Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Kılıçdaroğlu'ndan vahim gaf!

Kılıçdaroğlu, Başbakan'a muhalefet edeyim derken; silah taciri ajan Pervus ile ırkçı görüşleriyle bilinen Nihal Atsız'ı Türkiye mozaiğine alternatif isimler olarak önerdi!

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-10-08 16:53:00

Kılıçdaroğlu'ndan vahim gaf!
CHP İstanbul milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, demokratik açılımla ve farklılıklara toleransla hiçbir ilgisi olmayan iki ismi Başbakan Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta yaptığı konuşmada ortaya koyduğu Türkiye mozaiğine alternatif isim olarak önerdi.

Kılıçdaroğlu’nun “Onlar da bizim değerlerimiz” dediği isimlerden Alexander Parvus Alman istihbaratının ajanı olarak tanınan bir silah taciri. Kılıçdaroğlu’nun mozaiğindeki diğer isim ise ırkçı görüşleriyle tanınan Nihal Atsız! Atsız 1940’lardan itibaren Orhun ve Ötüken dergilerinde yazdığı yazılarda açıkça ırkçılığı savunduğu ve Türk ırkından gelmeyen diğer etnik kökenleri (Araplar, Kürtler, Arnavutlar, Lazlar…) Türklüğün düşmanı olarak gösterdiği biliniyor.

Farklılara toleransı öne çıkaran ve farklılıklar içinde birliği amaçlayan demokratik açılım sürecinde, Başbakan Erdoğan’a muhalefet olsun diye bu iki ismi ortaya atan Kılıçdaroğlu’nun siyasal birikimi de tartışma konusu oldu!

OSMANLI’YA SİLAH SATTI

Başbakan Erdoğan’ın AK Parti Kongresi’nde Türkiye mozaiğini anlatan konuşmasında yer verdiği isimlere altenatif isimler sıralayan CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nın listesindeki ‘Parvus Efendi’ silah taciri bir Alman ajanı çıktı.

Parvus’un hayat hikayesi, onu “Türkiye’nin kültürel ve düşünsel zenginliklerini oluşturan kişiler” arasında sayan Kılıçdaroğlu’nun “tarih bilgisiyle sınıfta kalmasına” da neden oldu. İşte, Rusya’da İsrael Lazarevich Gelfand adıyla 1867’de doğan ve 1924’te Berlin’de zengin silah tüccarı Alexander Parvus olarak ölen ‘Parvus Efendi’nin hayatından satır başları:

1867’de Rusya’da Yahudi anne babanın çocuğu olarak doğdu. 19 yaşında İsviçre’ye gitti ve felsefe doktoru oldu. Marksizmle burada tanıştı. 1905’te Rusya’da devrim girişimine katıldı ancak yakalanarak Troçki ile birlikte Sibirya’ya sürüldü. Buradan kaçarak Almanya’ya sığındı. Sosyal Demokrat Parti’ye katılarak Rosa Luxemburg’a destek verdi.

Balkan Savaşı öncesi İstanbul’a gelerek Osmanlı’ya silah sattı. Jöntürkler’e siyasi ve mali danışman oldu, Türk Yurdu dergisinde ekonominin kötüye gittiğine dair yazılar yazdı. Özellikle ‘Üç Paşalar’ diye bilinen Enver, Talat ve Cemal paşalar ile Maliye Bakanı Cavid Bey’e yakınlığıyla tanındı. Alman silah şirketleriyle bağlantıları sağladı. İstanbul’da olduğu sürede Alman Büyükelçiliği ile ilişkilerinin yoğunluğu dikkat çekti.

Lenin’le tanıştı ve Sovyet Devrimi’ni ateşleyen metin için destek verdi. Lenin’in 1917’de Bolşevik devrimini başlatmasına maddi destek verdi, silah sağladı. Paris’teki Rus devrimcilere Avusturya istihbaratı adına para dağıttı. Rus yanlısı olmakla birlikte hayatı boyunca ‘Alman ajanı’ olarak tanındı.

Mozaik mi, ne münasebet!

Prof. İlber Oraylı: Ne münasebet... Öyle mozaik falan olmaz. Parvus müşavir gibi biriydi zaten. Silah ticareti de yapmış... Parvus Rus Yahudisidir. Alman kültürüyle yetişmiştir. Ciddi bir Bolşeviktir. Zaten yaşamı boyunca Almanya’yı değil Rusya’yı tercih etti... Birinci sınıf ekonomistir. Sonra kapitalist oldu. Türkiye için önemi, Türk Yurdu için yazdığı makalelerden gelir. Ama Türkçe değil Fransızca yazmış ve konuşmuştur. Bize fikirlerini empoze etmiştir.

Hangi mantık izah edebilir

Turgut Özakman: Parvus Efendi Osmanlı uyruğu değil... Tanzimat’a girişte mali bakımdan nasıl çöktüğümüzü anlatan makaleler yazan bir kişidir. Parvus’u mozaik saymanın mantığı ancak ekonomiyle ilgili Türkleri uyardığı için beslenen sempatiyle belki ifade edilebilir. Tabii ne kadar ciddiye alınmış, o ayrı mesele.

Türkeş bile karşı çıkmıştı

Sosyal Demokrat CHP'nin Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun önerdiği alternatif diğer isim ise ırkçı görüşleriyle bilinen Nihal Atsız.

MHP'nin efsane lideri Alparslan Türkeş'in bile 60'larda yaşanan tartışmaların ardından görüşlerini ırkçılık olarak değerlendirerek yolunu ayırdığı Nihal Atsız'ı CHP'li Kılıçdaroğlu Türkiye mozaiğine alternatif isim olarak önerdi. İşte MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin Türk milliyetçiliğini ırk değil kültür milliyetçiliği olarak beyan ettiği de hatırlanırsa Kılıçdaroğlu'nun adeta şok etkisi yaratan ve siyasal birikimini sorgulatan o açıklaması: “Tarihsel derinlik içerisinde Türk kültürüne, romanına, bilimine ve sanatına katkı veren çok sayıda insan var. Bunları 14 sayısıyla sınırlamak doğru değil. Belki bunları saymaya kalkışsak yüzlerce binlerce isim saymak mümkün. Örneğin, bir Sebahattin Ali’miz var, Nihal Atsız’ımız var, Agop Dilaçar, Parvus Efendi gibi pek çok değerli isimler var. Bu isimleri sınırlamak doğru değil. Olmazsa olmazdan kastedilen ‘biz çok farklı kültürlerden gelen ama o kültürleri kendi içimizde yoğurup bir ulus yaratan bir milletiz’ deniyorsa bu doğrudur. Biz Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları olarak Türk milletinin bir parçasıyız. Bu bağlamda olaylara bakıyoruz ve değerlendiriyoruz.”

Nihal Atsız'ın çok çarpıcı bir hayat öyküsü var.
Kılıçdaroğlu'nun, aşırı ırkçı söylem ve eylemleri nedeniyle MHP'nin efsane lideri Alparslan Türkeş'in yollarını ayırdığı, cenazesine bile gitmediği; oğlu Yağmur Atsız'ın "Babam herkesin kafatasını ölçerdi" dediği Nihal Atsız'ın adını Türkiye mozaiğinde sayması şaşkınlık yarattı.

Peki kimdi bu Nihal Atsız? İşte ömrü ırkçılık yapmakla geçen Nihal Atsız'ın yaşamından ilginç kesitler:

ASKERİ TIBBİYE'DEN ATILDI

Askerî Tıbbiye'ye kaydolduğu çağlarda Türkçülük fikrinin etkisi altına girmeye başlayan Atsız'ın Ziya Gökalp'in cenaze töreninin yapıldığı günün gecesi Türkçülük fikrine karşı öğrencilerle kavga ettiği için Askeri Tıbbiye'den atıldı. Daha sonra Türkçü fikirlerini yaymak için şiirler, öyküler ve romanlar yazan Atsız, aralarında MHP'nin kurucusu Alparslan Türkeş'in de bulunduğu 34 arkadaşı ile birlikte 1944 yılında sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandı.

TÜRKEŞ'LE YOL AYRIMI

Irkçılık derecesine varan Türkçü söylemleri ve eylemleriyle tanınan Atsız'ın yolu MHP'nin efsane lideri Alparslan Türkeş'le de aşırı ırkçı düşünceleri nedeniyle ayrıldı. Türkeş bir röportajında onun için "Irkçılığı her zaman reddettiğim, karşı çıktığım, doğru bulmadığım için beni eleştiriyordu" demişti. Alparslan Türkeş, kendisini Türkçülük'ten ayrılıp şeriatçılığa ve dinciliğe kaymakla suçlayan Atsız'ın cenazesine de katılmayacaktı.

BABAM HERKESİN KAFATASINI ÖLÇERDİ

Nihal Atsız'la ilgili en çarpıcı bilgileri ise yıllar sonra oğlu Yağmur Atsız verdi. Gazeteci-Yazar Yağmur Atsız, 'Ömrümün ilk 65 yılı' adlı kitabında babası Nihal Atsız'ın nasıl kafatası ölçtüğünü anlattı:

"Nihal Atsız dehşetli bir kafatasçıydı. Yakın çevresi, konu-komşu bir yana, hemen hiç tanımadığı insanların bile kafataslarını ölçer, kılı kırk yararak kesabını yapar ve o şahıslara mesela yüzde 37 onda dokuz mu yoksa ne bileyim yüzde 69 virgül dört oranında mı 'Türk' olup olmadıklarını tebliğ eder, oranı düşük çıkanlar için de dudaklarında daima birkaç 'teselli-bahş' kelime bulunurdu. Farz-ı muhal 'Fakat fevkalade bir iradi cehid ve uyanık bir milli şuurla bu fıtri noksanınızı kısmen de olsa giderebilirsiniz' gibilerden..."

30 MİLLETİ TÜRK DÜŞMANI İLAN ETTİ

Atsız en çok tartışma yaratan sözlerini ise oğlu Yağmur Atsız'a yazdığı vasiyetnamesinde kaleme aldı. "Yağmur oğlum! Bugün tam bir buçuk yaşındasın" diye başlayan vasiyet, tam 30 milletin Türk düşmanı olduğunu iddia eden satırlarla devam ediyor ve "Bu kadar çok düşmanla çarpışmak için iyi hazırlanmalı. Tanrı yardımcın olsun!" sözleriyle bitiyor.

İşte o vasiyetname:

Yağmur Oğlum!


Bugün tam bir buçuk yaşındasın. Vasiyetnameyi bitirdim, kapatıyorum. Sana bir resmimi yadigar olarak bırakıyorum. Öğütlerimi tut, iyi bir Türk ol.

Komünizm bize düşman bir meslektir. Bunu iyi belle. Yahudiler bütün milletlerin gizli düşmanıdır. Ruslar, Çinliler, Acemler, Yunanlılar tarihi düşmanlarımızdır.

Bulgarlar, Almanlar, İtalyanlar, İngilizler, Fransızlar, Araplar, Sırplar, Hırvatlar, İspanyollar, Portekizliler, Romenler yeni düşmanlarımızdır.

Japonlar, Afganlılar ve Amerikalılar yarın ki düşmanlarımızdır.

Ermeniler, Kürtler, Çerkezler, Abazalar, Boşnaklar, Arnavutlar, Pomaklar, Lazlar, Lezgiler, Gürcüler, Çeçenler içer(de)ki düşmanlarımızdır.

Bu kadar çok düşmanla çarpışmak için iyi hazırlanmalı.

Tanrı yardımcın olsun!

Nihâl Atsız
4 Mayıs 1941

Kaynak: Habertürk / Star
SON VİDEO HABER

Şam'daki saray yakıldı, eşyalar alındı

Haber Ara