Dolar

34,8945

Euro

36,7495

Altın

3.005,84

Bist

10.058,63

Yeni düzenin öncüsü Türkiye olacak

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin yeni düzen kurma misyonunun ayrıntılarını Gürcistan yolunda Akşam'a anlattı: "Yeni düzenin öncülüğünü biz yapacağız."

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-09-08 11:56:00

Yeni düzenin öncüsü Türkiye olacak
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Tiflis yolunda Türkiye'nin kendisini ve bölgesini ilgilendiren dünya meselelerinde 'düzen kurucu, öncü rol oynaması gerektiğini' ve dış aktörlerin de Türkiye'nin bu rolünü benimsediğini açıkladı. Davutoğlu, 'Yeni düzenin öncülüğünü biz yapacağız' dedi

Dışişleri Bakanı Prof. Ahmet Davutoğlu, Gürcistan yolunda uçakta AKŞAM'ın sorularını yanıtladı. Geçen hafta Ermenistan ile normalleşme süreci çerçevesinde dile getirdiği ve 'neo-Osmanlıcı' tepkilerine yol açan 'Türkiye'nin yeni düzen kurma misyonu' projesinin ayrıntılarını anlattı. İşte Davutoğlu ile Utku Çakırözer'in sohbetinden satır başları:

BİLİNÇLİ KULLANIYORUM: Evet 'düzen' kavramını bilinçli olarak kullanıyorum. Soğuk savaş düzeni kalktı ama yeni düzen kurulmadı. Bunu kuracak aktörler soğuk savaşta olduğu gibi sadece iki aktör değil. Mesela Kafkasya'da düzeni Sovyetler ile ABD oturur tartışır ve kurarlardı. Ama şimdi Irak örneğinde görüldüğü gibi ABD tek başına kuramıyor. Gürcistan örneğinde görüldüğü gibi Rusya da kuramıyor. Başarı kazandı ama bir düzen kuramadı. Sadece kendi çıkarını koruyan bir statü tahkim etti.

TÜRKİYE DÜZEN KURUCU OLMALI: Bizim dediğimiz Türkiye'nin düzen kurucu rolü. Gerek Ortadoğu gerek Kafkaslar'da yeni düzen kurulması gerekir. Bunu kurarken biz aktif rol almak istiyoruz. Bu bir emperyal dürtü (kendine yöneltilen neo-Osmanlıcı iddialarını kastederek) değil. Bir gereklilik. 'Yeni bir düzen kurulması lazım, başkaları kursun, biz sonra intibak ederiz' deyip geri çekilebilirsiniz. Ama bu Türkiye'nin büyüklüğüne, ulusal çıkar anlayışına yakışmaz. Ya bir kaos yaşayacağız ve bu bizim işimize geliyor diyeceğiz ya da biz bir düzen fikrinin öncülüğünü yapacağız

DIŞ AKTÖRLER DE BENİMSİYOR: Türkiye'siz bir düzen kurulamaz. Dış aktörler bile Türkiye'nin düzen kurucu rolünü benimsiyor. İsveç'teki AB toplantısında 27 bakana konuştum. İki saatlik oturumun bir saat onbeş dakikasında ben konuştum. Ben emperyal dürtüyle, 'Osmanlı'nın çocuğuyum, dinleyeceksiniz beni ha yoksa falan' demedim.'

SIRBİSTAN'DA DÜZENİ BİZ KURDUK: Kim düşünebilirdi ki ben Sırbistan Dışişleri Bakanı'nı alıp Sancak'a gidiyorum ve biz orada iki partinin uzlaşmasını sağlıyoruz. Ama ne yaptık. Sırbistan hükümetini kuran hamleyi Türkiye yaptı. Tadiç hükümeti için iki oyu sağlayan ve iktidara gelmesini sağlayan biziz. Niye yaptık? Orada ılımlı bir hükümet olsun ki Kosova ile çatışmasın, Bosna - Hersek'te sorun yaratmasın.

İŞTE HAMLELERİMİZ: Kimseyi dışlamayan, empoze etmeyen katılımcı bir düzen bizim dediğimiz. İşte Ermenistan örneği. En katı düşman ülkelerle ilişkileri normalleştiriyoruz. Mısır gibi sizi rakip gibi gören ülkeyle oturup Ortadoğu'da neler yapabileceğimizi tartışıyoruz. Irak'a komşu ülkeler toplantısı, Suriye-İsrail görüşmeleri, Lübnan'da hükümetin kurulması için gösterilen çaba, Irak'ta Sünnilerin demokratik sürece dahil edilmesi düzen hamleleridir. Bugün geliş amacımız Gürcü-Abhaz meselesi de hallolursa o da düzen hamlesidir.

BU EMPERYAL DÜRTÜ DEĞİL: Bu hamleleri yapmadan Türk'ün Türk'e propagandası gibi Ankara'da oturup 'Biz şanlı milletiz, güçlü tarihimiz var' desek o zaman dedikleri gibi 'emperyal' bir şey olur. Öyle değil. Ama sen yapmazsan başkası kendi düzenini sana empoze edecek.

Türk kaptanı Saakaşvili'den isteyecek

Son dönemde Gürcistan 5 Türk gemisine Karadeniz'de durdurarak el koydu. Bunların üçü açık denizlerde yaşandı. Son yaşanan Buket gemisinin durdurularak kaptan ve mürettebatının tutuklanmasında gerilimin düşürülmesinde bizzat Davutoğlu devreye girdi. Personel serbest bırakıldı. Ancak geminin kaptanı Coşkun Mehmet Öztürk'ün serbest bırakılması konusunda nihai kararı Davutoğlu'nu bugün kabul edecek Devlet Başkanı Mihail Saakaşvili verecek.

TİFLİS'E İKİ MESAJ

Dışişleri Bakanı Prof. Ahmet Davutoğlu'nun, Gürcistan'daki dünkü temaslarından edindiğimiz izlenime göre, Davutoğlu Tiflis'e şu iki önemli mesajla geldi.

1- Türkiye'nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ankara'da imzaladığı kapsamlı anlaşmalar ile geçen hafta Ermenistan ile başlatılan normalleşme süreci Gürcistan yönetimini kaygılandırmış. Davutoğlu bu gelişmelerin Gürcistan'ın çıkarlarına zarar vermeyeceğini tam tersine bölgesel istikrar ve kalkınma için büyük imkan yaratacağının altını çizdi.

2- Gürcistan'ın Türk gemilerine yönelik kötü muamelelerinin ardında yatan asıl sorun Gürcistan ile Abhazya arasındaki kötü ilişkiler. Gürcistan sadece Rusya tarafından tanınan Abhazya'ya yönelik katı bir izolazyon politikası uyguluyor. Davutoğlu, Tiflis'e 'Bizim Abhazya'yı tanıma niyetimiz yok. Ama sizin de Abhazya'yı izole etme politikanızdan vazgeçmeniz gerekir. Siz böyle yaptıkça onları Rusya'nın daha fazla kucağına iteceksiniz' mesajını iletti. Bu konu sadece Gürcistan için değil Türkiye için de önemli. Çünkü Türkiye'de Abhaz kökenli 400 bin kişi var.

ERİVAN İLE NORMALLEŞME

Davutoğlu bu çerçevede Gürcü meslektaşı Vaşadze'den Türkiye'nin Abhazya'ya bir yetkili göndermesi için istediği izni de kopardı. Davutoğlu ile aynı uçakta gelen Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ünal Çeviköz bugün Abhazya'ya geçerek Türkiye'nin mesajlarını bizzat götürecek. Gürcü makamları tanımadıkları Abhazya'ya bir Türk diplomatının gidişine ilk kez izin vermiş olacak.
Çeviköz de Abhaz makamlarına 'Bağımsızlık vizyonunuzu gözden geçirin' mesajını iletecek.
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara