Dolar

34,9454

Euro

36,6106

Altın

3.014,38

Bist

9.973,91

Şarap çanağında fırtına

Türkiye, ekonomik krizi ve Doğu Türkistan'daki vahşeti bıraktı 4 gündür Topkapı Sarayı'nın birinci avlusunda yapılan sansasyonel ve provokatif bir konsere odaklandı.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-07-15 10:14:00

Şarap çanağında fırtına


Tarafları yatıştırması, olayın tatlıya bağlanması için gayret göstermesi gereken Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ise protestocular için ısrarla "İlkel yaratıklar" cümlesini kullandı.


Türkiye, ekonomik krizi ve Doğu Türkistan'daki vahşeti bıraktı 4 gündür Topkapı Sarayı'nın birinci avlusunda yapılan sansasyonel ve provokatif bir konsere odaklandı. Bir şarap firmasının sponsorluğunda gerçekleşen dünyaca ünlü piyanist İdil Biret'in konseri öncesinde yaşanan gerginlik halen gündemin ilk sırasındaki yerini koruyor.

Kutsal Emanetler'in bulunduğu ve Osmanlı ordusunun gaza öncesinde dualar ettiği avluda su gibi şarap içileceği duyurularak yapılan bir klasik müzik konseri kendisine Alperenler diyen bir grup gencin tepkisine neden oldu. Yaklaşık 100 kişilik bir grubun tekbir ve sloganlar eşliğinde konser alanının önüne gelerek, etkinliğin afişlerini yakması ve namaz kılması, medya tarafından "2. Sivas" gibi ipe sapa gelmez nitelemelerle değerlendirildi.

Oysa orada Grup adına açıklama yapan Alperen Ocakları İstanbul İl Başkanı Mustafa Kayatuzu, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde onlarca Uygur Türk'ünün hayatını kaybettiği bir dönemde şaraplı, içkili konseri ve Kutsal Emanetler'in yer aldığı Topkapı Sarayı'nda bu konsere izin veren yetkilileri kınadıklarını ifade etmişti. Topkapı Sarayı yetkilileri, kendilerinden sadece konser için izin istendiğini, gecenin bir şarap firmasının reklamının yapılacağı bir program olduğunu bilmediklerini söylerken, afişte ismi programın DJ'yi olarak geçen gazeteci Doğan Hızlan ise geceye katılmadı.

Geceye katılanlar ise, kırılan kadehlerden ve aşırı gürültünden dolayı klasik müzik bestelerini çalan İngiliz orkestranın ve İdil Biret'in dahi rahatsız olduğunu ifade ediyorlar. Bütün değerleri reklama alet eden bir reklam firmasının, toplumsal gerilimi ateşleyecek fitili yakmasına, Kültür Bakanı'nın da barut gibi yaklaşması, olayın bu denli büyümesine neden oldu.

Bu konuda, tarafları yatıştırması, olayın tatlıya bağlanması için gayret göstermesi gereken Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ise protestocular için ısrarla "İlkel yaratıklar" cümlesini kullandı. Yangına körükle gitmenin hiç kimseye faydası olmayacağını en iyi devlet adamlarının bilmesi gerekir. Böylesi bir gece için halktan özür dilemek yerine, geceye tepki gösterenlere hakaret etmek devlet adamlığına yakışmaz!

Milli Gazete

Haber Ara