Başarısız olan öğrenciler değil sistem
ÖSS sonuçları eğitimcileri karamsarlığa sevk etti: Sınava endekslenen öğrenciler muhakeme yeteneklerini yitirdi. ÖSS eğitim sistemini iflas ettirdi. Eğitimciler sistemi sorguluyor.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-07-14 14:37:00
Eğitimciler 2009 ÖSS sonuçlarını yorumladı:
Liselerde eğitim kalmadı
Türk Eğitim Derneği Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu:
30 bini sıfır çeken, yüzde 60’ı fen testine dokunmayan bir neslin Türkiye’nin geleceğini oluşturduğunu görmemiz gerek. Eğitimde pansuman tedavisinden vazgeçilmeli. Sıkıştığımız yerde sınav modeli değiştirmenin çözüm olmadığını, artık liselerde eğitim kalmadığını, öğrencilerin sınava endekslenerek muhakeme yeteneğini yitirdiğini görmek gerek. ÖSS eğitim sistemini esir aldı ve ve iflasına neden oldu.
Eğitim her açıdan bir bütün olarak ele alınabilirse ÖSS’nin beş ile yedi yıl arasında tamamen kaldırılacağını öngörüyoruz. Şu an birinciler bile “Bittik, tuvalet ve yemek dışında sürekli test çözdük” diyor. Hayata çocuk hazırlayacağımıza sınava çocuk hazırladığımız bir sistem. Ve bu sistemde büyük bir makas açıklığı var. Parası olmayanın okumaya hakkı olmadığı bir sistem yaratıldı. Buradaki bir çocukla Ağrı’daki çocuğu aynı eğitimi vermeden, nasıl aynı sınava sokarsınız. Ağrı’da yaşayan çocuk açısından büyük bir adaletsizliktir. Ayrıca dünyanın hiçbir yerinde olmayan Açık Öğretim Fakültesi’ne giren öğrencileri de sayarak “Şu kadar öğrenciyi üniversiteye soktuk” denilemez.
Okuma yazma bilmeyen mezunumuz var
Ardahan Milli Eğitim Müdürü Şemsettin Görgülü:
Ardahan sekiz yıldır ÖSS’de hep en sonlarda. Başarısızlığın velinin ilgisizliğinden, öğretmenin Ardahan’da kalmak istememesine kadar birçok nedeni var. Ne yazık ki, ilköğretimden mezun olup okuma yazma bilmeyen öğrencilerimiz var. Ardahan’da temel çok zayıf. Bu geçmişe dayanan büyük bir sorun. Çözmek için öncelikli olarak altyapıya yatırım yapmaya başladık.
Önce adaletsizlikleri sorgulayalım
Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Baykal: ÖSS bir sıralama sınavıdır. Bu sıralamada ilk yüzde 60’ın altında kalan adaylar arasındaki farklar manidar, anlamlı ve çok belirleyici değildir. Önceki barajla yenisi arasında çok önemsenecek bir fark yoktur. Çünkü; puan düzeyi düştükçe puanlar arasındaki nitelik farkları azalır. Ortalama puana yakın öğrencilerde 5-10 puan fark çok da önemli nitelik farkı yaratmaz. Bazı kurumların kontenjanları boş dururken bazı adayların dışarda bekletilmesi gülünç bir durum olur... Durakta bekleyenler varken otobüsün boş geçmesi çok anlamsız. Bu durumun adaletsizliğe yol açtığı görüşü de sadece görünüşte gönül çelen bir düşünce... Önce sınava kadar yapılan adaletsizlikler için neler yapıldığı sorgulanmalı. Ortaya çıkacak adaletsizlik Ağırlık Ortaöğretim Başarı Puanı’nın okullar arasında, iller arasında, adaylar arasında yarattığı adaletsizliğin yanında hiç mertebesindedir.
Başarısız olan öğrenci değil sistem
Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk: 30 bin öğrencinin sıfır puan alması öğrencilerin değil, eğitim sisteminin başarısızlığı. Okulda verilen eğitim yeterli olmuyor, müfredat programlarıyla ÖSS’de sorulan sorular örtüşmüyor. Ayrıca, okul, öğretmen, derslik açığı büyük bir sorun olarak ortada duruyor.
Eğitimde fırsat eşitliği sağlanamıyor, bölgeler arası dengesizlik giderilemiyor. Sınav sisteminin sık sık değişmesi de etkili. Ortaöğretim başarı puanının etkisi artırılmalı. ÖSS’de soru ağırlığı müfredatla uyumlu hale getirilmeli. Maddi durumu iyi olan ailelerin çocukları dershanelere gidip sınava iyi hazırlanırken yoksul ailelerin çocukları bu imkândan mahrum kalıyor.
Sanayi bölgesinde düşündürücü tablo
Kocaeli İl Milli Eğitim Müdürvekili Muhlis Öztürk:
Kocaeli’de ÖSS’ye giren 25 bin 213 öğrenciden 23 bin 386’sı 145 puan barajını geçti. Başarı oranı yüzde 92.75. Bu sonuçlar ilimizin olması gereken sonuçları değildir. Bu başarı bizleri de memnun etmedi. Kocaeli’nin daha başarılı bir sonuç alması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Sözel puan türünde başarı düzeyi düşük. Bunun nedeni Kocaeli’deki meslek liselerinin fazla olması. Kocaeli sanayi kenti olduğu için çok göç alan bir il. Düzeni oturmuş bir öğrenci ve öğretmen kadrosu yok. Sınıf mevcutları çok fazla. Açık olan dersler ise ücretli öğretmenler tarafından veriliyor.
Başarısızlıkların gizlendiği bir sınav
Eğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç:
Başarısızlıkların sanal başarıların arkasına gizlendiği bir ÖSS süreci yaşadık. Her yıl olduğu gibi dereceye girenler, reklamlar birkaç çevresinde dönen tartışmalar... Olayın derinine indiğimizde ciddi sorunlar var. Katsayı artışına rağmen 30 bin kişi sıfır aldı. ÖSYM Başkanı bu sonucu kelimelerle gizledi ve ‘30 bin kişinin puanı hesaplanamadı’ dedi. Hâlâ bu süreç masaya yatırılıp tartışılmıyor. Kendi araştırmalarımızdan biliyoruz öğrencilerin yüzde 89’u dershaneye gidiyor, yüzde 20’si özel ders alıyor. Bu eşitsiz sınavda bir kez daha yoksul çocukları elendi. Kontenjana göre çok daha fazla kişi üniversiteye girmiş olacak. Ancak bu yapılan artışlar başarısızlıkları gizlemek noktasında atılan adımlar.
Rakamsal oyunlara gerek yok
Eğitim-İş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli:
Başarısız olan öğrencilerimiz değil, bilimsel ve sorgulayıcı eğitimi terk edip; öğrencilerimizi ezberci bir eğitime mahkûm eden, onları bir meta gibi görüp eleyen Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendisidir. Başarıyı artırmanın yolu, rakamsal oyunlara başvurmak değildir.
Sıfır çeken lise sonlarsa vahim
Uğur Dershaneleri ÖSS koordinatörü Turgay Polat:
Acaba her öğrenciyi ÖSS’ye almalı mıyız, yoksa lise bitirme sınavı yapıp ondan sonra mı ÖSS’ye almalıyız? Sınavda sıfır alanlar mezunlar mı, lise sonlar mı? Buna bakmak lazım. Lise sonlar ağırlıktaysa oturup iyi bir değerlendirme yapmak lazım
Aman mezun birikmesin diye!
Özel Dershaneler Birliği Başkanı (ÖZDEBİR) Faruk Köprülü:
YÖK üniversite önündeki birikimi eritmek için kontenjanları artırdı. Ancak artırılan kontenjanlara paralel olarak eğitim kalitesinin arttığını söylemek çok zor. Kontenjan artırılması mezun öğrenci birikimini azaltmak ve yeni açılan vakıf üniversitelerini doldurmak için atılmış bir adım.
Radikal
SON VİDEO HABER
Haber Ara