Krizin maliyeti 10 trilyon doları aştı
IMF hazırladığı raporda, zengin ülkelerde finansal sektöre hükümet desteğinin 9,2 trilyon dolar, gelişmekte olan ülkelerde ise 1,6 trilyon dolar olduğu belirtildi.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-07-31 17:40:00
Maliyetin yaklaşık 1,9 trilyon dolarlık kısmının nakit destek, diğer kısmının ise garantiler ve krediler şeklinde olduğu kaydedildi.
Finansal kurtarma maliyetlerinin 1,1 trilyon dolarının sermaye desteği, 1,9 trilyon dolarının varlık satın alınması, 4,6 trilyon dolarının garantiler ve 2,5 trilyon dolarının likit provizyonu kapsadığı ifade edildi.
BÜTÇE AÇIKLARI VE MALİ DESTEK
Hükümetlerin, verdikleri bu desteğin büyük bölümünü, dünya ekonomisi düzelmeye başladığında muhtemelen geri alacağı, ancak büyük bütçe açıkları ortaya çıkacağı uyarısında bulunuldu.
Zengin G-20 ülkelerinin, 2009 yılında gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 10,2'si kadar bütçe açığının olacağı belirtilen raporda, en büyük bütçe açıklarını yüzde 13,5 ile ABD, yüzde 11,6 ile İngiltere ve yüzde 10,3 ile Japonya'nın vereceği kaydedildi. Ancak, İngiltere'nin, 2010 yılına kadar yüzde 13,3 ile G-20'de en büyük bütçe açığına sahip ülke olacağı, ABD'nin aynı dönemde bütçe açığının ise yüzde 9,7 olacağı ifade edildi.
G20 ülkelerinin, bu yıl gayrisafi yurtiçi hasılalarının yüzde 2'si oranında ve 2010 yılında yüzde 1,6 oranında teşvik planı uygulayacaklarını tahmin eden IMF, bu uygulamanın nasıl etkisinin olacağını ölçmenin güç olduğunu bildirdi. IMF, ancak bu tür planların, durgunluğun şiddetini sınırlandırmada büyük etkiye sahip olduğunu kaydetti.
Bu harcamaların G-20 ülkelerinde büyümeyi bu yıl yüzde 1,2 ila yüzde 4,7 oranında destekleyeceğini belirten IMF, harcamaları artırmanın, talebi desteklemede vergileri azaltmaktan daha etkili olduğunu ve gevşek para politikasıyla bir arada ve dünyayla koordineli olduğunda daha iyi çalıştığını vurguladı.
BORÇLAR ARTACAK
IMF, 2014 yılına kadar hükümetlerin borçlarının, Japonya'da gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 239'una, İtalya'da yüzde 132'sine, ABD'de yüzde 112'sine ve İngiltere'de yüzde 99,7'sine ulaşacağı öngörüsünde de bulundu.
Bir yandan ülkelere, kısa vadede mali teşvikleri sürdürmesi çağrısında bulunan IMF, diğer yandan hükümetlerin, uzun vadede açıkları azaltmak için güvenilir bir yol göstermelerinin önemli olduğunu kaydetti. Raporda, 'Siyasi inanılırlığın eksikliği (gerçek ya da hissedilen) riski ve gerçek faiz oranlarını artırarak, mali genişlemeyi daha az etkili yapar' denildi.
G-20 ülkelerinin liderleri, Eylül ayında yapılacak zirvede dünya ekonomisinin durumunu değerlendirecek.
YOKSUL ÜLKELERE KREDİ DESTEĞİ
Bu arada IMF, ekonomik krizle başetmelerinde yoksul ülkelere yardım etmek için 'benzeri görülmemiş önlemler' alacağını bildirdi.
IMF yoksul ülkelere, 2009-2014 yılları arasında 17 milyar dolara kadar kredi vereceğini ve 2011 yılına kadar düşük gelirli ülkelerin bazı kredilerinin faizlerini geçici olarak durduracağını açıkladı. IMF, bu amaçla da gerekli fonları artırmak için altın rezervlerinden bir kısmını satmayı planlıyor.
IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn, 'Bu, bütün dünyada ve Sahra altı Afrika'sındaki yoksul ülkeler için görülmemiş ölçekte bir IMF desteği. Önlemler, milyonlarca insanın yoksullaşmasını önleyecek' dedi.
Küresel krizin birçok yoksul ülkenin 'dikkat çekici ekonomik ilerlemesini' tehlikeye atacağını bildiren IMF, yeni kredilerin bu ülkelerin sadece ekonomik gerilemeyi atlatmasına değil, aynı zamanda yoksulluğa karşı uzun vadeli mücadelesine yardımcı olacağını kaydetti.
IMF, bu kredinin 8 milyar dolarlık kısmının gelecek iki yılda kullandırılacağını bildirdi.
IMF, bu ay başında Sri Lanka ile 2,5 milyar dolar ve Gana ile 600 milyon dolar kredi anlaşması yapmıştı.
AA
Haber Ara