İngilizler şeriat mahkemesine koşuyor
İngiltere’de giderek artan sayıda İngilizin, resmi mahkemelerin hantallığı nedeniyle ihtilaflarını çözmek için şeriat mahkemelerine başvurdukları ortaya çıktı.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-07-22 14:52:00
Bir Müslüman ve bir gayri-müslim iki ortak, aralarındaki anlaşmazlığı çözmek için şer’i bir mahkemeye başvurdu. Aralarında sözlü anlaşma dışında bir ittifak bulunmuyordu. Ancak mahkeme davaya baktıktan sonra Müslüman ortağın suçlu olduğu ortaya çıktı ve mahkeme kendisini yaklaşık 80 bin Dolar para cezasına çarptırdı.
Bu, Halife Ömer bin Hattab ya da Ali bin Ebi Talib devrinde görülmüş bir dava değil. Aksine son günlerde İngiltere’deki Şeriat Mahkemesi’ne sunulmuş bir davadır. İngiliz The Times Gazetesi’ne göre gayri-müslimlerin büyük kısmı İngiltere kanunlarını uygulayan mahkemeler yerine, büyük adalet buldukları için şer’i mahkemelere başvurmayı tercih eder oldu.
Gazete 21.07.2009 tarihli sayısında, gayri- Müslimlerin son zamanlarda ticaret konusunda düştükleri anlaşmazlıkları ve bazı özel meselelerini çözmek için Şeriat mahkemelerine başvurduğuna işaret ederek şöyle dedi; “bu dava, İngiltere’de bir gayri-müslimin şer’i mahkemeye başvurduğu ilk dava değil”.
Gazete sözünü Şeriat Mahkemesi’ne nispet ederek; “mahkemede bakılan davaların %5’inden fazları gayri-müslimlerin davalarıdır. Bu mahkemeleri tercih ediyorlar çünkü prosedürleri daha az karışık” dedi.
Mahkemenin kurucusu Fayd El-Aktab’ın sözcüsü Ferit Cheddi, bu yıl mahkemede karara bağlanan gayri-müslim davalarının sayısının 20’yi bulduğunu, hala da bakılan başka davalar bulunduğunu söyledi.
Cheddi; İngiliz mahkemeleri reddettiği halde kendilerinin taraflar arasındaki sözlü anlaşmaları kabul ettiklerine dikkat çekti. Daha sonra biri Müslüman diğeri gayri Müslim iki ortağın hikâyelerinde verilen hükmü delil göstererek; “aralarında sadece sözlü anlaşma bulunuyordu. Müslüman ortağın yaptığı birkaç şeyden sonra anlaşmanın filen varolduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine mahkeme gayri-müslim ortağa yaklaşık 80 bin Dolar tazminat ödenmesi kararı verdi”.
Bu İslami mahkeme ve heyetler –Cheddi’nin söylediğine göre- İngiltere’nin dört bir yanındaki imamları eğitmeye çalışıyor. Bu da İslami mahkemelerde ve İngiltere’nin her yerindeki hükümlerde çalışma kurallarının birleştirilmesine yardım etmektedir. Bu da Glasgow’daki bir bayanla Londra’daki bir bayan aynı konuda aynı hükme ulaşmasına olanak vermektedir.
Diğer yandan İslami Şeriat Meclisi genel sekreteri ve Avrupa Fetva ve Araştırmalar Meclisi üyesi Şeyh Dr. Suheyb Hüseyin şöyle dedi; “İngiltere toplumunda İslam şeriatı ve prensipleri uygulandığı taktirde çözülmesi mümkün birçok sorun bulunmaktadır. İngiltere toplumu sorunlardan çok çekiyor ve çözümü için dava açılıyor. Özellikle de ekonomik ve şahsi meselelerde hatta İngiltere’de her gün birçok insan bıçaklanıyor. İslam şeriatı tüm bunlara bir sınır koymaya kadirdir”.
Gazete, İslami Tahkim Heyetleri’nin bu sene sonunda mahkemelerinin sayısını 3 katına çıkarmayı planladığını açıkladı. Bu da 10 mahkeme daha açıklamasıyla gerçekleşecek. Heyetlerin kongresi ise önümüzdeki Ekim ayında yapılacak.
İslami mahkemeler 7-10 Müslüman âlim kapsıyor. Her ay yaklaşık 50 boşanma davasına bakıyorlar. Çalışmaları bazen Danimarka, İrlanda Cumhuriyeti, Hollanda ve Almanya gibi diğer Avrupa ülkelerinde evlilik anlaşmazlıkların çözümüne kadar varmaktadır.
İngiltere’de 10 İslami şer’i mahkeme bulunmaktadır. Bunların en önemlisi Londra’nın doğusundaki İslami Şeriat Meclisi’dir. 1982 yılında kurulduğundan bu yana 7 bin boşanma davasını çözdü.
Taraf Tutma Suçlamaları
Buna karşın The Times Gazetesi’nin işaret ettiği üzere İslami Mahkemelere, hükümlerine ve uyguladığı kanunlara karşı kampanyalar da bulunmaktadır. Dahası bazıları bu mahkemelerin kadın karşıtı taraf tuttuğu suçlamalarıyla, uzun yıllardır İngiltere toplumunda uygulanan kanunlara muhalif kanunlar uyguladığı gerekçesiyle durdurulması çağrısında bulunmaktadır.
Gazete İngiliz araştırmacı Denis Macon’un Siftas isimli sivil toplum araştırmalar enstitüsü için hazırladığı raporundan şu sözleri aktardı; “gayri-müslimlerin bu mahkemelere başvurmasından bahsetmek birçok soruyu beraberinde getirmektedir… Neden bu mahkemelere başvurmaktadırlar? İngiliz kanunlarına aykırı kanunlar uygulamasına rağmen bu mahkemelerin ayırt edici özellikleri nelerdir?”.
Aynı bağlamda Macon Cheddi’nin dediği gibi kuralların ve özel hükümlerin Şer’i mahkemelerle birliğinin sağlanmasından bahsetmenin imkânından şüphesini de dile getirdi. Açıklama olarak da birçok İslami okulun bulunduğunu ancak aralarında derin fikri farklılıklar olduğunu gösterdi.
İngiltere Müslümanları Konseyi konuşmacısı Enayat Banglual; “bir kere de olsa bir İngiliz kanununu ihlal ettiğini düşünenlere meydan okuyorum” diyerek İslami mahkemelere saldırının durdurulmasını talep etti. Sözüne delil olarak da insanların kendi istekleriyle bu mahkemelere başvurmayı seçtiklerini, hükümlerinden de razı olduklarını gösterdi.
Şunu da belirtmek gerekir ki Şeriat Mahkemesi’nin hükümleri bağlayıcıdır. Zira hasımlar bu mahkemeye başvuruyor ve mahkemenin verdiği kararı onaylıyor. Canterbury Başpiskoposu ve başkanlığını İngiltere kraliçesinin yaptığı İngiliz Anglikan Kilisesi başkanı Rowan Williams, İngiltere’de İslami şeriatın bazı yönlerinin uygulanmasının kaçınılmaz bir durum olduğunu onaylamıştı. Bunun üzerine ardı ardına eleştiriler aldı ve istifa etmesi istendi.
İngiltere’de yaklaşık 1.8 milyon Müslüman yaşamaktadır. Yani toplam 60.6 milyon nüfusun %2.7’sini oluşturmaktadır. İngiltere yargısının Şer’i mahkemeleri tanımaması nedeniyle kanuni sorunlarını çözmek için sivil mahkemelere başvurmak zorunda kalmaktadırlar.
İngiltere’de halen 85 şeriat mahkemesi faaliyet gösteriyor. Resmi kurumlar, İngiliz yasalarına aykırı olmadıkça, ihtilafların mahkeme dışında hakemler aracılığıyla çözülmesine ses çıkarmıyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara