Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

"Mekke'de şampanya açtırdık"

Kutsal beldede peygamberin izinden giden Özkök'teki değişimi yazdı. Özkök ise herkesin merak ettiği sorulara cevap verdi. İşte umre ziyaretinden mahrem notlar...

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-09-03 17:06:00

Ertuğrul Özkök ve Ahmet Hakan kutsal toprakların etkisinden henüz çıkamadılar. Umre ziyaretinin ardından ne yazacakları merakla beklenen ikili bugün köşelerini bu konuya ayırdılar. Ahmet Hakan Umreden mahrem notlar aktardı.. Özkök ise herkesin merak ettiği sorulara cevap verdi..



UMRE'YE HANGİ KİMLİĞİMLE GİTTİM

Hayatım boyunca hacca veya umreye gitmek gibi bir düşüncem olmadı.

Ama dünyanın her yerinde kutsal mekânlar beni hep çekti. Öyleyse, ben kutsal topraklara hangi kimliğim ve duygularımla gittim? Yani umreye mi gittim, yoksa gazetecilik yapmaya mı? Bu konudaki samimi hissiyatım şudur. İkisi arasında kalan ‘No man's land’da yani her ikisine de ne tam ait olan ne de tam ait olmayan bir alanda dolaştım.

Hissiyatım bu olunca, herkesin merak ettiği sorulara da samimi olarak cevap vermek farz oldu. Umrenin bütün gereklerini yerine getirdim mi?

Yani ‘İhrama büründüm mü?’ Cevabını vereyim. İhrama büründüm.

O beyaz giysiyi giydim. Onunla fotoğraf da çektirdim. Bu fotoğraflar üç kişide var. Sebati Karakurt, Ahmet Hakan ve ben. Ancak bu fotoğrafları yayınlamama kararı aldım.

Peki Kâbe'yi tavaf ettim mi?

Evet, Kâbe'nin etrafında 7 tur attım. Her köşesinde iki avucumu açarak, sağ elimin içini öperek selamı da durdum. Tavaf boyunca bütün duaları da, rehberimizin söylediklerini tekrarlayarak ettim. * Say denilen 7 tavafı da yaptım. * Sonunda saçımdan bir tutam kestirerek umrenin gereğini tamamladım. Bu yazı dizisindeki içtenliğimi anlatabilmek için başka bazı sorulara da cevap vereyim.

Oruç tuttum mu?

Hayır, tutmadım. Ama gün boyunca, yemek yememeye, su içmemeye dikkat ettim. Başkalarının önünde bir yudum su dahi içmedim.

Namaz kıldım mı?

Hayır kılmadım. Sadece Kuba Camii'nde Ahmet Hakan'la iki rekat namaz kıldım. Kutsal topraklarda geçirdiğim üç güne yakın zamanı, hayatım boyunca unutmayacağım bir duygu dünyası içinde geçirdim.

************************

AHMET HAKAN'IN ÖZKÖK İZLENİMLERİ

(...)* Sekiz yıl önce gelmiştim ‘Kutsal Topraklar’a... Hac zamanıydı... Mekke'den Medine'ye Prof. Ahmet Davutoğlu ile yolculuk yapmış, Medine'de iki gün geçirmiştik... 8 yıl önceye göre hem Mekke'de, hem de Medine'de büyük değişimler olmuş... Binalar daha da yükselmiş ama en azından organizasyondaki boşluklar biraz olsun telafi edilmiş.

ÖZKÖK ÇOK ETKİLENDİ

* Bu sefer büyük bir sorumluluk duygusu ile dopdoluyum... O kadar ki kendimi Harameyn’den, yani ‘Mekke ile Medine’den sorumlu gibi hissediyorum... Aklım fikrim Ertuğrul Özkök'te... ‘Acaba etkilenecek mi? Acaba Kabe'yi gördüğünde bir büyük inkılap geçirecek mi?’ diye düşünüyorum... Ve gezinin sonunda benim çıkardığım sonuç şudur: Bir Münip Engin Noyan ya da bir Yaşar Alptekin tavrı geliştirmese de, etkilendi Ertuğrul Bey...

YÜZÜNE NUR İNDİ

* Herkes bana ‘Ertuğrul Özkök'ün değişimi’ üzerine sorular soruyor... Şöyle söyleyeyim: İlk dakikalarda ‘Lawrence of Arabia’ havasındaydı... Aşırı emperyal ve koloniyal takılıyordu... Sonra ihrama girdi, dualar etti, tavaf yaptı, say yaptı, dünyanın en büyük iftar sofrasında siyah, beyaz, çekik gözlü insanların arasında iftar yaptı... Ve yüzüne bir nur indi...

ÖZKÖK'E İLGİ BÜYÜKTÜ

* İslam'da ‘müellefe-i kulüp’ diye bir tabir vardır... ‘Kalpleri İslam'a ısındırılmak istenen kimseler’ anlamına gelir... Bu tür kimselere zekat verilir, İslam'a karşı yumuşaması sağlanır, ayrıcalık tanınır... Ertuğrul Özkök'e umre sırasında ilgi o kadar büyüktü ki, bir an ‘Herhalde müellefe-i kulüp muamelesi yapıyorlar’ diye düşündüm...

ÖZKÖK ŞAMPANYA AÇTIRDI

* Mekke'deyiz... Başkalarının beş günde gezdikleri yerleri biz bir günde gezmişiz... İftar sofrasına oturduk... Ertuğrul Özkök ne yaptı dersiniz? Başarılı bir günün ardından bir şampanya açtırdı... Durun, hemen ‘yakaladık’ diye atlamayın... Bu şampanya, Suudi Arabistan'ın alkolsüz şampanyası... Adı da hakikaten şampanya... Suudiler buna ‘Saudi champagne’ diyorlar...

TÜRK BASIN TARİHİNE CEMEL VAKASI..

* Bizim umre seyahatimizin en enteresan olayı ‘Deve olayı’dır... Türk basın tarihine ‘Cemel Vakası’ olarak geçebilecek bu olayın Serdar Turgut ya da Selahattin Duman'a en az 20 yazı yazdıracak denli çarpıcı fotoğrafları var elimizde... ‘Cemel Vakası’nın fotoğraflarını yayınlayalım mı, yayınlamayalım mı, gidip gidip geliyoruz... Özkök'le sürekli bunu tartışıyoruz... Bakalım kararımız ne olacak?
SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara