Dolar

34,8884

Euro

36,6232

Altın

3.009,94

Bist

10.058,63

Selefilik işgalcilerin oyuncağı oldu

Cezayir İslami Hayır Cemiyeti eski Başkanı meşhur Semsüddin Burubi, İslami hareketlerin uyanışını baltalamak için konmak istenen Seleficilik oyununu deşifre ediyor.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-09-08 11:17:00

Selefilik işgalcilerin oyuncağı oldu
İslami Hayır Cemiyeti eski Başkanı ve Cezayirlilerin yakından tanıdıkları Şemsüddin Burubi, İslam Online haber portalına, hem ilmi hem de cihadi Seleficilik'in asıl İslami hareket ve uyanışı baltalamak için İngiliz istihbaratınca desteklenerek çıkartıldığını söyledi.

Cezayir halkının Fransızlara karşı verdikleri bağımsızlık mücadelesinden sonra bu akıma teveccüh etmediklerinin altını çizerek kendilerini Selefi olarak isimlendiren grupların Selef alimleriyle irtibatlarının selefi olarak kendini göstermeyenlerden çok fazla olmadığını belirtti. Burubi, selef ile selefiliğin aynı şey olmadığını ihtiva eden açıklamaları şöyle devam ediyor:

Cezayir halkı sizi Selefi olarak tanımlayan grupların dışında olan ve bu akımla tartışmalı bir konumda olarak tanıyor ve biliyor. Bu konuda epeyce makaleniz ve araştırmalarınızı Cezayir'in çeşitli gazete ve dergilerinde okuduk. Selefi hareketlere karşı başlatılan karalama kampanyalarının arkasında hangi amaç yatıyor?

İlk önce Selef ile Seleficilik'i ayırmak ve ikisinin aynı şey olmadığını bilmek gerekiyor. Selef, halef yani mezhep imamlarının yaşadığı ve öncesi dönem alimlerini kapsıyor. Yani halef uleması da selef uleması içindedir. Selef ulemasına uymakta onların İslam'ı anlama ve yorumlama gayretlerini saf dışı bırakmamaktadırlar. O zaman Seleficilik nedir? Seleficilik hareket olarak ortaya çıkmasında İngiliz istihbaratının parmağı vardır. Biz seleficiliğin böyle bir amaca matuf olarak çıktığını söylerken selefe karşı olumsuz bir tutum almıyoruz. Bizler selef ulemasının İslam'ın anlaşılması ve yayılmasında ne kadar fedakârane ve cefakâr gayret içinde olduklarını ve bize eşsiz eserleriyle İslam mirası bıraktıklarının bilincindeyiz. Ama İstihbarati Seleficilik yirminci yüzyılda malum amaçlara hizmet için çıkarılan bir harekettir. Malum amaç İngiliz çıkarlarına hizmet etmek ve asıl İslami hareketi baltalamak ve de İslam'ı kötü göstermektir. Şimdi de İngiliz istihbaratının bıraktığı bu mirası ABD devraldı.

İslami hareketler yer yüzünde Allah'ın hakimiyetini kurmak için despot yönetimlere karşı amansız mücadele verirken İngiliz istihbaratının şişirdiği bu selefiler de, despotlara karşı amansız mücadele verenlere yönelik olumsuz faaliyetlerde bulunuyorlar. Bir de bu hareketlerin bir özelliği de mevcut yönetimle ve dışarıdaki bağlantılarıyla iyi ilişkiler içinde olması göze çarpan bir özellitir. Bu selefiler yönetimlere karşı despot dahi olsalar itaat etmeyi söylerken Müslümanlar hatalı da olsalar Müslümandır'ı es geçerek Müslümanları kolaylıkla din düşmanı kafir olarak gösterebiliyorlar, mürted olduklarını kolaylıkla söyleye biliyorlar. Irak, Filistin direnişinin dahi İslam'a aykırı olduğunu söyleyebiliyorlar. Despot yönetimlere karşı direniş gösterenleri harici olarak yaftalıyorlar. Yeni üretilen selefilik böyle bir selefilik. İslami hareketleri toplum bazında itibar ve güvenilirliğini sarsmak ve işgalcilerin ve sömürgecilerin işine yarar fetvalar yayınlamaktır. Bu türde selefi hareketler sadece Cezayir'de yoktur.

Sizin selefilerden daha başka ne farkınız var?

Biz Elbani veya İbn Teymiye'nin hata ettiğini söylediğimiz zaman aşırıya kaçarak onların dinden çıktığını söylemiyoruz. Hata etmiştir demekle yetiniyoruz. Ama onlar birilerin kafir göstermek için hata araştırıyorlar ufak hataları kafir göstermek için kullanıyorlar. İslam âlimlerine süikast düzenliyorlar. Fransa'da Şeyh Sahravi'yi kimler şehit etti. Ebu Süleymani'yi kimler katletti. Bunları Malikiler, Eşa'riler katletmedi. İslam âlimlerinden başka onların uğraşıları olmadığı içindir ki süper güçler onlarla uğraşmıyor, destekliyor.

Dörde fazla dediler, kendileri bin parçaya böldüler
Ancak şiddet yanlısı olmayan mutedil Selefiler de var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?


Evet az sayıda da olsa böyle selefiler var. Başka bir handikapları da bu zaten. Grup ve mezhepçiliğe karşı olduklarını söylüyorlar ama 280'i aşkın selefi grup ve fraksiyon var. Hani grupçuluğa ve fırkalaşmaya, daha da ileri götürüyorum, mezhepçiliğe karşıydınız? Bütün bu selefiler bir şeyde anlaşıyorlar her şeye muhalif olmada. O kadar muhalifler ki kendi kendilerine de muhalifler. Dört mezhebin karşısına Kur'an ve Sünnet bize yeter sloganıyla yola çıktılar, Müslümanları, bırakın dördü beşi, bin parçaya böldüler. Şimdi 300'e yakın selefi fırka birbirlerini sapıklıkla, dinden çıkmakla itham eder durumda. İngiliz, ardından Amerikan istihbaratının beslediği Seleficilikten de başka şey beklenmezdi zaten. Allah izin verirse yakın bir zamanda Selefilerin bidatlerini sıralayan bir kitap telif edeceğim.

Kaynak: Milli Gazete
SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara