Zaman Online'nin haberine göre, gençlerin ailelerinden alınması konusunda tartışmalı kararlara imza atan kuruluşun son mağduru, Özcan ailesi oldu. Mahkeme kararına rağmen anne-babasıyla görüştürülmeyen R. Özcan, önce alkole başladı, ardından okuldaki başarısı düştü. Sonra hamile kaldı. Bad Oeynhausen Gençlik Dairesi'nin, gebe olduğu için intihara kalkışan 16 yaşındaki genç kıza, ailesinin izni olmadan kürtaj yaptırdığı iddia edildi. Türk aile mahkemeye başvururken Alman yetkili, genç kızın ablasını tehdit etti: 'Bu davanın peşini bırakmazsanız tıp fakültesinde okuyan kız kardeşinin ve senin eğitim hayatını bitiririm.'
Almanya'nın Bad Oeynhausen kentindeki gençlik dairesinin yol açtığı dram, R.'nin arkadaşlarının etkisiyle ailesinin kendisine baskı yaptığına dair yalan beyanda bulunmasıyla başlar. Ayrı eve çıkmak isteyen R.'nin sorunsuzca ayrılabilmesi için yaptığı ihbar, daire tarafından soruşturulmadan doğru kabul edilir. Ocak 2009'da alıkonulan kızın okuldaki başarısı hızla düşünce ailesi, resmî makamlara başvurarak evlatlarının iadesi için dava açar. R.'nin baskı gördüğüne ilişkin beyanını gerekçe gösteren hakim, baba Ramazan Özcan'ın üniversitede okuyan diğer iki kızını örnek göstererek yaptığı savunma sonunda hastaneden küçük kıza dayak ve baskı uygulanıp uygulanmadığına dair rapor ister. Genç kızın ablalarının da ifadesi alınır. Raporun ailenin lehine çıkması üzerine hakim, 22 Ocak'ta Gençlik Dairesi'nin aile ile irtibat kurmasına karar verir. Çocuklarını görmek istediklerini bildiren Özcan çifti, haftalar geçmesine rağmen daireden haber alamaz. Merkezin yetkilileri R.'nin Türkiye'ye kaçırılabileceğinden kuşku duyduklarını ifade ederek ailenin talebini reddeder. Bunun üzerine çift, yetkililere evlerini kamera ile 24 saat izlemelerini ve her gün kontrole gelmelerini teklif eder. Bu teklif de 'masraflı olur' gerekçesiyle kabul edilmez.
Bütün kapılar yüzlerine kapanan ailenin bu süreçte kızları ile ilgili aldıkları tek haber oldukça üzücüdür.
Bir komşularının kızlarını içki içerken gördüğünü söylemesi üzerine durumu merkeze iletirler.
Daireden Kerstin Stahlman adlı kadın yetkili, bu yaşta çocuğun alkol almasının normal olduğunu kaydederek, çiftten kızlarını bir daha aramamalarını ister. Hakimin kararına rağmen aile ile görüşmeye yanaşmayan Gençlik Dairesi'nden beklenen görüşme talebi ise ancak 5 Mayıs'ta gelir. Genç kızın hamile olması sebebiyle çifti çağıran yetkililer, kürtaj yapılması için izin ister. Anne-babası buna izin vermediği halde Gençlik Dairesi yetkilileri, R.'nin kürtaj olmasını sağlar. 'Kusura bakmayın. Bu işin bu boyutlara geleceğini tahmin edemedik.
Geçmişte olanı düşünmeyelim, bundan sonra ne yapabiliriz ona bakalım.' diyen yetkililer, aileyi dava açmamaları için de ikna etmeye çalışır. Kızlarını kurtarabilmek için ikinci kez mahkemeye giden Özcan'lar, şimdi tehditle davadan vazgeçirilmeye çalışılıyor.
Talihsiz kızın hukuk fakültesi öğrencisi olan ablası H. Özcan, savunma haklarının ellerinden alındığını ve tehdit edildiklerini söylüyor. Stahlman'ın kendilerini tehdit ettiğini ileri süren abla Özcan, 'Bu davanın peşini bırakmazsanız tıp fakültesinde okuyan kız kardeşinin ve senin eğitim hayatını bitiririm.' dediğini iddia ediyor. Gençlik Dairesi'ne ilettiğimiz görüşme talebi ise Stahlman tarafından sert bir tavırla geri çevrildi.
Almanya'daki Türklerin korkulu rüyası
Alman hükümeti tarafından gençleri ve çocukları korumak amacıyla kurulan gençlik daireleri (Jugendamt), gurbetçilerin korkulu rüyası haline geldi.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-07-04 12:04:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara