Bahçeli sivil yargıyı göreve çağırdı

Partisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Bahçeli, 'Soruşturma derhal tamamlanmalıdır. Genelkurmay hakkındaki kuşkuların ortadan kalkması son derece önemlidir. Konuya sivil yargının müdahil olması Türk siyasetinin geleceği açısından mühimdir' dedi.

Komplolarla dolu olan planı, demokrasiye ve milletin iradesine yönelik doğrudan müdahalenin yerini dolaylı yöntemlerin aldığını vurgulayan Bahçeli, 'Ancak, yayınlanan belgeye önem kazandıran konu yayının yasallığından da önce, doğru çıkması halinde metnin içeriği ve siyasal hayatımız için taşıdığı tehdittir.' dedi.

TBMM'de partisinin haftalık grubunda kürsüye çıkan Bahçeli, konuşmasının büyük bölümünde Taraf Gazetesi'nde yer alan 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı'na ayırdı. Bahçeli, millet iradesinin temsil yeri ve tecelligâhının TBMM olduğunu hatırlatırken, 'Bu durumun elbette ki Meclis üyelerine millet üzerinde bir yetki alma veya millete tahakküm etme yetkisi verme anlamı taşımayacağı gibi, bu yetkiyi almamışlara da millet adına hareket etme izni ve imkânı vermeyeceği açıktır.' ifadesini kullandı. Bahçeli, bu durum bilinmesine rağmen milletin kendilerine verdiği yetkiyi yine millete karşı kullananların Türk siyasal tarihinin acı ve talihsiz bir gerçeği olduğunu söyledi. Bahçeli, şöyle konuştu: 'Öte yandan, millet temsilcilerinin mevcudiyetini içine sindiremeyen mihrakların, millet adına sahip olduklarını ileri sürdükleri güçle Meclis iradesine müdahale arzusu içinde oldukları da yine yaşadığımız tarihi vakıalardır. Demokrasi dışı müdahale arayışlarının en önemli dayanağı, bugüne kadar kendilerinde millet devlet adına taşıdıklarına vehmettikleri kendiden menkul milli vazife ve sorumluluk duyguları olmuştur.'

DEMOKRASİ DIŞI MÜDAHALE

Bahçeli, eylem planının açıkça Türk milletinin iradesine yönelik bir girişim olduğunu söyledi. Geçmişte yapılan girişimlerin şekil değiştirdiğine işaret eden Bahçeli, 'Ne var ki, yaşadığımız dönem, demokrasi dışı müdahale arayışlarının, heveslilerinin ve çağrılarının bitmediğini; artık siyasete doğrudan müdahalenin yerini, dolaylı ve münferit müdahale yöntemlerinin aldığını ve alacağını göstermektedir. Ancak, yayınlanan belgeye önem kazandıran konu yayının yasallığından da önce, doğru çıkması halinde metnin içeriği ve siyasal hayatımız için taşıdığı tehdittir. Genelkurmay Başkanlığı'na bağlı bir birim tarafından 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' başlığı ile hazırlandığı iddia edilen bu belgede hükümete yönelik demokrasi dışı müdahale arayışı açıkça görülmektedir.' şeklinde konuştu.

BİR AN ÖNCE AÇIĞA ÇIKARTILMALI

'İddialar Türk Silahlı Kuvvetlerini zan ve töhmet altında bırakacak kadar ağır ve ciddidir.' diyen Bahçeli, konunun bir an önce açığa kavuşması için derhal çok yönü araştırmanın yapılmasını istedi.

Askeri savcılığın yanı sıra sivil savcıların da harekete geçmesi gerektiğini belirten Bahçeli, 'Olayın aydınlatılması için Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın vakit kaybetmeden soruşturma başlatmış olması bu açıdan son derece önemlidir. Bu aşamada soruşturmanın büyük bir süratle tamamlanması ve sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılması, bu güzide kurum hakkında oluşan bütün kuşkuların ortadan kaldırılması için kaçınılmaz hale gelmiştir. Konu askeri yargının kısa sürede çözemeyeceği boyutlara ve kapsama ulaşmış ise sivil yargının konuya derhal el atması demokratik hayatımızın ve TSK itibarı açısından zorunlu ve gereklidir.' şeklinde konuştu.

Bahçeli, belgenin doğru olması kadar, yanlış çıkması da vahim sonuçlar doğuracak gelişmelere davetiye çıkartacağını kaydetti. Bu durumda bazı mihrakların, TSK'ya karşı bir psikolojik savaş yürüttüğünü sonucu ortaya çıkacağını ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu: 'Böylesi bir gelişme halinde, bunların kim oldukları, nereden güç aldıkları, kim tarafından yönetildikleri, neyi amaçladıkları, hangi kurumların içine sinmiş ve sızmış oldukları gibi konuların ayrıntılı soruşturulması ve sonuçlandırılması hükümetin, istihbarat ve emniyet birimlerinin ve adalet teşkilatının sorumluluğundadır. Bu konuda, en mahrem devlet belgelerini ve mahkeme evraklarını, sorgulama kayıtlarını yayınlayanlar hakkında hükümetin geçmişte hareketsiz kalmış olduğu düşünülürse bu kanaldan sonuç alınması zor görünmektedir. Bu durumda zan ve töhmet altında kalacak ve bunun hesabını verecek olan da hükümet olacaktır. Her iki ihtimalde de soruşturmanın sonuçlarını beklemek ve sorumluların adalet önünde hesap vereceği sürecin açılmasını takip etmekten başka bu aşamada başka yapacak ve söyleyeceğimiz yoktur.'

Bahçeli, gerekçesi ve niyeti ne olursa olsun demokrasinin yaralanmasına ya da sekteye uğramasına izin vermeyecek ve asla hoş görmeyecek ve bu kötü niyet sahiplerine karşı duracağını sözlerine ekledi. (CİHAN)