Dünya Basınında bugün öne çıkan gelişmeler
Dünyadaki gazete ve dergilerde günün önemli olaylarına ilişkin öne çıkan haber, yorum ve analızler.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-08-19 10:26:00
Newsweek Gazetesi
Newsweek, Afganistan'daki seçimlere kısa bir süre kala ülkedeki duruma ilişkin kapsamlı yorumlara yer vermiş sayfalarında... Derginin 20 Ağustos'taki seçime ilişkin değerlendirmesi kısaca şöyle:
"Krize ve savaşa rağmen Kabil'de en çok iş yapan yerler düğün salonları ve oteller. İşletmeciler, "Keşke beş yılda bir değil her yıl seçim olsa" diyor. Çünkü Afganistan'da güvenlik gerekçesiyle seçim çalışmaları ve kampanyalar meydanlardan çok düğün salonlarında ve otellerde yapılıyor.
Meydanlar ve mitinglerse, seçimi sabote edeceğini açıklayan Taliban için açık hedef. Telefonla ulaştığımız Afgan kaynaklar, adayların nasıl çalıştığını anlatırken "Bir düğün salonuna toplanan binlerce kişi, bir adayın saatler süren sıkıcı konuşmasını dinledikten sonra yemek servisi yapılıyor. Tören yemek sonunda adayın başarısı için toplu dua edilerek bitiyor. Ertesi gün benzer bir tören, aynı salonda başka aday için düzenleniyor ve bu sürüp gidiyor" diyor.
Afganistan'da 41 adayın yarıştığı seçimdeki en güçlü aday, Devlet Başkanı Hamid Karzai. Yılın başında Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Obama'nın Kabil'deki hükümeti yolsuzluğa bulaşmakla ve dev sorunlar karşısında yetersiz kalmakla suçlamasından sonra Karzai her ne kadar yıldızı söner gibi olsa da seri manevralarla durumunu düzeltti.
Örneğin nisanda görev süresinin dolmasıyla ilgili her tartışmayı, Yüksek Mahkeme'den görev süresinin seçime kadar uzatılması kararı çıkartarak lehine sonuçlandırdı. Asıl başarısıysa, en büyük muhalif grup Ulusal Birleşik Cephe'nin liderlerinden eski Savunma Bakanı Muhammed Fahim'i seçime birkaç ay kala yanına alarak muhaliflerini bozguna uğratması...
Karzai, karanlık geçmişiyle insanları ürküten bir savaş ağası olan Fahim ile bir başka savaş ağası ve şu anki yardımcısı Muhammed Karim Halili'yi cumhurbaşkanlığı yardımcılıklarına aday gösterdi. Tacik asıllı Fahim'le, Hazara asıllı Halili'yi yanına alan Karzai böylelikle tabanını genişletti.
Devlet Başkanı, iki savaş ağasını daha, Hazara asıllı Muhakkik ile Özbek General Dostum'u da yanına çekti. Özel milis ordusuyla Hazaracat bölgesinde ve kuzeyde etkili olan Muhakkik'e yeni kabinede üç bakanlık ve iki ilin yönetimini vadeden Karzai, Dostum'a da eski görevi genelkurmay başkanlığını iade edip başsavcılığın Özbek lidere açtığı davayı iptal etti. Karzai, Dostum'a da, partisi Cümbüş'ün liderlerine de bakanlık vadederek Özbekleri kendine bağladı."
New York Times Gazetesi
New York Times da, Afganistan'daki seçimlere ilişkin olarak Afgan uzmanların yorumlarına yer vermiş sayfalarında... "Sandıktaki Hayaletler" başlıklı yazıda şu görüşlere yer veriliyor:
"Kandahar'da moral bozukluğu ve umutsuzluk hat safhada... Çoğu insan perşembe günü yapılacak Devlet Başkanlığı seçimleri için sandık başına gitmeyeceğini dile getiriyor. Çünkü kimse, seçimlerin tarafsız ve adil olacağına ve Hamid Karzai'nin rakipleriyle eşit şartlarda mücadeleyi kabul edeceğine inanmıyor.
Kandaharlılar açısından en önemli örneklerden biri de Hamid Karzai'nin kardeşi Ahmed Veli Karzai'nin uygulamaları. Ahmed Veli'nin isteğiyle göreve getirilen kişilerden biri Kandahar'ın eğitim sisteminden sorumlu... Bölgede günlerdir, Ahmed Veli'nin devreye girmesiyle yasak olsa da 18 yaş altında çok sayıda öğrencinin seçmen olarak kayıt yaptırdığı konuşuluyor. Halk arasında bu gençlere "hayalet seçmenler" lakabı takılmış...
Bunun da ötesinde, hem Afgan hem de yabancı güçlerin büyük mücadele verdiği Taliban, sandıkta da etkili olacak gibi görünüyor. Örgüt, güvenlik güçlerinin varlığının hiç hissedilmediği kırsal kesimde ve büyük kentlerin banliyölerinde çok daha etkin pozisyonda... Taliban hareketinin doğduğu kent olan Kandahar'da örgüt hergün çok sayıda broşür dağıtıyor ve sandığa gideceklerin 'cezalandırılacağı' tehdidinde bulunuyor.
Bu tehditler Kandahar ve benzeri yerleşim birimlerinde oldukça etkili olmuş gibi görünüyor. Her ne kadar seçim günü onbinlerce Afgan ve yabancı asker, sandıkların güvenliği için konuşlandırılacak olsa da, bu askerler ebediyen o yerleşim birimlerinde kalmayacak. Ve çoğu yerde Taliban sandığa gidecek olan halkı sert bir şekilde cezalandıracak.
Kabil ve birkaç büyük yerleşim birimi görece güvenli durumda... Ancak Karzai liderliğindeki Afganistan yönetimi başta ülkenin güneyi olmak üzere pekçok bölgede inandırıcılığını ve gücünü yitirmiş bulunuyor. Washington'un da beklediği demokrasiye dayalı 'gerçek değişim', Hamid Karzai'nin sandıkta kaybetmesi olacak... Ancak mevcut koşullarda bu da pek mümkün görünmüyor."
Financial Times Gazetesi
Financial Times, İnguşetya'daki son bombalı saldırıların, Rusya'nın tezlerini çürüttüğü görüşüne yer vermiş sayfalarında...
Rusya'nın İnguşetya Cumhuriyeti'nde polis karakoluna düzenlenen saldırıda 20 kişinin öldüğünü hatırlatan gazete, Nazran kentindeki bu saldırının Kremlin'in "Kafkasya'da düzen sağlandı" yolundaki açıklamalarının hemen ardından meydana geldiğine dikkat çekiyor.
Gazete, "Ayrılıkçı kesimler Kafkaslar'da haritayı kanla yeniden çizmeye çalışıyor" yorumunu yapıyor. Ve Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev'in, Gürcistan'ın ayrılıkçı bölgeleri Abhazya ve Güney Osetya'yı bağımsız birer devlet olarak tanımasını 'felakete yol açan bir karar' olarak nitelendiriyor. Gazete bu yorumuna gerekçe olarak da, Sovyetler Birliği'nin dağılması sonrası bölgede ilk kez ayrılıkçıların hedeflerine ulaşmasını gösteriyor.
Medvedev'in yaklaşımının, Kremlin'in acımasız tavrıyla başarıya ulaştığı Çeçenistan'da moral yitiren ve komşu bölgeler İnguşetya ile Dağıstan'a itilen İslamcı militanları harekete geçirdiğine işaret edilen yazıda,
"Ayrılıkçılar, eğer Kremlin işine geldiğinde sınırları değiştirebilirse, o zaman sınırları yeniden çizmeye de zorlanabileceği sonucuna varıyor. Tabii, akan kanın bedeli yeterince yüksek olursa..." deniliyor.
The Economist
The Economist ise tüm dünyada mobil iletişimin, ev telefonlarının yerini almaya başladığına işaret ederek, en radikal değişimin Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşandığını yazıyor.
Derginin "Kabloyu kesmek" başlıklı yazısında şu bilgiler aktarılıyor:
"Amerika Birleşik Devletleri'nde, en son basılı gazetenin 2043'te raflara konacağı tahmin ediliyor. Çünkü teknoloji çok hızlı ilerliyor ve insanlar bilgiyi gazete sayfasından değil ekranlardan alıyor. 'Ev telefonları' konusundaki değişimin hızı ise daha fazla.
Ülkede her ay ortalama 700 bin Amerikalı sabit ev telefon hatlarını kapatıyor. Ev telefonlarını kapattırıp sadece cep telefonunu kullananların genel nüfusa oranı yüzde 25'i geçti.
Çünkü cep telefonları hem daha ucuz hem de yer sınırlaması olmadan hızlı internet erişimi ve görüntülü konuşma sağladığı için son derece cazip. Eğer mevcut trend sürerse 2025 itibarıyla kablolu klasik ev telefonu hatları tamamen ortadan kalkacak.
Bu değişim bir yandan çok sayıda telekom şirketini iflasa sürüklerken, ev telefonları üzerinden pazarlama ve benzeri usüllerle çalışan onbinlerce şirket de ortadan kalkacak. Bir başka deyişle pek de uzun olmayan bir süre içinde Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yaşam tarzı tamamıyla değişmiş olacak.
Halkın sabit telefon hatlarını kapattırmasının ana nedeni ise uzun bir süredir ülkeyi vuran ekonomik kriz... Bir evde hem ev telefonu hem de cep telefonu lüks haline geldi. Vatandaş haklı olarak, 'cep telefonuna para verirken ev telefonuna neden ayrıca para verelim?' sorusunu soruyor ve hızla kablolu telefonunu kapattırıyor.
Kimi çevrelere göre, Amerikan hükümeti kablolu sabit hatları güvenlik ve benzeri nedenlerle ayakta tutmaktan yana tavır koyarsa, bu kablosuz iletişim faturalarına ek vergiler olarak yansıyabilir."
(trt)
SON VİDEO HABER
Haber Ara