CHP içerde başka dışarda başka

Hükümetin demokratik açılım sürecini sürekli eleştiren CHP'nin 7 başlıktan oluşan bültende, Kürt meselesi başlıklı bölümde, partinin "yol haritası" belirlediği vurgusu yapıldı. Bültende, "CHP, Kürtler'e tüm kültürel haklarının verilmesi; özel kitle iletişim yayıncılığı (tv, gazete, radyo) özel dil eğitimi ve bölgenin ekonomik rehabilitasyonu (kamu yatırımları) konu başlıklarını, Kürt Sorunu'nun çözümünde bir yol haritası olarak belirlemiştir" denildi.

Kamera şartı yok!

Avrupa Bülteni'nde, demokratik açılım sürecine de değinilerek, hükümetin bu süreci siyasi partilerle tartışarak, en geniş konsensüsle gerçekleştirmesinin önemine işaret edildi. Bültende, CHP'nin hükümetle görüşme beklentisi de yer aldı. Bu ayrıntı akıllara CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Başbakan Erdoğan ile kamera kaydı şartı ile görüşme önerisini getirdi. Bültende ise, "Sorunun çözümüne yönelik önerilerimizi hükümetle görüşmek için bekliyoruz ve bu sürecin daha geniş bir konsensüsle ele alınması gerektiğini düşünüyoruz" ifadeleri yer aldı.

Avrupa standardı

Güneydoğu'ya kamu yatırımlarının gerçekleştirilmesinin öneminin vurgulandığı bültende, "Güneydoğu sorununun çözümünde Avrupa Birliği'nin bu bağlamda kabul ettiği tüm standartların uygulanmasını öngörüyoruz. Bu sorunun çözülmesi gerektiği; Güneydoğu ile Türkiye'nin diğer bölgeleri arasında tam eşitliğin sağlaması koşuluna bağlı olduğu şüphesizdir. Bu bağlamda hükümet/ hükümetler eğitim ve sağlık alanlarında öncelikli olarak adım atmalıdır" denildi.

Cemevi vurgusu

Avrupa bülteninde "din özgürlüğü" başlıklı bölümde ise, CHP'nin yeni programının "din özgürlüğünü güvence altına aldığı" belirtildi. Hıristiyan ve Yahudi Türk vatandaşlarının ibadet özgürlüğü vurgusu yapılırken, CHP'nin Alevi vatandaşların sorunlarını TBMM gündemine getirdiği, cemevlerinin ibadethane sayılması gerektiğinin altı çizildi.

CHP, PKK’ya yol haritası çizmişti

Deniz Baykal başkanlığında 7 Ekim'de yapılan CHP Parti Meclisi toplantısında, sürpriz bir rapor ortaya çıkmıştı. Baykal'ın söylemlerinin de yer verildiği raporda 'har eket' olarak söz edilen PKK'nın atması gereken adımlar sıralanmıştı. Raporun "Terör ile Türkiye'ye hiçbir iddia dayatılamaz. Terör ile hiçbir amaca ulaşılamaz" başlıklı kısımda, PKK'ya hangi koşullar altında af çıkabileceği anlatılmıştı. Raporda, "Pişman olmuş militanlar için hoşgörü zemininde bir başka çözüm bulunabilir. Elini silaha bulaştırmamış çocuklar, gençler kucaklanır, toplumla kaynaştırılır..." denilmişti.

“Ayaküstü sohbet” tartışması büyüyor

Başbakan Erdoğan ile CHP lideri Baykal arasında kamera tartışmasından sonra şimdi de 'erken seçim' anlaşmazlığı çıktı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Baykal, Erdoğan'ın "Külliyen yalan" dediği 29 Ekim'de Anıtkabir'de aralarında geçen diyaloğun basına doğru yansıdığını söyledi. Baykal, "O gün yaşananlarla ilgili olarak aramızdaki konuşma basına doğru yansımıştır. Aramızdaki konuşma ile ilgili bir yanlışlığa ben tanık olmadım. Başbakan bana 'turlara devam mı?' diye sordu. Ben önce neyi kast ettiğini anlamadım. 'Anlamadım' deyince 'Yurt gezilerine devam mı?' dedi. Ben de 'Evet, devam ediyoruz' dedim. Sonra durdum 'sizin yarın ne yapacağınız belli olmaz' dedim. Başbakan da buna cevaben 'Evet doğrudur, her şey olabilir' dedi. Aramızdakı konuşma bu'' dedi.

Seçimi göze alamıyor

Bu konuşmayı ''Medyanın, kamuoyunun bir erken seçim iması olarak ifade ettiğini'' anlatan Baykal, ''Ben de konuşmamda 'Yarın sizin ne yapacağınız belli olmaz' derken bir seçim olasılığını düşünerek öyle konuştum. Sonraki tartışmalardan anlıyorum ki Başbakan bunu kendi ifadesiyle 'Kürt Açılımı' konusunda böyle konuştuğumu zannetmiş'' diye konuştu. Başbakan'ın "külliyen yalan" ifadesinin kendi yanlış anlaması olduğunu söyleyen CHP lideri Baykal, Erdoğan'ın gereksiz telaş içinde olduğunu savunarak, "Erken seçimi göze alamayacağı bir kez daha ortaya çıktı" diye konuştu.

CHP içerde başka dışarda başka

Brüksel'deki ofisi aracılığıyla yayınlanan CHP'nin Avrupa bülteninde, Kürtler ve Aleviler’e özel başlık içinde yer verildi.