Dolar

34,9524

Euro

36,6030

Altın

3.020,06

Bist

10.058,63

Çiftçimiz afete karşı hazır değil

''Tarımın Başkenti'' sayılan Konya'da, sigorta bedeli çok düşük olmasına rağmen tarımsal ürünlerin sadece yaklaşık yüzde 10'unun tarım sigortası yapıldığı bildirildi.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-09-10 13:23:00

Çiftçimiz afete karşı hazır değil

AA muhabirinin yaptığı araştırmaya göre, verimli topraklarında ağırlıklı olarak buğday, arpa, yulaf, şeker pancarı, fasulye, ayçiçeği ve meyve yetiştirilen, aynı zamanda besiciliğin de Türkiye'deki en önemli merkezi durumunda olan Konya Ovası, tarımsal üretim hacmiyle adeta Türkiye'yi besliyor.

Türkiye'de en fazla un ve şeker üretiminin yapıldığı yer olan Konya'da, yüksek tarımsal üretime rağmen, tarımın en önemli unsurlarından ve çiftçinin en büyük güvencesi olan sigorta sistemi henüz oturmuş değil.

Bu nedenle Trakya ve İstanbul'da yaşanan büyük afet, can kayıplarına duyulan derin üzüntünün yanı sıra Konyalı çiftçiyi de tedirgin etti. Çünkü benzer bir afetin ya da ağır bir dolu hasarının Konya'da oluşturabileceği büyük maddi kaybın şimdiden hesap edilebilmesi çok zor görünüyor.

Konya'da tarım sigortası konusunda faaliyet gösteren Aktif Sigorta firması yetkilisi Ziraat Mühendisi Mustafa Çalışkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Çiftçi tarım sigortasından haberdar değil. Haberi olanların çoğu da sigorta yaptırmıyor'' dedi.

-OYSA SİGORTA BEDELİ ÇOK DÜŞÜK-

Konya'da ekonomik değeri yüksek olan ürünlerin başında hububat, pancar, ayçiçeği, fasulye ve meyvenin geldiğini anlatan Çalışkan, şunları kaydetti:

''Konya Ovası'nda sürekli ürünlerini sigorta ettirenler de var. Sigorta zaten genel olarak sulu tarım yapılan yerlerde ilgi görür, kıraç yerlerden alınacak ürün sigorta bedelini kurtarmayabilir. Ancak şunu rahatlıkla söyleyebilirim, bugün, 'Tarımın Başkenti' sayılan Konya'da, sigorta bedeli çok düşük olmasına rağmen tarım alanlarının sadece yaklaşık yüzde 10'unun tarım sigortası var. Oysa, 100 dekar buğday tarlası için çiftçinin ödeyeceği para sadece 160 lira. Çünkü toplam sigorta bedelinin yarısını zaten devlet karşılıyor.''

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Başkanı Hasan Hüseyin Motuk ise küresel ısınmanın bugün görülen en net belirtisinin, alışık olunmayan şekilde şiddetli şekilde aniden ve çok fazla miktardaki yağış düşmesi olduğunu söyledi.

-ÇİFTÇİ SİGORTAYA NEDEN SOĞUK?-

Küresel ısınmanın, sel dışında tarım alanlarında dolu vurması riskini de artırdığını anlatan Motuk, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Trakya'da yaşanan afet Konya Ovası'ndaki çiftçiyi harekete geçirmeli, bu olaydan ders çıkarmalıyız. Şu an tarlada, çiftçiye en fazla gelir getirecek pancar, ayçiçeği gibi ürünler var. Ancak Konya'da sigorta geçmişte dini açıdan 'haram' diye görülüyordu. Diyanet İşleri Başkanlığı, bir kaç yıl önce sigortanın dinen sakıncalı olmadığını resmen açıkladı. Buna rağmen Konya gibi, tarımsal zarar riski ve çiftçiye etkisinin çok ağır olduğu bir yerde çiftçimizin çoğunun sigortaya mesafeli yaklaşmasını anlamak zor. Son bir kaç yıldır çiftçinin sigortaya ilgisinde bir kıpırdanma var ancak yeterli değil. Tarım sigortası yapılmaması sorunu sadece Konya'da değil tüm İç Anadolu Bölgesi ve ülkenin birçok yerinde var.''

Trakya'ya son afette bir günde düşen yağış miktarının, Konya'ya bir yılda düşen yağışın neredeyse yarısı olduğunu anlatan Motuk, ''Hiç kimse bu gibi bir yağışın Konya'ya düşmeyeceği, büyük bir dolu yağışının Konya'da olmayacağını söyleyemez. Bu yüzden, iş işten geçmeden önlem almalıyız'' diye konuştu.

SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara