Saadet 'Çirkin Komplo'yu böyle gördü

Genelkurmay Harekat Daire Başkanlığı'nda hazırlandığı iddia edilen eylem planıyla ilgili bir tepki de Saadet Partililerden geldi.

Erbakan'dan, eylem planı sorularını çok ilginç cevap

Eski Başbakan Necmettin Erbakan, Genelkurmay Harekat Daire Başkanlığı'nda hazırlandığı iddia edilen 'AK Parti ve Gülen'i bitirme planı'yla ilgili bilgisinin olmadığını söyledi. 'Sizin iktidarınız döneminde böyle belgeler çıkmış mıydı?' sorusuna 'Hayır' cevabını veren Erbakan, 'İmam-ı Şafi olmamış hadiseler hakkında fetva vermezdi.' dedi.

Necmettin Erbakan, D-8'in kuruluşunun 12. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen toplantı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir basın mensubunun, 'Belgenin var olup olmadığı tartışılıyor. Siz bu konuda ne söylemek istersiniz?' sorusuna Erbakan, 'Bu söylediğiniz konular hakkında hiç bir bilgimiz yok. Bilgimiz olmayan hususlarda da herhangi bir şey düşünmemiz ve bir şey söylememiz mümkün değil.' dedi. Israrlı sorular karşısında ise Erbakan, 'İmam-ı Şafi Hazretleri olmamış hadiseler hakkında fetva vermezdi.' dedi. Bir başka basın mensubu da, 'Belge var ama gerçek olup olmadığı tartışılıyor. Demokrasiye müdahale edilmiş olabilir mi? Siz ne diyorsunuz?' diye sorması üzerine Erbakan, 'Hiçbir şey düşünmüyorum. Çünkü bilgim yok. Olayın ne olduğu hakkında bilgim yok.' karşılığını verdi. '28 Şubat sürecinde benzer vakalar yaşandı mı? Sizin iktidarınız döneminde böyle belgeler ortaya çıkmış mıydı?' sorusuna Erbakan, 'Hayır' yanıtını verdi.

Esengün'den Çirkin Komplo'ya tepki

Eski Devlet Bakanı Lütfü Esengün, 'Bu millet iradesi üzerine bir baskıdır. Demokrasiye müdahaledir. Olmaması gereken tatsız, çirkin, üzücü bir olaydır.' şeklinde değerlendirdi. Eski Van Milletvekili Fethullah Erbaş da, belgeyi, 'Acayip' olarak niteleyip, iktidara ve Genekurmay Başkanı'na yönelik bir komplo olarak gördüğünü söyledi.

54. Hükümet'te devlet bakanlığı görevini yürüten Saadet Partisi Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lütfü Esengün ile PKK'nın elinde 15 ay boyunca rehin tutulan askerlerin serbest kalmasını sağlayan eski Van Milletvekili Fethullah Erbaş, Cihan Haber Ajansı'nın 'AKP ve Gülen'i bitirme planı' ile ilgili sorularını yanıtladı.

Tartışmaların odağındaki belge olmamasını tercih ettiklerini söyleyen Lütfü Esengün, 'Türk Silahlı Kuvvetleri'nde böyle belge hazırlayanların olması üzücüdür. İnşallah, temenni ediyoruz ki bu belge sahte çıkar. Sahte çıkması da başlı başına sıkıntılar meydana getirir.' dedi. Türkiye'de halkın sorunlarının işsizlik, yoksulluk olduğunu, bunların çözüme kavuşturulması gerekirken farklı gündemlerle uğraşıldığını anlatan Esengün, 'Ancak bir yönüyle de fevkalade önemlidir. Türkiye hukuk devleti mi olacak? Demokratikleşecek mi? Yoksa hala andıçlar, raporlar, belgeler, baskılar devam mı edecek?' şeklinde konuştu.

Belgenin ne olduğu ve kim tarafından hazırlandığının sağlıklı şekilde araştırılması gerektiğini söyleyen Lütfü Esengün, 'Askeri savcılarca değil, sivil savcılarca soruşturma yapılmalı. Ergenekon savcıları tarafından araştırılmalı ve gerçek muhakkak su yüzüne çıkarılmalıdır. Sahteyse, sahtekarlığı yapanlar, gerçekse belgeyi hazırlayanlar gereken cezalara çarptırılmalıdır. Hukuk ve demokrasi adına. Türkiye bir hukuk devletiyse bu tür belgelerin olmaması gerekir. Bu millet iradesi üzerinde bir baskıdır. Demokrasiye müdahaledir. Olmaması gereken tatsız, çirkin, üzücü bir olaydır.' ifadelerini kullandı.


-'MECLİS DESTEĞİ OLSAYDI 28 ŞUBAT YAŞANMAZDI'-


AK Parti'nin bu tarz olayların önüne geçilmesi, baskıların, müdahalelerin, bildirilerin, darbelerin önüne geçilmesi için gerekli yasal düzenlemeleri yapması gerektiğini söyleyen Esengün, 'Gün bugündür. Bugüne kadar gecikilen düzenlemeler yapılmalı. Millet iradesi üzerinde başka irade olmamalı. Türkiye demokratik, hukuk devleti olmalı.' şeklinde konuştu.

28 Şubat süreci'nde de andıçlar, baskılar, müdahaleler olduğunu anlatan Esengün şunları söyledi: 'Bir kısım medyanın desteği ile yürütülen çirkin kampanyalar vardı. O zaman nelerin yapıldığını, hangi tezgahların yapıldığını şimdilerde öğreniyoruz. Hükümetin nasıl işbaşından uzaklaştırılmaya çalışıldığını, bunun için kurulan çirkin tezgahları görüyoruz. O zaman Meclis'teki gücümüz bununla müdahale için yeterli değildi. Koalisyon hükümetiydik. Ortağımız DYP'nin bazı milletvekillerinin istifasıyla hükümetin ömrü sona erdi. Bugünkü gibi elimizde bir Meclis desteği olsaydı zannederim ne 28 Şubat olurdu ne hukuk dışı gelişmeler olurdu.'


-HAKARET EDEN KOMUTANI GÖREVDEN ALAMADILAR-


Eski Van Milletvekili Fethullah Erbaş ise, belgeye şüpheli yaklaştığını söyledi. Erbaş, 'Bu belge o kadar acayip ki; sanki Genelkurmay Başkanı'nın başını yemek için hazırlanmış komplo gibi de görülüyor. İktidara yönelik de görülüyor. Ama darbe yapmak isteyenin bunu yazıp ortalığa bırakması biraz garibime gidiyor benim. İnsanı şüpheye düşürüyor.' şeklinde konuştu. 28 Şubat sürecini anımsatan Erbaş, 'Ordu iktidarlara karşı çok daha acımasızdı. Komutanlar bazen Başbakan'a bile ağzına geleni söyleyebiliyordu. İktidarda olduğumuz dönemde Erzurum Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Osman Özbek, hocamız hakkında bir şeyler söyledi. Görevden almak için harekete geçtik. Tansu hanım, 'Ben imzalayamam' dedi. Onu razı ettik. Üçlü kararnameyle alınması gerekiyordu. Cumhurbaşkanı Demirel de, 'Ben de imzalamam' dedi. Komutan yerinde kaldı. Sivillerde ya çok korku vardı ya da 'Oh olsun' diyorlardı. Ama şimdi böyle bir durum yok. İktidarda tek bir parti var. Cumhurbaşkanı da iktidarın yanında, Genelkurmay da iktidarla birlikte hareket ediyor. Bütün bunları yan yana koyduğunuz zaman ihtilalin yapılması mümkün değil. İhtilalin yapılması için bazı odaklardan icazet almak gerekir. Bu saatten sonra da kimse o izni Türkiye için verecek durumda değil. Eskiye göre çok daha iyi durumdayız.' ifadelerini kullandı. (cihan)