'Akman, Arınç'a güzel bir gol attı'
Kılıçdaroğlu, 'Akman, Başbakan'ın gücünü kullanarak, Bülent Arınç'a güzel bir gol attı' dedi.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-07-14 16:35:00
Kılıçdaroğlu, TBMM'de basınla sohbet toplantısında, öğrenci harçlarına yapılan zammı değerlendirdi.
Harç olarak adlandırılan katkı paylarına ilke olarak yüzde 8 zam yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, ikinci öğretimde yapılan yüzde 500'lere varan zammı “insafsızlık” olarak nitelendirdi.
Kılıçdaroğlu, YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'ın aylığına ise yüzde 100'ü aşkın zam yapıldığını belirterek, “Aylığının fazla olduğunu söylemiyorum. Ama YÖK Başkanı şunu unutmamalı: Kendi aylığına yapılan zammın bir benzerini, öğrenci harçlarına yaparsa doğru değil. Bu öğrencilerin babaları Bağ-Kur'lu, memur, işçi emeklisi ya da çalışan. Bunların aylıklarına yapılan zamlar yüzde 1,83. Bu zamlarla öğrenci okutmanın, harç zamlarını karşılamanın zorluğu ortaya çıkıyor” diye konuştu.
YÖK Başkanı'nın, bu zamları dikkate almadan, üniversitelerden gelen talepleri olduğu gibi Bakanlar Kuruluna gönderdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sayın Başbakan'ın, harçlara yapılan zamları; memur, Bağ-Kur, işçi aylıklarını, emekli aylıklarını dikkate alarak, Bakanlar Kurulunda daha insaflı liste oluşturacağı kanısındayız. Bu konuda YÖK'ün önerdiği zammı aynen onaylayıp, yürürlüğe koyarsa, yoksul, orta gelirli ailelerin çocuklarının okumasında ciddi zorluklar çıkacak. Bakanlar Kurulunda bu konuda karar alınırken, Türkiye'nin gerçeklerini dikkate alarak, krizin faturasını öğrencilere, anne, babalarına yüklemeden, daha insaflı bir fiyat belirleyeceklerini umuyor ve diliyorum.”
Kılıçdaroğlu, YÖK Başkanı'nın, “Amacım, YÖK'ü yok etmek” açıklamasını değerlendirmesinin istenmesi üzerine, Özcan'ın, bu amacını, yasa çıkararak mı Anayasa değiştirerek mi gerçekleştireceğini belirtmesi gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, YÖK Başkanı'nın şu ana kadar yaptığı en önemli şeyin maaşına zam yapmak olduğunu kaydederek, “YÖK'ü kaldıracak kişi, kendi maaşına zam yapmaz” dedi.
“BU KONUMA DÜŞMEMELİYDİ”
RTÜK Başkanı Zahid Akman ile ilgili bir soruyu yanıtlarken Kılıçdaroğlu, Akman'ın başkanlıktaki görev süresinin dolduğunu hatırlattı.
diyen Kılıçdaroğlu, hiç kimsenin, söylediği sözün ne anlama geldiğini bilmemezlik etmemesi gerektiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, Arınç'ın, söylenmesi gereken bir sözü söylediğini ifade ederek, “Ama Sayın Akman, kendisine gerekli dersi verdi ve yerine oturdu. Sayın Arınç, koltuğa meraklı bir bakan konumuna düştü. Bu konuma düşmemeliydi” görüşünü savundu.
Kılıçdaroğlu, Akman'ın yaptığının, en hafif deyimle, “gerçekleri gizlemek” olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir makamın verdiği bir yazıdan, çok önemli bir bölümü çıkarıp, kamuoyuna bunu açıklayacaksınız, medyanın yaptığı açıklamanın da doğru olmadığını söyleyeceksiniz. Bugün doğrular ortaya çıktı. Sayın Akman, hangi ahlaki değerlerle orada üyelik konumunu sürdürecektir? Ahlaki değerleri koruması, yüceltmesi gereken bir görevi üstleniyor. Ama belgelerde sahtekarlık, hile yaparak, belgeleri kamuoyuna yanlış sunarak, belli bilgileri çıkarıp, kendi haklılığını gösterir gibi kamuoyunu yanıltmak bir RTÜK üyesinin, görevi, görev alanı değildir.
İşin tuhaf tarafı, Sayın Başbakan'ın, bütün bu gelişmelerin arkasında durması. Bir belgede, belli bölümleri çıkarıp, kamuoyuna yeni belge olarak, gerçek olmayan bir belgeyi sunmak, herhalde RTÜK üyesinin yapmaması gereken bir şeydir. Bunu herhalde Sayın Başbakan'ın anlayacak bilinci, düşüncesi vardır, eğitimi buna müsaittir diye düşünüyorum. Başbakan, bu süreçte ne yapacak? Sayın Akman'a o görevinden istifa et diyecek mi demeyecek mi? Muhatap alınması gereken kişi Akman değil, Başbakandır. Başbakan, Akman'ın arkasında duran, bu hareketleri yapmasına göz yuman kişidir.”
“ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ, ARAÇ”
CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu, Ak Parti Grubundan, yargının bağımsızlığına ilişkin Anayasa değişikliğine yönelik öneri gelip gelmediği yolundaki soru üzerine, Ak Parti Grubu ve Başbakan Erdoğan'ın, “demokrasi bir araçtır, amaç değildir” anlayışı içinde hareket ettiklerini öne sürdü.
Anayasanın geçici 15. maddesine ilişkin değişikliğe yönelik Ak Parti Grubunu ziyaret ettiklerini, ancak bunun unutulduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Bize Sayın Başbakan ile görüşüp bilgi vereceklerini söylemişlerdi ama şu ana kadar hiçbir bilgi vermediler. AB İlerleme Raporlarında yargı bağımsızlığını sağlayın deniliyor. Ama AKP bu konuda hiçbir şey yapmıyor. Yargı bağımsızlığıyla ilgili yaparsa elbette destek veririz. AKP, dokunulmazlıklar konusunda da adım atmıyor. Çünkü AKP, yargıya güvenmediğini deklere etti. Yargıya güvenmeyen siyasal iktidar, yargının bağımsızlığına, milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasına sıcak bakmaz. AKP, bunu, açık ve net söylüyor. Anayasa değişikliklerini, kendi asıl amaçlarına ulaşmak için önlerindeki engelleri kaldırmanın bir aracı olarak görüyorlar.”
“KARANLIK ZEMİNDE BELEDİYE BAŞKANLIĞI”
Akay Kavşağı'nın açılan dava nedeniyle trafiğe kapanacağının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in, pek çok olumsuzluğa imza atan, Ankara halkının soyulmasına yol açan biri olduğunu ileri sürdü.
Gökçek'e, “Serdar Kepenek ile Ankara Büyükşehir Belediyesi arasında bir işbirliği var mı? Kepenek'e ne kadar para verildi, hangi gerekçeyle verildi?” diye soran Kılıçdaroğlu, Gökçek'in, şirketleri aracılığıyla yüzlerce ihaleyi yandaşlarına aktardığını, şirketlerin bilgilerini kamuoyuna açıklamadığını savundu. Kılıçdaroğlu, “Karanlık zeminde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan kişidir. O nedenle Gökçek'in davranışlarını, konuşmalarını yadırgamıyorum, zaten tutarlılık da aramıyorum” dedi.
“Bu açıklamanızın ardından Gökçek ile yeniden bir düello olabilir mi?” Sorusuna Kılıçdaroğlu, “Hayır. Aynı suda iki kez yıkanma olmuyor. Sayın Gökçek, cevap verirse, belgeleri önüne koyarım, kamuoyuyla belgeleri paylaşırız” karşılığını verdi.
Kılıçdaroğlu, yeni yolsuzluk dosyaları açıklayıp açıklamayacağına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, bilgi, belgelerin geldiğini ancak bunların doğrulatılması gerektiğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, bunun kolay ve yakın bir süreç olmadığını ifade ederek, bilgileri, belgeleri doğrulattıktan sonra açıklayacaklarını kaydetti.
“SINAV SÜRECİNDEN BAŞLAYARAK”
Bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, hakim ve savcılarla ilgili sınavlarda ciddi sorunlar bulunduğunu söyledi. “Eğer 450 kişinin alındığı sınavda ilk 20'ye girenlerin yarısı eleniyorsa, o sınavda ciddi bir sorun var, yandaş kayırması, başka güçlerin devreye girmesi var demektir. Bunun bilgilerini ilgili Bakan'a da aktardım “diyen Kılıçdaroğlu, hangi gerekçeyle, kimlerin, niçin elendiğini gene ilgili Bakan'a sorduğunu, elindeki bazı belgeleri de gönderdiğini bildirdi. Kılıçdaroğlu, yargı bağımsızlığının sınav sürecinden itibaren ele alınması gereken bir konu olduğunu sözlerine ekledi.(AA)
Haber Ara