Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Tarihî ziyarette dört ana hedef

Cumhurbaşkanı Gül'ün bir hafta sürecek resmî ziyareti ile Türkiye, Çin Halk Cumhuriyeti ile ilişkilerinde yeni bir dönemi başlatmak istiyor.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-06-25 02:02:00

Tarihî ziyarette dört ana hedef

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bir hafta sürecek resmî ziyareti ile Türkiye, dünyanın en büyük dördüncü ekonomik gücüne sahip bir milyar 338 milyon nüfuslu Çin Halk Cumhuriyeti ile ilişkilerinde yeni bir dönemi başlatmak istiyor.

Ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, Çin'in Türkiye'ye doğrudan yatırımlarının artırılması, Türkiye'ye gelen Çinli turist sayısının çoğaltılması ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi olan Çin ile uluslararası sorunlara bakış konusundaki yakınlaşmanın sağlanması hedefleniyor.

Türkiye'den cumhurbaşkanı düzeyinde Çin'e son ziyareti 1995 yılında Süleyman Demirel gerçekleştirdi. Abdullah Gül'ün dün başlayan Çin ziyareti üzerindeki çalışmalar aylardır sürüyordu. Çin yönetimi, başkent Pekin'deki resmi temasların yanı sıra eski başkent Xi'an, Shenzen ve Uygur Türkleri'nin yaşadığı Sincan-Uygur Özerk Bölgesi'nin başkenti Urumçi'nin de programa dâhil edilmesi önerisini Ankara'ya sundu. Söz konusu teklif ile Pekin yönetiminin konuyla ilgili olarak kendisine duyduğu güveni ortaya koymak istediği yorumu yapılıyor. Cumhurbaşkanı Gül, Urumçi'yi ziyaret edecek en üst düzey Türk yetkili olacak. Ankara, bölgede yaşayan Türklerin iki ülke arasında bir 'köprü' olarak değerlendirilmesinden yana.

MAL SATAMAYAN TÜRKİYE,DOĞRUDAN YATIRIM PEŞİNDE

Cumhurbaşkanı'na Çin ziyareti sırasında çok sayıda işadamı eşlik ediyor. Türkiye ile Çin arasındaki ticaret hacmi 17 milyar dolar. Ancak Türkiye'nin Çin'e sattığı malların toplamı 2 milyar dolar. Ankara, Türkiye aleyhine olan dengesizliği, bu ülkeden Türkiye'ye yapılacak doğrudan yatırımlarla aşma peşinde. Bu amaçla Abdullah Gül'e, Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz başkanlığında bir heyet de eşlik ediyor. Türkiye, Avrupa Birliği (AB) ile sağlanan Gümrük Birliği'nin ortaya çıkardığı fırsatları Çinli yatırımcıların dikkatine getirecek. Dünya genelinde geçen yıl Çin'in ülke dışına yaptığı 100 milyar dolarlık yatırımdan Türkiye yalnızca 60 milyon dolarlık bir pay alabildi. Bu rakam, Türkiye'nin Çin'deki yatırımlarının da altında. Türkiye, bu ülkede geçen yıl 100 milyon dolarlık yatırım yaptı. Türk ve Çin şirketlerinin üçüncü ülkelerde ortak girişimlerde bulunmaları da hedefleniyor.

Türkiye, Çin'den gelen turist sayısını da artırmak istiyor. 2008 yılında Türkiye'ye gelen 26 milyon turistin yalnızca 70 bini Çinli.

Çin Halk Cumhuriyeti, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde 'veto' yetkisi olan 5 daimi üyeden biri. Ziyaret, bu açıdan da büyük önem taşıyor. 2009-2010 döneminde Güvenlik Konseyi'nde yer alan Türkiye, Pekin yönetimi ile güncel uluslararası sorunların çözümünde pek çok ortak yaklaşıma sahip.

Çankaya'dan Çin yolunda DTP açılımı

Birkaç aydır yaptığı açıklamalarla 'Kürt sorunu'nun çözümüne yönelik fırsatın kaçırılmamasını isteyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, dün başlayan Çin gezisinde de yeni bir adım attı. Cumhurbaşkanı, yurtdışı gezisine Demokratik Toplum Partisi'nden (DTP) ilk kez bir temsilci davet etti. Çankaya, Cumhurbaşkanı'na eşlik edecek ismin üst düzey olmasını istedi.

Çankaya Köşkü, Çin gezisi öncesinde Meclis'te grubu bulunan partilere davette bulundu. AK Parti, MHP ve DTP, buna olumlu cevap verdi. CHP ise, seyahate katılmak üzere hiçbir ismi görevlendirmedi. Cumhurbaşkanı'nın resmî seyahatlerinde, ağırlıklı olarak, gidilen ülke parlamentosu ile TBMM arasında oluşturulan dostluk grubundan temsilciler katılıyor. Ancak Çankaya Köşkü, Çin seyahatinde DTP için bu kuralı esnetti. DTP Meclis Grubu'ndan, üst düzey bir ismin Cumhurbaşkanı Gül'ün ziyaretine katılması istendi. DTP, buna olumlu cevap verdi. DTP Grup Başkan Vekili Selahattin Demirtaş'ın katılımıyla, Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığı döneminde bir ilk daha gerçekleşti. Gül, DTP'li yöneticileri Çankaya Köşkü'nde de kabul etmişti. Gül daha önce yaptığı açıklamalarda, Türkiye'nin en önemli probleminin Kürt sorunu olduğunu söylemiş, bu konuda önemli gelişmeler yaşanabileceğine işaret etmişti.


Haber: Süleyman Kurt

Kaynak: Zaman

Haber Ara