İngiltere’den PKK militanlarına maddi destek
Doğu ve Güneydoğu’ya devlet tarafından Batı kadar hatta fazla yatırım yapılmasına rağmen; çoğu tesisler yarım kapasiteli çalıştırıldığı ya da atıl bırakıldığı iddia ediliyor.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-09-05 05:26:00
Altıncı Sebep: Ekonomik Sebepler
Güneydoğu meselesinin sebeplerinden biri de, bu bölgede yaşayan ekonomik tablodur. Gerçekten bizim en büyük düşmanlarımızdan biri cehalet ağadır; cehalet ağa zarûret ve fakirliği doğurur. Bu ikisinin torunu da, olsa olsa husumet ve anarşi bey olur. İster devletimizin yaptığı yatırımların yerine ulaşmayışı ve isterse coğrafi şartların müsait olmayışı sebebiyle bu bölge vatandaşlarının kendi bölgesine dahi yatırım yapmaktan kaçınmaları, bölgenin ekonomik durumunu iç açıcı olmaktan çıkarmıştır.
Şunu önemle belirtmek istiyoruz ki, devletin bu bölgeye yaptığı yatırımların kemiyeti ve keyfiyeti, Batıya yaptığından az değildir. Ancak bu yatırımlar, ya yarım kalmıştır veya düşük kapasite ile çalışmaktadır. Türkiye'de şu anda yarım kalan yatırımların toplam sayısı 35'tir. Bunun 11 tanesi Doğu Anadolu Bölgesi'nde; 8 tanesi Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde; 7 tanesi Ege Bölgesi'nde yer almaktadır. Diğer bölgelerdekinin tamamının sayısı, 5'tir. Böylece Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, yarım kalmış tesislerin % 54.3’ü yer almaktadır. Burda terörün rolü fazla değildir. Zira bu tesislerin birçoğu terörden önce başlamıştır.
Düşük kapasitede çalışan tesislerin toplam sayısı da 40'tır. Bunun 17 tanesi yani yaklaşık % 42.5'i Doğu ve Güneydoğu’da bulunmaktadır.1
DOĞU VE GÜNEYDOĞU’YA YATIRIM
Hiç kimsenin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Doğuya bakmadı da Batıya baktı şeklinde bir itirazı da yapması mümkün, değildir. Zira yapılan yatırımların ekonomik bir değerlendirilmesi yapılırsa; bu bölgede devlete ait müsseselerde istihdam edilen işçiler ve memurlar ile diğer bölgeler mukayese edilirse, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin daha fazla paya sahip olduğu görülecektir. GAP projesi bunun en bariz misalidir. Özellikle koruculuk adı altında trilyonlarla para, çalışmayan ve bir kısmı da istenen vazifeyi ifa etmeyen insanlara akmaktadır. Bu durum bölge insanını, her şeyi devletten bekleyen ve devleti kendisinin bütün ihtiyaçlarını karşılamakla vazifeli bilen bir anlayışa itmektedir. Bu da anarşiyi teşvik eden bir halet-i ruhiyedir.
Şu anda Doğuda yetişen gençler, kendisinin ekonomiye nasıl bir katkıda bulunacağını değil, devletin kasasından ne kadar ve nasıl para alabileceğini ve bunun meşru yolu olan bir devlet kadrosuna yerleşmeyi ideal olarak görmektedir. Böyle bir yolu meşru yoldan bulamayınca, gayr-i meşru yolları aramakta ve mesela Mustafa Malay’ın Şırnak valisi iken devletin en üst kurulunda açıkladığı gibi, devlet kadroları parayla satılmaktadır. Meşru veya gayr-i meşru yollardan bu kapılardan birinden giremeyen ve zaten şahsi ataletinden dolayı ekonomik kriz içinde bulunan bölge insanı ve özellikle gençler, terör için iyi bir kaynak oluşturmaktadır. Zira bu düştüğü ekonomik krizin kendi hatasından değil de devletin hatasından kaynaklandığını anlatan çok sayıda PKK militanı zaten vardır.
İNGİLTERE’DEN PKK MİLİTANLARINA PARA DESTEĞİ
Ayrıca bu tip gençlere İngiltere'nin, Almanya'nın ve diğer Avrupa ülkelerinin ekonomik açıdan sahip çıktıkları da bilinmektedir. İngiltere'nin her PKK militanı gence 800 sterlin verdiği sadece söylenmemekte, belki İngiltere'de yaşayan bazı Doğulu arkadaşlar tarafından açıkça itiraf edilmektedir.
Yedinci Sebep: İdari Uygulamalar Açısından Bu Bölgenin, Türkiye'nin Sürgün Yeri Kabul Edilmesi
Doğu ve Güneydoğu bölgesi, 70 yıllık zaman içinde idari uygulamalar açısından Türkiye'nin çöplüğü gibi kabul edilmiştir. Yani bu bölgelere, imanlı, dürüst, halkın dini inanç ve örflerine hürmetkar, becerikli ve kabiliyetli insanlar, amir ve memur olarak gönderilecek yerde, bunun tam tersi yapılmıştır. Nerede disiplin cezasına çarptırılmış, 1980 öncesi yıllarda nerede komünist, din düşmanı veya hırsız birisi varsa, Doğu veya Güneydoğu’ya sürülmüştür. Bu bölgedeki insanlar, devlet deyince, dinine küfreden, örf-adetlerine karşı çıkan, sarhoş ve dinsiz insanları hatırlar olmuştur. Şu anektod maalesef 70 yıldır devam edegelen hadiselerden sadece birisidir: "Güneydoğu'da bir polisle, bir Kürt vatandaşımız konuşuyorlar:
- Gavurca biliyor musun?
- Ben Türkçe'yi biliyorum, bir de, ailemde konuşulan dil olan Kürtçe'yi. Başka dil bilmiyorum.
- İşte o gavurca değil mi?
- Niye gavurca olsun, biz Müslümanız.”2
DEVLET KADROLARINA PKK’LILAR DOLDURULDU
DYP-SHP koalisyon hükümeti sırasında hükümetin SHP kanadının devletin kadrolarına PKK militanlarını veya sempatizanlarını doldurduklarını, sadece Şırnak Valisi Mustafa Malay söylemiyor; Doğudaki her vatandaş çok iyi biliyor.
Hatta SHP Iistesinden çıkma birtakım adamların, Mehmetçikleri değil de PKK mezarlığını ziyaret ettiğini herkes biliyor.
Bu durum, teröre zemin hazırlıyor.
1- MÜSİAD, KİT’lenme ve Özelleştirme, İstanbul Ekim-1993, sh.7
2- Yıldız, Kürt Gerçeği, 309
Yarın: Güneydoğu meselesinin çözüm yolları
Kaynak: Vakit
SON VİDEO HABER
Haber Ara