmek istiyor; birincisi giderek artan soyutlanmayı çözmek, ikincisi bölgesel ve uluslar arası öncelikleri, hesapları değiştirmek için masayı çevirmek. Endişeyi artıran ise hazırlıklarına ve artan provakasyonlarına olumsuz hareketlerle ya da kendisini caydırıcı itirazlarla karşılaşmadan devam etmesi. Aksine müttekiflerinden bazıları onun politikalarını destekliyor ve sahnenin düzenlenmesinde kendisine yardımcı oluyor. Gerginliği artırma, sindirme ve düşmanlık gibi terimler İsrail için yabancı değil. Bunlar, daha kurulduğundan beri yapısında dikilidir. Hiç kesintiye uğratmadan yapıp durduğu şeylerdir. Ancak sonunda tavanını yükseltti. Yerleşimi geçici olarak durdurma aldatmacasına karşın mukaddesata yönelik canlı saldırılarından yerleşim eylemlerinde ilerlemeye, ağaçların kesilmesinden taşların yıkılmasına, İslam karşıtı niyetlerinin ve vurucu gerçek yüzünün üzerinden tozları kaldırdı. Yerleşimcilerin Aksa mescidine saldırıları, güvenlik güçlerinin de korumasıyla rutin hal aldı. Dün sızarak Batı Yaka’daki Yasuf Camisinde ateş yaktılar. Hürmetsizlik türünden ciddi bir ilerleme.
Diğer yandan İsrail, birkaç aydır yoğun bir şekilde, tüm askeri sektörlerinde manevralar yapmaya başladı. Farklı savaş senaryoları bulunuyor. Buna da örtülü tehdit içeren söylem ve askeri seçeneğe işaret eşlik ediyor.”
SON VİDEO HABER
Haber Ara