Üçlü zirveden ne çıktı; Hamas ne dedi?

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bu akşam New York'ta , kendisi ve Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında yapılan toplantıda, tüm tarafların barış görüşmelerinin mümkün olan en kısa sürede yeniden başlatılmasının gereği konusunda fikir birliği içinde olduklarını söyledi.

İsrail basınına göre, Netanyahu, toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, "Filistin tarafı da dahil, barış görüşmelerinin mümkün olan en kısa sürede, ön koşulsuz olarak başlaması konusunda genel bir mutabakat bulunduğunu" söyledi.

Netanyahu, söz konusu toplantının öneminin, varlığından ileri geldiğini söyledi ve her iki taraf arasında 6 aydan fazla süreyle herhangi bir temas olmamasına işaret etti.

İsrail Başbakanı, "Toplantı, geleceğin çehresini değiştirecek kabiliyete sahip, yıllarca birbiri ile çalışmış insanları bir araya getiriyor" diye konuştu.

Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas da toplantıda, Filistin tarafının Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerindeki inşaat faaliyetlerini durdurması konusundaki ısrarını tekrarladığını belirtti.

Abbas, toplantıyla ilgili yaptığı açıklamada, toplantıda kendi pozisyonlarını ve Yol Haritası barış planına ve yükümlülüklerine kararlı olduklarını vurguladı. Abbas, "İsrail tarafının doğal büyüme de dahil, yerleşimlerle ilgili yükümlülüklerini yerine getirmesini talep ettik" dedi.

Mitchell: Obama umduğunu bulamadı

ABD'nin Orta Doğu Özel Elçisi George Mitchell de üçlü görüşmeden sonra düzenlediği basın toplantısında Batı Şeria'daki İsrail yerleşimleri meselesinin, pazarlıklar için bir önkoşul olmadığını söyledi.

Mitchell toplantının samimi bir havada geçtiğini, liderlerin zaman zaman laflarını esirgemediklerini kaydetti.

Barış görüşmelerinin önünde pekçok engel olduğunu belirten Mitchell, yine de ciddi ilerleme kaydettiklerini belirtti.
'Obama umduğunu bulamadı'

Hamas'tan üçlü zirveye kınama

Gazze Şeridi`nde fiili yönetimi elinde bulunduran Hamas hükümeti, New York'ta dün akşam BM gözetiminde yapılan ABD-Filistin-İsrail zirvesini kınadı.

Hamas sözcüsü Sami Ebuzuhri, "özerk yönetim lideri Mahmud Abbas'ın Filistinlileri temsil etme yetkisi bulunmadığını" söyledi.

Sözcü, "Abbas'ın toplantıya katılmasını kınıyoruz. Abbas, Filistinlileri temsil ettiğini söyleyemez, sadece kendi hareketi Fetih'i temsil edebilir. Toplantı, Abbas'ın, yeni yerleşim birimleri açmayı durdurmadan İsrail'le müzakere etmeme vaadini yerini getirmediğini de gösterdi" dedi.

ABD Başkanı Barack Obama'yı da "Filistinlilere İsrail işgalini kabul ettirmeye çalışmakla" suçlayan sözcü, bütün Arapların Amerikan baskısını reddetmeleri için çağrıda bulundu.

Guardian: Yeni barış görüşmeleri ümit vaadetmiyor

Guardian Ortadoğu görüşmeleriyle ilgili son gelişmelere yer ayırmış sayfalarında...

Gazete, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama'nın son girişiminin de İsrail Başbakanı Netanyahu'nun yeni Yahudi yerleşimlerinin inşaasını durdurulmasını reddetmesiyle hüsranla sonuçlandığını yazdı.

'Yeni barış görüşmeleri ümit vaadetmiyor' başlığını kullanan Guardian,başkanın tek başarısının iki liderin el sıkışması olduğu yorumunu yaptı.

Taraflar başkanın çabalarının boşa çıkmasında birbirlerini suçlarken,Obama da gazetecilere yaptığı açıklamada görüşmelerin sekteye uğramasından duyduğu hayalkırıklığı ve bıkkınlığı gizlemedi.

Orta Doğu'da da bir karamsarlık hakim

Guardian, Mısır'da yayımlanan el Ahram gazetesinden bir alıntıyla, 'sürecin Obama açısından yalnızca İsrail Filistin meselesine değil, bölgenin geneline ilişkin etkileri'' olacağına dikkat çekiyor.

Guardian'ın alıntıladığı El Ahram'a göre,'bu toplantı yalnızca Orta Doğu barış sürecinin geleceğini değil, Obama'nın yeni bir ilişki vaadettiği bölgedeki ve İslam coğrafyasındaki güvenlirliğini de etkileyecek.'

BBC: Obama yönetimi ilerleme kaydetmekte zorlanıyor

BBC'nin Orta Doğu editörü Jeremy Bowen ise Başkan Obama'nın New York'taki görüşmenin daha içerikli bir mini-zirve olmasını umduğunu ancak bir fotoğraf vesilesi yaratmanın ötesine geçemediğini söylüyor.

BBC editörüne göre Obama yönetimi ilerleme kaydetmekte zorlanıyor.

İsrail, Yahudi yerleşimlerinde inşaatların tamamen dondurulmasını isteyen Amerikalı ve Filistinli liderlerin taleplerine direniyor.

Üçlü zirve Avrupa basınının gündeminde

BM Genel Kurulu toplantıları çerçevesinde ABD Başkanı Obama ile İsrail ve Filistin liderleri Benyamin Netanyahu ve Mahmud Abbas arasında yapılan üçlü zirve Avrupa basınının başlıca konuları arasında yer alıyor.

LE MONDE:
Fransız Le Monde gazetesi, ABD’nin Ortadoğu politikasını irdeliyor yorumunda.

“Amerikan yönetimi, Yahudi yerleşim birimleri inşasına karşı sert muhalefetiyle büyük bir risk aldı. Çünkü İsrail hükümeti Kudüs’ün bölünmesi ve Filistinli mültecilerin kaderi gibi iki kilit konuyu tartışmaya yanaşmadığı sürece zorlu temel konularda tartışmak mümkün olmayacak. İsrail ve Filistin arasındaki müzakerelerde bu konularda 1993 yılından beri ilerleme kaydedilemedi. ABD Başkanı Obama arabuluculuk girişiminde bir nebze olsun başarı umuyorsa, düğümü çözmek için kendi yöntemini bulmak zorunda. Zorlu bir iş!”

NEUE ZÜRCHER ZEİTUNG:
Cenevre’de yayımlanan Neue Zürcher Zeitung ise İsrail iç siyasetindeki durumu ele alıyor.

“İsrail Başbakanı Netanyahu, zirvenin hayata geçirilebilmesini kendi başarısı olarak görebilir. Katı tutumunda o kadar uzun süre ısrar etti ki, önce Amerikalılar, ardından da Filistinliler teslim olmak zorunda kaldı. Ancak İsrail Başbakanı'nın bu başarısı, kendisine sonuçta faydadan çok zarar getirebilir. Netanyahu kısa vadeli hedefini, yani koalisyonunu ayakta tutmayı başardı. Ancak ABD ve Filistinlilere meydan okuyarak barışa ulaşamaz. Yahudi yerleşimciler için, yerleşim birimleri inşasının azıcık bile olsa, aksamasına yol açabilecek hiçbir gelişme kabul edilemez. Onlar, bugünkü üçlü zirvenin daha kapsamlı başka tavizlere gidecek yolu açmasından korkuyor.”

DER STANDARD:
Avusturya'dan Der Standard gazetesi ise yorumunda ABD Başkanı Barack Obama’nın dış politikaya bakışını irdeliyor ve ‘iyi niyet yetmez' diyor.

“Bir Amerikan başkanı sadece mantık ve iyi niyete güvenemez. Saldırganlara haddini bildirmek için elindeki güç araçlarını kullanabileceğini de göstermek zorundadır. Bu, müttefiklerin güvenlik politikaları konusunda sırtını yaslamaya yönelmesini engellemek için de gerekli. Chicagolu hukuk profesörü dünyadaki çatışmaları çok net bir şekilde analiz edebilir, ama Ahmedinejad, Kaddafi ya da Sarkozy gibi kişilerle diplomatik mücadelede doğru mantalite ve deneyimden yoksun. Bu, tüm demokratların sorunu ve pekçok Amerikalı'nın Cumhuriyetçiler’in yönetiminde kendilerini daha güvende hissetmelerinin de nedenlerinden biri. Obama BM’de daha iyi bir dünya vizyonlarından bahsedebilir, ama Netanyahu ve Abbas ile yapacağı Ortadoğu zirvesinde iki tarafa da baskı yapmak ve sert önlemlere başvurmak zorunda. Yoksa barış sürecinde yol katedilemez.”

Kaynak : AA / TRT / BBC / DW

Üçlü zirveden ne çıktı; Hamas ne dedi?

Obama, Netanyahu ve Abbas ile New York'ta bir araya geldi. Obama, İsrail ve Filistin'i barış için daha fazla çaba göstermeye çağırırken, Hamas toplantıyı sert bir dille kınadı.