'Kültürler Sokağı' tüm inançları buluşturacak
Diyarbakır’ın Sur İlçesi’nde tarihi geçmişe sahip ibadethanelerin yer aldığı bölgede yapımı süren Yenikapı Kültürler Sokağı Projesi, bitme aşamasında.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-07-11 09:49:00
3 semavi dinin ibadethanesinin bulunduğu sokak tamamlandığında Diyarbakır önemli bir tarihi mekana sahip olacak. Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, sokağın tamamlanması için çabalarını sürdürdüklerini belirterek, “Bu projeyle şunu göstermek istiyoruz; herkes kendi inancıyla, kendi diniyle, kendi farklılığıyla bir arada yaşayabilir. Ve bir arada yaşamak zorundayız” dedi.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve Sur Belediyesi tarafından projelendirilen ve kentteki sivil toplum kuruluşları ile dini cemaatlerin desteklediği Yenikapı Kültürler Sokağı Projesi’nin tamamlanması için çalışmalar devam ediyor. Müslümanlar için önemli bir ibadethane olan 4 ayaklı minarenin bulunduğu cami, Katolik mezhebine ait Keldani Kilisesi, Ortodoks mezhebine ait Ermeni Kilisesi ve Yahudilerin ibadethanesi olan sinagogun bulunduğu sokak tamamlandığında tüm dinlerin buluştuğu nokta olacak.
Kültürler Sokağı’na yönelik bilgi veren Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, bu projeyi çok önemsediklerini dile getirdi. Projenin tamamlanmasıyla bu sokağın dinlerin buluşma yeri olacağını kaydeden Demirbaş, “Biliyorsunuz o sokakta üç tane din bir arada. Orada Müslümanlık için büyük önemi olan ve türünün tek örneği olan 4 ayaklı minare bulunuyor. Hemen yanı başında Keldani Kilisesi var. Hemen yanında Ortodoks Ermenilerinin kilisesi var. Aşağıda Yahudilerin sinagogu yer alıyor. Hepsi aynı sokak üzerinde. Bizim amacımız sokağı düzenleyip, tarihi dokuya uygun bir şekilde restore etmek. Bu projeyle şunu göstermek istiyoruz; tarihimizle buluştuğumuz sürece, çok kültürlülükle, çok kimliklilikle, çok dillilikle, çok inançlılıkla buluştuğumuz sürece toplumsal barışı yakalamak o kadar rahat oluyor. Aynı inançlar, aynı sokakta yaşayabiliyor. Geçmişte yaşamışlar. Bugün de yaşayabilirler” diye konuştu.
TÜM KESİMLER ÇALIŞMALARDA YER ALDI
Projeye ilişkin görüştükleri din çevrelerinden de olumlu tepkiler aldıklarını vurgulayan Demirbaş, şöyle devam etti: “Görüştüğümüz kesimler çalışmayı çok değerli buldular ve büyük desteklerini sundular. AB projesi üzerinden sokağın düzenlenmesini sağladık. Keldani Kilisesi’nin olduğu yerde restorasyona hazırlık anlamında oradaki molozların taşınmasını sağladık. Vakıflar Bölge Müdürlüğü oranın restorasyon çalışmalarına destek sunuyor. Yine Dört Ayaklı Minare bu çerçevede restore edildi. Orada birkaç tane yüksek yapılı bina vardı onları yıktık. Yalnız oraya bir Yezidi Kültür Evi ve Alevi Kültür Evi de koymak istiyoruz. Onlar da bu kentte yaşayan kültürlerdir.”
Restore edilen mekanları turizme açmaya başladıklarını ifade eden Demirbaş, “Ancak halen çalışmalar devam ediyor. Şu anda Keldani Kilisesi’nde çalışmalar sürüyor. Ermeni vakfını harekete geçirdik, onlar da çalışmalarda yer alıyor. Büyükşehir Belediyesi’nin büyük bir desteği var bu çalışmalarda. Süryani Kilisesi’nin restore edilmesinde büyük desteğimiz oldu. Diyarbakır Sanayi ve Ticaret Odası bir evi restore edeceğini söylemişti, yaptılar. Vakıflar Bölge Müdürlüğü 4 ayaklı minareyi restore etti. Ermeni Vakfı restorasyon çalışmalarında yer aldı. İl Kültür Müdürlüğü paşa hamamını restore edeceğini söyledi ama onlar hala yapmadı. Bir de Yahudilerin sinagogu tamamlanamadı. Vakfa ait olduğu için onların bizzat yapması gerekiyor. Yahudi cemaatinden bu duyarlılığı bekliyoruz” dedi.
‘FARKLILIĞIMIZLA BİRARADA YAŞAYABİLİRİZ’
Tarihi yapıların restorasyonundan ziyade daha önemli bir çalışma yaptıklarının altını çizen Demirbaş şunları söyledi: “Sadece mekanları restore etmek yetmiyor. Toplumda bir saygı kültürünü, sevgi kültürünü geliştirmek gerekiyor. İşte bu projeyle biz bunu yapıyoruz. Diyarbakır’da farklı inançlara sahip din insanlarını da bir araya getirip buluşturuyoruz. Müslüman, Yezidi, Katolik, Keldani, Süryani, Ermeni, Protestan, inancına sahip olanları zaman zaman bir araya getiriyoruz. Yani şunu göstermeye çalışıyoruz. Herkes kendi inancıyla, kendi diniyle, kendi farklılığıyla bir arada yaşayabilir. Ve bir arada yaşamak zorundayız.”
SON VİDEO HABER
Haber Ara