Dolar

34,9575

Euro

36,6652

Altın

3.013,37

Bist

10.058,63

'TSK’lılar derhal görevden alınsın'

İHD, Mazlum-Der, Memur-Sen ve Hizmet-İş, temsilcileri ‘İrticayla Mücadale Eylem Planı’ ile ilgili ortak basın toplantısı düzenledi. STK'lar, ‘Belgede adı geçen TSK’lılar derhal görevden alınsın’ dedi.

16 Yıl Önce Güncellendi

2009-10-30 13:11:00

'TSK’lılar derhal görevden alınsın'
‘İrticayla Eylem Planı’ ile görüşlerini dile getiren insan hakları örgütleri; şeffaf, hesap verilebilir ve hukukun üstünlüğüne dayalı bir rejimin inşa edilebilmesi için halk iradesi yok sayılmadan, özgürlüklere yönelmiş tüm tehditlerin tasfiye edilmesini istedi. Meclis’e ve hükümete de yapılan çağrıda, belgenin hazırlandığı TSK bünyesinde, komuta kademesi dahil darbe planında adı geçen tüm muvazzafların derhal görevden el çektirilmesi ve her hangi bir şaibeye mahal vermeyecek şekilde yapılacak sağlıklı bir yargılamanın önünün açılarak derhal yargı önüne çıkarılması talep edildi.

İHD, Mazlum-Der, Memur-Sen ve Hizmet-İş, temsilcileri ‘İrticayla Mücadale Eylem Planı’ ile ilgili görüşlerini bildirmek üzere Butik Otel’de ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda ortak metni okuyan Mazlum-Der Gernel Başkanı Faruk Ünsal, Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklamalarda, konunun kamuoyuna ansımış olmasından duyulan rahatsızlığın dile getirildiğine ve basına sızdıranların cezalandırılmasının gerektiğinin ifade edildiğine işaret etti.

Belgenin ve girişimin hukuk düzenine yönelmiş açık bir tehdit niteliği taşıdığına dikkat çeken Ünsal, “Söz konusu belgenin ve girişimin hukuk düzenine yönelmiş açık bir tehdit niteliği taşıdığı bu kadar açık iken; belgenin içeriği ve hedeflerinin vahametini konuşmak yerine basına nasıl sızdığını konuşmak, darbe girişimini hafife almaya ya da örtmeye yönelik değilse nasıl izah edilmelidir?” diye sordu.

‘HALK İRADESİNE SALDIRI’

Belge ve belgeye konu iddiaların, temelde halk iradesine yönelik bir saldırı niteliğinde olduğunu ve bu sürecin her aşamasında kamuoyunun aydınlatılmasının önem taşıdığının altını çizen Ünsal, geçmişte bu tip belgelerle yürütülen faaliyetlerin sonucunda çok sayıda kişi ve grubun ciddi saldırılarla karşılaştığını hatırlattı. Şeffaf, hesap verilebilir ve hukukun üstünlüğüne dayalı bir rejimin inşa edilebilmesi için halk iradesi yok sayılmadan, özgürlüklere yönelmiş tüm tehditlerin tasfiye edilmesini isteyen Ünsal, Meclis’e ve hükümete şu çağrıda bulundu:

“Başta Genelkurmay Başkanı olmak üzere; TSK komuta kademesinin konumunun netleştirilmesini, TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesindeki, ‘Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kollamak ve korumak’ ibareleri ile 43. maddesinin 1. cümlesindeki ‘ve üstündedir’ ibarelerinin acilen çıkarılması için kanun değişikliği yapılmasını, belgenin hazırlandığı TSK bünyesinde, komuta kademesi dahil darbe planında adı geçen tüm muvazzafların derhal görevden el çektirilmesini ve her hangi bir şaibeye mahal vermeyecek şekilde yapılacak sağlıklı bir yargılamanın önünün açılarak derhal yargı önüne çıkarılmasını, bu vesileyle yargı sisteminin çift başlılıktan kurtarılarak, askeri yargının çağdaş demokrasilerde olduğu gibi disiplin mahkemelerine dönüşmesini talep ediyoruz.”

‘NAMLU MİLLET İRADESİNE ÇEVRİLDİ'

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ünsal, “Söz konusu olan milletin iradesine namlunun çevrilmiş olmasıdır. Dış düşmana karşı oluşturulmuş bir kurumun halka yönelmesi kabul edilemez” diyerek, bu hedefin başka bir siyasi parti veya oluşum olması durumunda bile bu karşı duruşu göstereceklerini belirtti.

EN BÜYÜK MAĞDURİYET DTP’NİN

Sivil Toplum Örgütleri’nin (STÖ) ne tür girişimlerde bulunacağı sorusunu yanıtlayan İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan da bu sürecin geçiştirilemeyeceğini, sivil toplum örgütleri açısından bu sürecin izleneceğini ve demokratik tepkilerin örgütleneceğini söyledi. Soru üzerine CHP’nin tavrını da değerlendiren Türkdoğan, militarist politikaları gündeme getiren muhalefet partilerinin demokrasiden yana tavır takınmalarının beklenemeyeceğine dikkat çekti. Söz konusu belgelerde DTP’nin isminin geçmesine ilişkin olarak ise Türkdoğan, belgelerde DTP ile ilgili yer alan ifadelerin birçoğunun hayata geçtiğine işaret ederek, bu konuda en büyük mağduriyeti DTP’nin yaşadığını kaydetti. Türkdoğan, yaşananların cumhuriyetin demokratikleşmemesinin sonucu olduğunu ifade etti.

Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Halit Ortaköy de toplumun bu konudaki infialleri mutlaka dile getireceğini belirtti.
SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara