Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Irak'ta petrol kavgası kızışacak

Iraklı siyasi gruplar 115 milyar varillik rezervlere ve onları satma hakkına kimin sahip olduğu konusunda uzun ömürlü bir anlaşmaya varmadan ülke istikrara kavuşamaz. Her grup anayasayı kendi işine geldiği gibi yorumlarken, seçimlerin yapılacağı önümüzdeki yıl kavga tırmanacak

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-07-10 18:32:00

Irak'ta petrol kavgası kızışacak

Willlis Sparks

Irak hükümeti gelirinin yüzde 95’ini petrol üretiminden sağlıyor. Haliyle siyasi liderlerin tahayyül edebileceği bütün planlar petrol kârına güvenli ulaşıma dayalı olacak ve bütün siyasi gruplar, tahmini 115 milyar varillik rezervlere ve onları satma hakkına kimin sahip olacağı konusunda uzun ömürlü bir anlaşmaya varana dek ülkenin kalıcı siyasi istikrara kavuşamayacağını biliyor. 2010’un ilk sekiz ayında on binlerce Amerikan askeri çekilirken, petrolün kontrolüne yönelik rekabet kızışacak.
Yıllardır süren sıkı pazarlıkların ardından Irak’ın siyasi liderleri, ülkenin rakip fraksiyonları arasında petrol kârlarının nasıl bölüştürüleceğini belirleyen hidrokarbon yasası üzerinde bir anlaşmaya varmış değil . Bu yasanın ortaya koyacağı plan, yıllardır yetersiz yatırımdan ve son bir yıldır da petrol fiyatlarındaki keskin düşüşten (petrolün geçen temmuzda 147 dolar olan varil fiyatı, bugün 65 doların aşağısında geziniyor) mustarip olan enerji
sektörünü canlandırmak için zaruri.

KBY-Bağdat tartışması sürüyor
Uluslararası petrol şirketlerinin ekmek su gibi ihtiyaç duyulan yatırımlarını ve teknik uzmanlığını cezbetme planlarının önünde ciddi siyasi engeller var. Birçok Iraklı ABD’nin Irak’ı petrolünün kontrolünü ele geçirmek için işgal ettiğine inanmayı sürdürüyor. Irak yabancı askeri işgal altına girdiğinde müstakbel siyasi liderleri şunu keşfetti: Kim Irak petrolünü Iraklılar adına korumaya ant içerse, onun şahsi popülaritesi tavan yapıyor. Ülkenin petrol sektörünün Batılı şirketlere açılmasına destek çıkanlar, yaklaşan meclis seçimlerinde (şu an için ocakta yapılması öngörülüyor) pek oy toplayamayacaktır.
Petrolü kontrol etmek yönündeki siyasi rekabet gelecek yıl iyice kızışacak. Saddam sonrası yapılan anayasa, Irak’ın doğal kaynaklarının halka ait olduğunu vurguluyor. Fakat farklı siyasi gruplar bu ifadeyi farklı şekillerde okuyor. Anayasada ayrıca, “Federal hükümet, üretim sahalarındaki idari birimler ve bölgesel yönetimlerle birlikte, mevcut yataklardan çıkarılan petrolün ve doğalgazın idaresini üstlenir” ifadesi yer alıyor. Bazıları bunu, Irak’ın petrolünü yönetme hakkına Bağdat’taki merkezi hükümetin sahip olduğu anlamı çıkaracak şekilde yorumluyor. Yerel liderlerse bu maddenin yerel yönetimlere kendi topraklarındaki kaynakları, özellikle de yeni bulunan yatakları kullanma hakkı tanığını öne sürüyor.
Bağdat’la Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) arasında daimi gerilime yol açan ihtilaf da bu. Kürt liderler KBY’nin siyasi ve ekonomik özerkliğini kullanmaya her zamankinden daha niyetli ve Batılı şirketlerle iş yapmaya karşı çıkmak şöyle dursun, kendi enerji stratejilerini formüle etme ve uluslararası şirketlerle anlaşma hakları olduğunu savunuyorlar. Bağdat’sa bu anlaşmaların geçersiz olduğunda ısrar ediyor ve Kürt bölgesinde yatırım yapan şirketleri ‘kara listeye’ alıyor. Bu çok katmanlı itiş-kakış, siyasi istikrarsızlığı besliyor ve güvensizliği artırıyor. Ve iki taraf KBY’ye topraklarında çıkarılacak petrolün gelirinin yüzde 17’sini veren eğreti bir
paylaşım planı üzerinde anlaşmaya varabilmiş olsa da, sağlam bir enerji yasasının yokluğu yatırımların akışını
sınırlıyor. Oysa Irak’ın köhne enerji sektörünün bırakın üretimi artırmak, mevcut üretim düzeylerini sürdürmek için bile o yatırımlara had safhada ihtiyacı var.
Irak hükümeti artık ‘kalk borusu’nu duyuyor. 30 Haziran’da Bağdat, saha geliştirmeyi öngören anlaşmalar için uluslararası şirketlerin katılacağı ihaleler açtı. Iraklı yetkililer ülkenin geniş rezervlerinin bazılarına ulaşmanın, gönülsüz şirketleri siyasi ve güvenlikle ilgili ciddi riskleri görmezden gelmeye ve Irak’ın petrol sektörüne girmeye ikna edeceğini hesaplıyordu. İhaleleri televizyondan bütün ülkeye yayımlamak gibi bir kumar oynadılar. Yanlış yaptılar. Petrol Batanı Hüseyin el Şehristani şu an belirsiz bir siyasi gelecekle yüz yüze.

ABD gidince zorluk artacak
Irak Ocak 2010’da yapılması planlanan meclis seçimlerine doğru ilerlerken, petrol bütün siyasi tartışmaların odağında olmayı sürdürecek. Ve ABD askerleri büyük sayılar halinde ülkeden ayrılmaya başlayınca, Irak hükümetinin ülkenin yeniden imarını finanse etmek, Irak ordusuyla polis gücünü geliştirmek ve Iraklılara temel kamusal hizmetleri sağlamak için düzenli petrol gelirine ihtiyacı olacak. Irak’taki siyasi fraksi-yonlar, petrol gelirinin adil paylaşımı için gereken siyasi uzlaşmayı sağlayana ve petrol altyapısına geniş çaplı yatırım üretimi ve ihracat kapasitesini artırana dek, kavga çıkaracak birçok mesele olacak ve Irak’ın yeniden inşa edilebilmesi garanti olmayacak. (Siyasi risk danışma kurumu Eurasia Group’un analistlerinden, 7 Temmuz 2009)

(radikal)
SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara