Antidemokratik yollardan iktidar değiştirme yok. Bunlar artık son kullanım tarihi geçmiş yol ve yöntemlerdir. İktidarlar seçimle gelir, seçimle gider. Bunun dışındaki her yol çıkmaz yoldur. Türkiye'yi geriye götürür'' dedi.
Çiçek, 12 Şubat Stadyumu'nda yapılan AK Parti Kahramanmaraş 3. İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, sıradan bir parti olmadıklarını söyledi.
Arkadaşlarının, ''sırf particilik'' yapmak üzere bir araya gelmiş bir topluluk olmadığını belirten Çiçek, ''Biz bir kardeşler topluluğuyuz. Aramızdaki bağ, siyasi parti üyeliğinin ötesinde bir kardeşlik bağıdır'' dedi.
Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bugün kongrede bulunmayı planladığını, ancak bilinen sebeplerle bugün buraya gelemediğini, ilk fırsatta düşüncelerini ifade etmek üzere geleceğini bundan da emin olunması gerektiğini söyledi. AK Parti'yi milletin kurduğunu ifade eden Çiçek, şunları kaydetti:
''Bizi iktidara getirin de bu aziz, büyük millettir. Biz yatay geçişlerle birilerinin iteklemesiyle, birilerinin bir gecede oradan buradan parsel kayması yapar gibi milletvekillerinin bir partiden diğer bir partiye aktarmasıyla zoraki yollardan, antidemokratik yollardan iktidar olan bir parti olmadığımız gibi bir iktidar da değiliz. Biz demokratik yollardan geldik. Milletimizin gücüyle, desteğiyle geldik. Bugün iktidar oluşumuz birilerinin lütfu değil, bu aziz, yüce milletin takdiridir. Bu millete saygı, minnet ve şükran duyuyoruz. Bunun iyi bilinmesi, iyi anlaşılması lazım. Biz demokratik, olağan yollardan iktidar olduk. Ama 18 Kasım 2002'den kongre yaptığımız bu ana gelinceye kadar olağanüstü şartlarda iktidar, hükümet olan bir partiyiz. Bunun altını tekrar çiziyorum. Olağan yollardan geldik, demokratik yollardan geldik. Ama olağanüstü şartlarda Türkiye'yi düzlüğe çıkarmaya, Türkiye'de demokrasinin standardını yükseltmeye, Türkiye'yi birinci ligde oynayan bir ülke haline getirmeye gayret ediyoruz, olağanüstü şartlarda.
Bu ülkede 6,5 senedir nelerin olup bittiğini köprülerin altından ne tip suların akıp geçtiğini yaşananlardan, yazılanlardan, olup bitenlerden bu millet görüyor. Kendi ferasetiyle değerlendiriyor. Onun için bu parti sıradan bir parti değil, onun iktidarı da sıradan bir iktidar değildir. Geldiğimiz günden beri hedefimiz milletimize hizmettir. Milletimizin mutluluğu ve refahıdır. Artık, Türkiye'de işleyen bir demokrasinin tesisidir. Devletin iyi işlemesini temin etmektir. Bir kesimin, bir kısmın partisi ya da iktidarı olmak yerine Türkiye'nin iktidarı olmaktır, milletin iktidarı olmaktır. 6,5 senedir yaptığımız, yapmaya çalıştığımız ve yapacağımız da bu dur.''
Olağanüstü şartlarda hükümet ettiklerini vurgulayan Çiçek, ''Hatırı sorulmayan, politikası merak edilmeyen, ne yaptığı, ne yapacağı düşünülmeden Türkiye'nin yönetildiğini hesaba kattığınızda bugün 6,5 sene sonra ne yaptığı, yapacağı merak edilen, ne düşündüğü hangi politikayı tercih edeceği bütün başkentlerde merak edilen ülke haline geldik'' dedi.
Türkiye'nin 18 Kasım 2002 öncesinde bir üçüncü lig ülkesi olduğunu ifad eden Başbakan Yardımcısı Çiçek, ''Adeta, bir üçüncü dünya ülkesiydi. Kimse ne yaptığını, ne yapacağını bilmiyor, bir hükümetin var olup olmadığı bile şüpheli. Koalisyonlar, hayat pahalılığı, yatırımsızlık, arka arkaya yaşanan krizler, ekonomik sıkıntılar ülkeyi bir dar boğaza götürmüştü. Türkiye bir üçüncü lig ülkesi iken bugün birinci ligde top oynayan, politika üreten faaliyet gösteren bir ülke haline geldiyse bu milletimizin desteği, Allah'ın yardımı ve partimizin ortayla koyduğu başarılı bir tablonun sonucudur'' diye konuştu.
Çiçek, Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde bugün başa baş, dişe diş, alnı açık, başı dik AB müzakerelerini yapan bir birinci lig ülkesi haline geldiğini söyledi.
-''TÜRKİYE OLMADAN AB STRATEJİK GÜÇ OLAMAZ''-
Başbakan Yardımcısı Çiçek, Türkiye'nin AK Parti iktidarları döneminde bir hükümet politikası olarak AB üyeliği sürecini gerçekleştirme noktasında tüm reformları yerine getireceğini ifade ederek, ''Türkiye olmadan AB sorun çözen birlik olamaz. Bir siyasi güç olabilir, bir ekonomik birlik olabilir ama AB Türkiye olmadan bir stratejik güç olamaz. Bunu herkesin bilmesi, en evvel Avrupa'nın liderlerinin bunu doğru anlaması, kavraması gerekir. Eğer Türkiye bu noktaya geldiyse 6,5 yıllık iktidarımızın sonucudur. Hükümetimizin başarısıdır'' diye konuştu.
Türkiye'nin dış politikasında en haklı davalarının başında Kıbrıs davasının geldiğini vurgulayan Çiçek, şöyle devam etti:
''Kıbrıs bizim milli meselemiz. En haklı olduğumuz davamızdır. Ne zaman BM'de oylama olsa bizim 55'e yakın İslam ülkesine dostumuz gibi görünen bunca ülkeye rağmen yapılan oylamada 6 oydan fazla oy alamazdık. 190'a yakın ülke var. En haklı davanın takipçisiyiz, bu kadar İslam ülkesi var, bu kadar içinde yer aldığımız 'dost ve müttefik' dediğimiz bu kadar ülke var. Oylamaya gelince aldığımız oy 6'yı geçemezdi. Demek ki Türkiye kendisini anlatamadı. Kendisini yeterince savunamadı, içine kapandı. İç kavgalar, koalisyon pazarlıkları milli meselelerimizi unutturdu. Biz, Ankara ve İstanbul'da sadece hamaset nutuklarıyla dış politika yapar hale geldik. Ama 6,5 yıldır dünyanın en ücra ülkelerine varıncaya kadar gece gündüz demeden başbakanımızla, cumhurbaşkanımızla, hükümetimizle hep beraber gece gündüz demeden hem Türkiye'yi tanıttık hem Türkiye'nin haklılığını tanıttık hem de Türkiye'nin önemini tüm dünyaya duyurduk ve geçtiğimiz yıl yapılan oylamada 191 ülke içerisinde 151 oyu ilk turda almak suretiyle bütün rakiplerimizi geride bıraktık. Bir zamanlar 6 oy alan Türkiye, son oylamada 151 oy aldıysa bu Türkiye'nin gücüdür, hükümetin başarısıdır milletimizin başarısıdır. Artık AK Parti döneminde Türkiye bir dünya devletidir. Türk milleti de dünyada sözü geçen hesaba katılan, katılması gereken birinci lig ülkesidir. Bunu herkes iyi anlamalıdır. Eğer bu ülkede siyaset yapılacaksa ülke yönetimine talip olunacaksa biz çıtayı getirdik buraya koyduk. Muhalefetin, siyaset yapanların bizi geçmesi lazım. Bu bayrağı bizden daha ileri bir noktaya götürmesi lazım. Herkesin çabası, gayreti buna yönelik olmalı. Ama maalesef AK parti bu konularda tek başına mücadelesini sürdürüyor. Ümit ve temenni ederiz ki bir kısır çekişme, politikayı iç kavga ve laf düellosu olmaktan çıkarıp bir hizmet aracı haline getirir biz de hizmette rekabet etmenin gururunu hazzını yaşarız.''
-''DEMOKRASİNİN ADRESİ AK PARTİDİR''-
Çiçek, halkın kendilerine yetki verdiğini, imkan verdiğini belirterek, şunları kaydetti:
''Ama hiç şüpheniz olmasın verdiğin vekalet, yetkiyi sonuna kadar kullandık, sonuna kadar demokrasi içerisinde, hukuk içerisinde kullanmaya devam edeceğiz. Demokrasinin standardını yükselteceğiz. Devletimizin hizmet kalitesini yükselteceğiz çünkü demokrasi bizim, milletimiz, AK Parti ve onun iktidarı için mevsimlik bir statü değildir. Geçici durum değildir. Bir temel tercihtir, doğru bir tercih, istikamettir. Onun için iktidarın adı AK Parti, ülkenin birlik ve beraberliğini adresidir, AK Parti'dir. Demokrasinin adı da AK Parti'dir. Demokrasiden şaşmak yok, demokrasiyi askıya almak yok. Antidemokratik yollardan iktidar değiştirme yok. Bunlar artık son kullanım tarihi geçmiş yol ve yöntemlerdir. İktidarlar seçimle gelir, seçimle gider. Bunun dışındaki her yol çıkmaz yoldur. Türkiye'yi geriye götürür.''
Türkiye'nin önemli bir noktaya geldiğini ifade eden Çiçek, ''Çevrenizde olup bitenlere bir bakın her tarafta kan var, gözyaşı, kargaşa var, istikrarsızlık var. Bu kadar istikrarsızlık çevresinde ve bölgesinde eğer Türkiye bir istikrar, huzur adası olarak bütün dünyada yıldızı parlayan bir ülke olarak görünüyorsa bunun temin eden sizin oylarınızla iş başına gelen AK Parti'dir ve onun iktidarıdır. Biz bu yoldaki çabalarımızı bedeli ne olursa olsun ödeyerek varmaya kararlıyız. Meseleyi herkesin böyle bilmesi ve anlaması lazım'' diye konuştu.
aa
Bakan Çiçek: Demokrasiden şaşmak yok
Cemil Çiçek, ''Demokrasiden şaşmak yok, demokrasiyi askıya almak yok diye konuştu.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-06-21 14:40:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara