DAĞISTAN VE İNGUŞETYA?DAN DOĞAN YENİ DEVLET: KAFKASYA EMİRLİĞİ
Râid Cebir / Moskova
Kafkas bölgesinin kuzeyinde son aylarda neredeyse patlamasız, saldırısız gün geçmiyor. Bu saldırılarda, Kafkas şehirlerindeki federal askeri birlikler ve polis merkezleri hedefleniyor. Bu bölgede yaşanan bu kaynamalar, akıllara bazı soruları getiriyor: Saldırılar dağlara ve ormanlara sığınıp savaşan mücahidlerle sınırlı kalmayıp, harp zamanı ve sonrasında Çeçenistan bölgesini aşıp daha geniş topraklara yayılacak. Ateş saçan ağızlar, her ne kadar olayların komşu cumhuriyetlerle sınırlı kalacağını söyleseler de durum, ateş çemberinin altı Kafkas cumhuriyetine yayılacağını gösteriyor. Ufukta başlangıçları gözüken tehlikelerin gelişmesi gözleniyor. Özellikle ayrılıkçı (bağımsızlık yanlıları) hareketçe, ılımlı gruba karşı şiddet uygulanıp önemli görevlerden alınmalarından sonra esen katı havanın iyice gelişmesiyle... Ayrılıkçılar ılımlıları, küfür ve nifakla itham edip söz sahibi olmaktan iyice uzaklaştırdılar. Bu son gelişmelerde büyük İslami davetçilerin ve dış mali unsurların etkisi çok olmuştur.
Moskova?dan Bir Şeyh
Şeyh Said Buyartski Haziran?ın ilk haftası Ruslara karşı savaşanlara katılıp, Ruslara cihad ilan etti. Şeyh Said Rusya?daki İslam davetçilerinin en seçkinlerinden biridir. Hutbeleri, risaleleri kasetlere çekilmiştir ve halk arasında çok yaygındır. Bunlardan da önemlisi Şeyh?in Kafkas bölgesinden olmayışıdır, o ne Çeçenistan?dan ne de Dağıstan?dandır. O Moskova?dan Kafkasya?ya gelmiştir. Şeyh Moskova?da yaşamış, senelerce Rus sultası altında kalmış, İslam davetinde önemli mesafe almış, birçok talebe ve mürid edinmiştir. Ta ki Rusya?nın başkentinde ve diğer yerlerinde bombası patlayana kadar. Bu gelişme direnişçiler için büyük güç ve çok kişilerin de cihada katılacağına yorumlanmıştır.
Şeyh bu katılımdan sonra katı ayrılıkçıların (Bağımsızlık yanlıları) lideri Dokko Umarov?la beraber, savaştan geri kalmanın haram olduğunu bildiren bir fetvayı içeren videoyu internete koymuşlardır. Ruslar Şeyh?in savaşa katıldığını veren İslami siteleri çökertmiştir.
Bazılarına göre büyük korku Kafkasya?daki direnişlerin büyümesi, hatta Rus şehirlerine yayılmasıdır.
Çeçenistan?daki Gelişmeler
Şu bir gerçek ki, Rus gücüyle Çeçenistan?a başkan olan Ramazan Kadirov mücahidlerin büyük kısmını etkisiz hale getirmeyi başarmıştır. Kadirov güzel bir otorite kurmuş, savaşın kalıntılarını silmeye çalışıp ülkeyi yeniden bina etmiştir.
Fakat son zamanlarda mücahidlerin saldırıları artarak çoğalmıştır. Bu saldırılar dağlık bölgelerde kalan mücahidler tarafından federal birliklere ve mahalli polis merkezlerine düzenleniyor. Eş zamanlı olarak komşu Kafkas ülkelerinde de bu tür saldırılar çoğalmıştır. El-Hayat muhabirinin dayandığı kaynaklara göre, Rus destekli güçlerin Çeçenistan?da emniyeti sağlaması, birçoklarını komşu ülkelere göç etmeye sevketmiştir, böylece kuvvetlerini yeniden toplamaya muvafık olmuşlardır.
Rus kaynakları dağlarda ve ormanlarda yüzlerce yabancı mücahidin olduğunu söylüyor ancak aynı kaynaklar, son zamanlarda birçok şeyin değiştiğini de haber veriyor.
Rusya?nın Çeçenistan ve Kafkasya?daki tanınmış komutanları öldürmesinden sonra mücahidlere lider olan komutanlar, zor geçim şartlarından faydalanarak Çeçenistan yerine İnguşeyta ve Dağıstan gibi ülkelerde bağımsızlık ve cihad hareketlerini devam ettirmişlerdir. Ayrılıkçıların (bağımsızlık isteyenler) asıl yükselme sebepleri geçen yıl ?Kafkasya Emirliği? ismiyle bir devletin ilan edilmesiyle başlamıştır. Bunu liderleri Dokko Umarov ilan etmiş ve kendisini de bu devlete Emir tayin etmiştir.
Uzmanlar bu ilanın ayrılıkçıların hızla yükselmesine vesile olduğunu söylüyorlar, özellikle Umarov?un parça parça kendi başına hareket eden grupları birleştirmesi ve kendine yani Emir?e biat ettirmesiyle olmuştur. Umarov kendine biat etmeyenlere katı tutumuyla bilinen birisidir, bu yüzden biat etmeleri kolay olmuştur.
Komuta kademeleri katı görüşlülerde
Çeçen bağımsızlık lideri Aslan Mashadov öldürüldükten sonra bağımsızlık yanlılarına dikta edilen ılımlı görüşün tehlikelerini bir çokları söylemiştir. Şöyle ki; Mashadov ve Umarov gibi komutanların yapmayı başardığı büyük şeylere, ılımlı, mutedil komutan liderler muvaffak olamamışlardır, buna delil olarak Mashadov?un defalarca Ruslarla yaptığı, Çeçenistan?ın Rusya?dan bir parça olmasıyla beraber birçok özerkliklere sahip olmasını içeren, barış görüşmeleri yeterlidir. Mashadov?dan sonra katı liderler İslami kuralları uyulamaya ve Kafkasya?da İslam hilafeti tesis etmeye çalıştılar. Bu ise parçalanmalara ve ılımlı görüşlülerden tamamen soyutlanmayı beraberinde getirdi. Katı görüşlülerin tamamen egemen olmasıyla, Umarov etrafına kendine uyan askerler ve lehine fetva veren hocalar topladı.
Hareket Merkezleri: Dağıstan ve İnguşetya
Son aylarda meydana gelen gelişmeler gösteriyor ki Dağıstan ve İnguşetya direnişçilerin merkezi haline gelmiştir, çünkü orada ve burada gün geçmiyor ki bombalı saldırı veya hükümet merkezleri ve polis merkezlerine saldırı olmasın. Murakıplar Çeçenistan?dan sonra İnguşetya?nın gelecekte kaynayan ateş çemberi olmasına çalışmışlardır. Dağıstan?da böyle bir şeye gerek yoktur, çünkü orası ateşin zaten içindedir. İnguşeyta Çeçenya gibi de değildir. Çünkü Çeçenya?da önce kavmiyetçiler bağımsızlık mücadelesine başlamış, sonra durum tedricen İslamcıların lehine gelişmiştir.
İnguşetya?daki istikrarsızlığı, iktisadi ve geçime bağlı mali iç sebepler körüklemiştir, bununla beraber Kafkasya?da genel durum İnguşlar?a bağlanmıştır. Çünkü İnguşların Çeçenlerle insani, tarihi ve kültürel bağları vardır.
Son zamanlarda kinin yükselmesindeki asıl sebep mahalli güçtür, özellikle Murat Ziyaskov?un eski İnguş lider Ruslan Osiv?i 2002?de devirip başkanlığı ele geçirmesiyle olmuştur. Ruslan, Çeçenistan?da savaşanların tarafında idi. Onun ülkede cihad eylemlerini engellediği için görevden alındığını söyleyenler de vardır. Son senelerde İnguşetya?da aşırı görüşlü cemaatler, Çeçenlerle bağlantı şebekeleri kurdular.
Dağıstan?a gelince ?Şeriat? grubu silahlı grupların nüfuz ve kuvvet açısından en güçlü olanıdır. Bunlar federal merkezlere ve Ruslarla ortak çalışanlara yapılan saldırıları üstlenmişlerdir. Bu grup İslami nizamın Dağıstan?da uygulanmasına defalarca çağırdı. Dağıstan Kafkasya?nın en büyük ülkesi olup asırlar boyunca 100 kadar küçük milletler orada yaşamışlardır.
Londra?da Arapça olarak yayınlanan el-Hayat gazetesinde çıkan bu makale Osman Akyıldız tarafından www.timeturk.com için çevrilmiştir.