DHKP-C’den Saadet’e yolculuk
Saadet Partisi'nden devrim açılımı... DHKP-C davasından 10 yıl cezaevinde kalan ve hala tutuksuz yargılanan Murat Bahçeli, Saadet Partisi İstanbul İl yöneticisi oldu.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-09-07 13:03:00
Adem Demir / Newsweek Türkiye
Türkiye’de son dönemlerden en çok dillendirilen laf: “açılım”. “Demokrasi açılımı”, “Kürt açılımı”, “kışla açılımı”, “asker açılımı” vesaire. Bu süreçte siyasi partilerde üslubu farklı olanların arasında Saadet Partisi(SP) dikkati çekiyor. SP’nin de kendi içinde yaptığı “açılımı” sessiz şekilde hayata geçirdi. Devrimci Halk Kurtuluşu Partisi – Cephesi(DHKP-C) üyesi olmak suçlamasıyla on yıl cezaevinde kalan ve hala tutuksuz yargılanan Murat Bahçeli, SP İstanbul il yönetim kurulu üyesi oldu.
Murat Bahçeli, 33 yaşında, Siverekli genç bir insan. Bundan 13 yıl önce, daha 20 yaşındayken DHKP-C üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklu olarak girdiği cezaevinden 10 yıl sonra çıkabilmişti. Cezaevinde geçen 10 yıl, Bahçeli’yi devrim düşüncesinden uzaklaştırdı ama siyasetten değil. Ama bu süre zarfında siyaset yelpazesinin bir ucundan diğerine yolculuk etti.
Bahçeli bugün Saadet Partisi İstanbul İl Yönetim Kurulu üyesi. Bahçeli, bu değişimi “Devrimden vazgeçip sandığı tercih ettim” ifadesiyle açıklıyor. İstanbul 14 No.lu Ağır Ceza Mahkemesi’nde 44 arkadaşıyla halen yargılanmaya devam eden Bahçeli, fikirlerinde bir değişiklik olmadığını, “SP’nin programını benimsediği için orada siyaseti tercih ettiğini” söylüyor. Cezaevinde takip ettiği Mehmet Bekaroğlu’nun yerel seçimlerde Saadet Partisi’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olmasıyla parti için aktif siyasete başlayan Murat Bahçeli, Ağustos’taki kongrede de il yönetimine girdi.
Bahçeli’ye göre SP’nin söylem ve vaatleri, sol örgütlerin dile getirdiği kavramlarla aynı. “İçinden geldiğim geleneğin önemsediği anti-emperyalizm, adalet, onur, vicdan, eşitlik, alın teri gibi değerleri samimiyetle savunan parti olarak sadece SP’yi görüyorum” diyor Bahçeli. İl Başkanı Erol Erdoğan ise Bahçeli’nin bu ilginç tercihi karşısında; partinin görüş ve programının belli olduğunu, bunları benimseyerek kendileriyle siyaset yapmak isteyen her görüşteki insana kapılarının açık olduğunu belirtiyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara