Arap basınından özetler

Selda Shosa / TIMETURK

Bugünkü El-Kuds El-Arabi Gazetesi'nde ''Nejat İlerliyor Düşmanları Geriliyor'' başlığı altında şöyle deniliyor: Ahmedinejat'ın hissesi, reformcu düşmanlarının ikinci dönem başkan seçilmesini protesto etmelerinde kendini gösteren fırtınalı iç krizin ardından tekrar yükselmeye başladı. İşte ABD; kendisini seçilmiş İran başkanı kabul ediyor ve işte İran'ın ikinci düşmanı İngiltere elçisini, büyük bir anlam taşıyan diplomatik bir jestle Nejat'ın resmi başkanlık kutlamalarına gönderdi.

Şunu itiraf etmek gerekir ki iktidardaki İran İslami rejimi, reform hareketinin temelinden ve ona inanarak gelen liderlerinin varolmasından kaynaklanan halk protestoları nedeniyle güçlü sarsıntı yaşadı. Ancak bu sarsıntısın etkisi yavaş yavaş kaybolmaya başkalı. Öyle ki İran halkı bu protestoların sokaklardan, ana meydanlardan kaybolduğunu, katılımcıların sayısının yavaş yavaş azaldığını, başkent Tahran'ın çeşitli yerlerinde hayatın normale döndüğünü hissetmez oldu.

Dar El-Haliç Gazetesi'nin manşetinde bugün ''Hiroşima ve Nükleersiz Bir Dünya'' başlığı yer alıyor. Yazının içeriğinde ise özetle şöyle deniyor: Amerika'nın Hiroşima'dan başlayıp Nagazaki'ye varan Japonlara karşı katliamının üzerinden 64 yıl geçti. Buna karşın Amerikan kamuoyu araştırmalarında iki şehre atom bombası atılmasının doğru olduğu görüşünün çoğunlukta olduğu gözlemleniyor.

Hiroşima'yı anma yıldönümünde Arap ve uluslararası boyutta bölgenin; Siyonist varlığın elindekinden başlayarak toplu imha silahlarından arındırılması için zor işi etkinleştirmemiz gerekmektedir. Sadece Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon, nükleersiz dünya yönünde ciddi bir şekilde hareket etse bile daha iyi olur. Kendisi özellikle El-Haliç'te birkaç gün önce yayınlanan makalesinde bu konuda beş yıllık bir planının olduğunu ortaya koydu.

Nükleersiz bir dünya; istenen bu. Eğer istenen alternatif ise alternatif bu alemin fena bulması ve başka bir aleme göçtür.

Mısır El-Ehram Gazetesi'nin görüşü ''Mübarek'in Washington Ziyareti ve Filistin'in Oynaması İstenen Rol'' başlığı altında geldi. Yorumda şöyle dendi: Başkan Mübarek'in Amerikalı yetkililerle müzakerelerinin sonuç verebilmesi için Filistinlilerin anlaşmazlıklarını bitirmeleri, barış süreci hususunda konumlarına belli bir çerçeve koymaları, birbirlerini suçlamayı bırakmaları, Fetih ve Hamas Hareketleri arasındaki şahsilik ölçüsünün daraltılması ve Filistin'in temel haklarını koruyan açık, olumlu bir konum almaları gerekir. Aynı esnada müzakeredeki esneklik, görüşlerin yakınlaşmasına yardımcı olacağı gibi İsrail hükümetinin ve Amerikan kongresindeki yardımcılarının ayaklarının altından halıyı çeker. Böylece Filistinlilerden müzakerede bulunulabilecek kimsenin olmadığı çağrıları yapmaktan vazgeçerler.

Şark El-Ewsat Gazetesi'nde Fetih Hareketi'nin kongresine dair Salih Kallab ''Fetih Kongresini Yapıyor ve Bölünmeyi Kabul Etmeyeceğini İspatlıyor'' başlıklı yazısında şöyle diyor; ''Geçtiğimiz Salı günü çalışmalarına başlayan ve önümüzdeki Cumartesi gününe kadar sürmesi beklenen Fetih Kongresi'ne verilen önemin tümü –ömrü 44 yılı bulan hareketin bundan önceki hiç bir kongresine bu kadar önem verilmemişti-, Yaser Arafat'ın (Ebu Ammar) vefatından, barış sürecinin başlamaından ve Filistin Ulusal Yönetimi'nin kurulmasından sonra Filistin'de yapılan ilk kongre olmasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca bu, Hamas Devleti'nin kurulmasından, Gazze'nin Batı Yaka'dan ayrılmasından ve Faruk Kaddumi'nin (Ebu Latif) yapacağını yapıp, Filistin Devleti'nin seçilmiş meşru başkanı Mahmut Abbas'a yönelttiği suçlamalardan sonraki ilk kongredir.

Şu an, eğer Fetih'in 6. Kongresi tüm sabotaj ve yapılmasının engellenmesi girişimlerine, kongre karşıtı tartışmalara karşın kesin bir şekilde, hareketin bölünmeyi kabul etmediği tespiti yapılabilir. Geçmişten ve tecrübelerinden ders almayan Faruk Kaddumi'nin sonu ise en iyi halde Sabri El-Büna (Ebu Nidal) ve intifada Fetihçileri gibi olacak. Zira önceki dönem ve belli koşullar için kullanıldılar ve şu anda Suriye'nin başkentinde, grup liderlerinin çoğu gibi yolun kenarında oturmuş siyasi işsizlik yaşamaktadır.

Bu yeni bir başlangıç. Fetih yeniden bölünmeyeceğini ispatladı. Önümüzdeki senelerde, geçen 40 yıl boyunca olduğu gibi Filistin Ulusal Prejesi'ni yürütecek. Buradaki sır Fetih'in ideolojik siyasi bir parti, kapsamlı bir örgüt ya da Arap istihbaratlarının birinin bodrumunda inşaası tamamlanmış bir organizasyon olmamasındadır. Fetih, tüm yönleriyle tüm Filistinlilerin hareketidir. Milliyetçi Fetih'te kendisine İslamcı'nın solcunun bulduğu mekanı bulur. Bu konuda söylenmesi gereken bu hareketin kanunu şu bendi içerir: ''herhangi bir örgüte, organizasyona ya da başka bir partiye üye olmayan tüm Filistinliler tam üyelikle Fetih üyesidir.''

Arap basınından özetler

Arap basınından özetlere Timetürk Sitesi'nden ulaşın. Bugün Arap basınında gündem oldukça renkli. Bir yanda İran ve genel olarak nükleer güç konuları öne çıkarken diğer yandan Filistin ve Fetih Kongresi güne damgasını vuruyor. İşte bazıları: