Toprak'tan TMSF'ye: Gasp ettiler

Toprak Holding Hukuk İşleri Grup Başkanlığından yapılan açıklamada, Toprak Grubuna ait Toprak Center binasının daha önce TMSF tarafından Çalık Grubuna çok düşük bir bedelle satıldığı iddia edilirken, "TMSF'nin bu haksız ve usulsüz satış işlemine karşı dava açılmasını önleyebilmek" için bugün itibariyle Toprak Center binasının sahibi olan Toprak İnşaat Ticaret ve Sanayii A.Ş'ye ve Toprak Grubunun ana şirketi olan Toprak Seniteri ve Turizm İşletmeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş'ye el koyduğu ifade edildi.

TMSF'nin bu suretle, bütün yatırımını sanayi tesislerine yapmış olan Toprak Grubunu adeta cezalandırdığı iddia edilen açıklamada, Türkiye'nin en büyük sanayicilerinden biri olan Toprak Ailesinin, TMSF'nin "servet transferi" niteliği taşıyan bu "haksız ve keyfi" uygulamalarına karşı Yüce Türk Yargısına sığınmaktan başka yapabileceği bir şey olmadığı ifade edildi.

"Toprak Grubu TMSF'ye borcunu fazlasıyla ödemiştir" denilen açıklamada, TMSF'nin grubun taşınmazlarını "hukuksuz bir şekilde yok pahasına satıp" son olarak 2 şirkete el koymasının sebebinin, "Ahmet Ertürk ve TMSF yöneticilerinin 153 milyon lira ekspertiz değeri olan Toprak Center Merkez binasının 88,2 milyon liraya Çalık Grubuna, 140 milyon lira ekspertiz değeri olan İstinye Aslanlı Köşk'ün metrekaresi 1,400 dolara 23,8 milyon liraya Remzi Gür'e, süren davalarımızı zorla geri çektirerek, değerinin çok altında bir bedelle Ahmet Ertürk'ün dostlarına satışının gerçekleştirilmesi" olduğu iddia edildi.

Toprak Holding'ten yapılan açıklamada ayrıca şunlar kaydedildi:

"TMSF'nin 2 şirketimize el koymasının bir diğer amacıda Ahmet Ertürk ve TMSF yöneticileri aleyhine kısa süre önce 18 sene hapis talebiyle yaptığımız suç duyurularını geri çektirilmesinin sağlanmasıdır. Ancak Toprak Grubu TMSF'nin tehditlerine ve baskılarına boyun eğip davalarını geri çekmeyecek, hakkını Yüce Türk Yargısı'nda arayacaktır."

Kaynak : Anadolu Ajansı

Toprak'tan TMSF'ye: Gasp ettiler

Toprak Holding, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun (TMSF) bugün Danıştayda yürütmeyi durdurma talebiyle devam eden davalara rağmen iki şirkete "hukuksuz bir şekilde" el koyduğunu iddia etti.