Filistin uzlaşmasının ertelenmesi uygun mu?

Hamza Muhammed / Timetürk

Arap basını bugün Goldstone raporunun ertelenmesinden sonra yaşanan şok çerçevesinde Filistin uzlaşmasının ertelenmesinin ortama daha uygun olacağı yorumları yapılıyor. Diğer yandan İsrail'in tüm dünyaya ve anlaşmalara, yasalara meydan okuyarak devam ettirdiği kazılar sonucunda Aksa Mescidi'nin yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı, bunun ardından kopacak fırtınanınsa herkesi alıp götüreceği vurgulanıyor. Filistin ve İsrail arasından İsrail'in inadı ve uzlaşmadan uzak tavırlarıyla sonuca bağlanamayan müzakerelerin bu halde neden Washington'a taşındığının sorgulanması ise ayrı bir gündem konusu.

Londra'dan yayımlanan El-Kudsu'l Arabi gazetesi bugünkü ''Uzlaşmanın Ertelenmesi Şu An Daha Uygun'' başlıklı yorumunda şu ifadelere yer veriyor; ''Bahsi geçen oylamanın ertelenmesi felaketi karşısında sorumlu bir şekilde hareket edilirken İslami Direniş Hareketi Hamas, hareketin siyasi bürosu başkan yardımcısı Dr.Musa Ebu Merzuk başkanlığında bir heyeti bu ayın 25'inde yapılması kararlaştırılan uzlaşmanın ertelenmesini talep etmek için Kahire'ye gönderdi. Öte yandan Şam'daki Filistinli grupları ve heyetleri kapsayan ve işgal altındaki topraklarda uzantısı olan Filistin Milli Kongresi'ne bağlı Yüksek İzleme Komitesi, gruplar Cenevre'de Goldstone raporunun ertelenmesini skandal ve suç olarak nitelendirdikten sonra Filistin uzlaşmasının ertelenmesini onayladı. Bu ayın son üçte birlik bölümünde imzalanması kararlaştırılan uzlaşma yönünde adım atmakta ısrar etmek uzlaşmayı ve her taraf için büyük ölçüde makbul bir anlaşmaya ulaşmak için harcanmış yorucu çabaları ortadan kaldırabilir.
Filistin halkı evlatlarının Ramallah'taki sultaya güveni sıfıra hatta eksilere indi. Büyük çoğunluğu bu sultanın Filistinliler adına müzakere yapmak ya da karar almak için güvenilir olmadığını hissetmeye başladı. Bu gergin ve kilitlenmiş ortamda herhangi bir Filistin uzlaşmasının gerçekleşmesi oldukça zor. Bu nedenle şu an için gelecek herhangi bir erteleme kararı ileride çözülmesi zor olabilecek türden yeni bölünmeleri engellemek için daha uygundur.''

Kudüs depremi herkesi vuracak

Londra'dan yayımlanan El-Hayat gazetesi bugünkü ''Kudüs depremine kim hazırlanıyor?'' başlıklı yorumunda şu ifadelere yer veriyor; ''bugün tehlikeli sahiplenme gözle görünür şekilde ortaya çıkıyor. Eskiden sır olanı artık Siyonistler tüm açıklık ve küstahlıkla tekrar ediyor. Bu da bizi İsrail'in Araplara, İslam dünyasına ve dünyaya meydan okuyarak, tüm uluslararası meşruiyet kararlarını ihlal ederek, tüm ahlaki, dini, tarihi, kültürel ve uygar değer ve prensipleri çiğneyerek büyük bir suç işlemeye yaklaştığı yönünde tehlike ve uyarı zillerini çalmaya itiyor.
Tüm bu deliller Siyonistlerde saldırı anının geldiğine işaret ediyor. Aynı şekilde Bünyamin Netenyahu liderliğinde Likud hükümeti ve siyonist taraftarların açıklamaları ve aldıkları konumlar da bu yönde ve Arap Kudüs'ün Yahudileştirilmesi komplosunu tamamlamayı ve kazma, sondajlama, çalışma projelerine başlamayı hedefleyen kapsamlı bir değişime hazırlık mahiyetinde görünüyor. Bu kazma, sondajlama çalışmaları ise mübarek Aksa Mescidi'nin temellerini sarsıp yıkılmaya maruz kalmasına, Ömer bin Hattab Camisi eserlerinin, Kubbetu's Sahra'nın ve Haramu'ş Şerif'in tamamıyla yok olmasına neden olacak türdendir.
Aksa kesin bir tehlikeyle karşı karşıya. Bizim ise Siyonist planın uygulanmasına ve Mübarek Aksa Mescidi'nin tehdit altında kalmasına karşı dikkatli olmamız gerekir. Zira Aksa Mescidi'nde Siyonist planlar nedeniyle meydana gelecek bir deprem tüm dünyayı ayağa kaldıracak, güvenlik ve istikrarı sarsacak, herkesi etkileyecek savaş, fitne, çalkantı, şiddet ve terör ateşini yakacak, kimse de bu ateşten kurtulamayacaktır. Peki bu korkunç depreme kim hazırlık yapıyor? Meydana gelmesini engellemek için kim çalışıp hareket ediyor? Siyonist suçlara kim karşı koyacak?
Bu sorulara cevap vermek büyük çaba, çalışma, cihad, ciddiyet, azim ve kararlılık gerektirir. Cevap verecek var mı?''

Filistin-İsrail müzakereleri neden Washington'a taşındı?

Birleşik Arap Emirlikleri'nden yayımlanan Daru'l Haliç gazetesi bugünkü ''Neden Washington'a?'' başlıklı yorumunda şu ifadelere yer veriyor; ''Amerika'nın Orta Doğu elçisi George Mitchell'in bölgede mekik dokuyarak gerçekleştirdiği turlarının özellikle İsrail'i belli bir zaman için yerleşimi durdurmaya ikna etme açısından başarısız kalmasının ardından bu adımın yetersiz kalmasına rağmen Filistin ve İsrail taraflarını görüşmeler yapmak üzere Washington'a davet etti.

Amerika'nın bu adımı şüpheli olduğu gibi aynı zamanda da kabul edilemezdir. Eğer Mitchell Tel Aviv ve Ramallah arasında aylar süren müzakerelerinde bir başarı elde edememiş, her seferinde herhangi bir kalıpta müzakerelerin yeniden başlatılması adına Filistin tarafı birçok taviz verdiği halde İsrail'in karşı koyması ve inadı ile karşılaşmışsa görüşmeleri Washington'a taşıyıp ne gerçekleştirecek?

Ayrıca İsrail, dışişleri bakanı Avigdor Lieberman'ın dediği gibi barışın gerçekleşmeyeceği varsayımından yola çıkıyor. Herhangi bir çözümü uluslararası meşruiyet kararlarına, Yol Haritası'na, Oslo anlaşmalarına göre ya da Obama idaresinin odak noktasını yerleşimin durdurulması kıldığı barış sürecinin gerçekleşmesi adına kabul etmeyeceği rağbetini ortaya koyuyor. Peki o zaman Washington görüşmeleri neden yapılıyor?

Filistin uzlaşmasının ertelenmesi uygun mu?

Arap basınında bugün Filistin uzlaşmasına imzanın ertelenmesi, kazılarla sarsılan Aksa Mescidi ve Filistin-İsrail müzakerelerinin Washington'a taşınması gündeme oturuyor.