Kevser ÇAKIR / TİMETURK
İstanbul'da düzenlenen Uluslararası Filistin Sivil Dayanışma Konferansı için Türkiye?ye gelen şehit Hamas lideri Dr. Abdulaziz Rantisi'nin eşi Raşa Rantisi, çeşitli sivil toplum kuruluşlarına mensup bayanlarla İHH?da bir araya gelerek Filistinli kadınların ve Filistin direnişinin önderi Abdülaziz Rantisi'nin hayatını da içeren bir konuşma yaptı.
Filistin'de İsrail işgali sonrası başlayan mücadeleden bahsederek sözlerine başlayan Rantisi, ilk önce Filistin?de kadınların toplumsal hayattaki ve İslami mücadeledeki rollerinin önemli olduğunu ifade etti. Hayatın bütün alanlarında mücadele veren Filistinli kadınların İslami direnişe katkılarına değinen Rantisi, kadınların savaş ortamında dahi kendilerini geliştirmek için çok gayretli olduklarını ve Filistinli kadınların eğitime çok önem verdiklerini bildirdi. ?Filistinli kadınlar üniversitelerde eğitim görüyorlar, doktor, mühendis, öğretmen gibi mesleklere sahip oluyorlar? diyerek, bu durumun Filistin direnişine ayrı bir güç kattığını söyledi.
Filistinli kadınların en büyük çabalarının bir nesil yetiştirmek olduğunu kaydeden Rantisi, ?bu nedenle Filistin'in asıl öğretmeninin kadınlardır? dedi. Filistinli kadınların 'dirençli olmayı ve sabretmeyi' Peygamberin ve ashabının hayatından öğrendiklerini belirten Rantisi, ?Filistinli kadınlar bu meziyetleri Kuran?ı doğru anlamaya yönelik çalışmaların neticesinde elde ettiler? dedi. Daha sonra Peygamber ve ashabın kadına bakışı hakkında misaller sunan Rantisi, İslam dininin ilk şehidi olan Hz Sümeyye, Hz Ebu Bekir'in kızı Esma, Hz Nesibe, Müslümanların ilk doktoru olan Hz Rufeyde, Ümmü Seleme gibi birçok öncü hanım sahabenin hayatından örnekler verdi. ?İslam kadını hayatın her alanına dâhil etmiştir. Özellikle Hz Ömer'in meclisinde Halifeyi sorgulayan kadının örnekliğinde bunu görmek mümkün? diye konuştu. Hz Ömer'in yanlışını düzelten bu kadına kimsenin karşı çıkmadığını ya da 'sen kadınsın?, ?sen anlamazsın' gibi ifadeler kullanmadığını, aksine Hz. Ömer'in hatasını kabullendiğini hatırlattı.
Raşa Rantisi İslam toplumlarında varolan kadına yönelik bazı yanlış algılayış ve anlayışların aksine, kadının erkeğin fitnesi olmadığını, onu tamamlayan bir parça olduğunu ifade ederek, ?Filistinli kadınlar güçlerini, bu İslami bakış açısından alıyorlar? dedi. Filistin Sorunu?nun niteliğine de değinen Rantisi, ?gittiğim her yerde şunu söylüyorum Filistin ulusal bir sorun değildir. Filistin Sorunu ümmetin sorunudur? dedi.
Daha sonra sorulara cevap veren Rantisi, şura sistemine yönelik olarak sorulan bir soruya cevaben; kadınların ve erkeklerin kendi içlerinde şura yaptıklarını, bazen de kadın ve erkeklerin toplanıp istişare ettiklerini belirtti.
Filistin?de engelli insanların durumunun nasıl olduğunu soran küçük bir kız çocuğuna cevaben, son saldırılarla birlikte engelli sayısında artış olduğunu ifade eden Rantisi, ?onları hayattan uzak tutmuyoruz, aksine ne tür yetenekleri varsa onları sergilemeleri ve ilerletmeleri için elimizden geleni yapıyoruz, ürettikleri şeyleri yok saymıyoruz? şeklinde konuştu. Fiziksel anlamda bir eksikliğin gerçek bir eksiklik olmadığını bildiren Rantisi, asıl önemli olanın irade olduğunu ekleyerek, ?bir engelli adam vardı. Adı Ahmed Yasin?di. Ki o öyle bir hareket oluşturdu ki, dünyadaki hiçbir evde ismi duyulmamış olmasın, O hareket de Hamas?tır? dedi. ?Ahmed Yasin?in tek bir duası vardı ? O da Allah benden razı olsun? şeklindeydi. Onun tek şiarı buydu. Bütün Müslümanlar da bu şiarı edinmeliler? dedi. İsrail askerlerinin son Furkan Savaşı?nda psikolojik rahatsızlıklar geçirdiklerini belirten Rantisi, bu durumu da Allah?ın yardımı olarak nitelendirdi.
Konuşmasının son bölümünde Abdülaziz Rantisi'yi eşi ve en yakın arkadaşı olarak O'nun nasıl bir kişiliğe sahip olduğunu kısa vurgularla aktaran Raşa Rantisi eşinin Kuran'ı anlamaya çalışan ve O'nu hayatının her alanına yaymaya çalışan bir mücadele insan olduğunu anlatırken ? Rantisi tam bir İslami şahsiyetti. Kuran?ı anlamaya çalışmış ve anladıklarını kendi hayatına da aktarmaya çalışmıştır. Aile bağını önemsemiştir, kendi çocuklarına cömert bir baba olmuş, kimi zaman onlarla oyunlar oynamıştır. Kardeşleri ile de arasında sorunlar olsa dahi arasını iyi tutmuş, hiçbir zaman ilişkilerini koparmamıştır. Hayır ekseninde davranmıştır. O bir doktor olmasına rağmen, akademik kariyerini hiçbir zaman insanlara karşı kullanmamış, her zaman mütevazı olmuştur. Ve çok iyi bir siyasi önder olmuştur, sözlerini sakınmadan ifade ederdi. Bir mücahide bir saldırı gerçekleştiğini duysa, koşarak saldırı olan bölgeye yardıma giderdi. Mescitleri gezer insanlarla ilgilenirdi. Ve Rantisi?den öğrendiğim en önemli şey, gece namazı idi. Gece bekçisi gibi gecenin bir kısmında muhakkak kalkar ve namaz kılardı. Gecenin bir bölümünde kalkmak bize zaferi getirir derdi. Seyyid Kutup?un da dediği gibi, kim gece namazına kalkmayı kendine düstur edinmezse, o beş dakika bile zorluk karşısında direnemeyecektir.? İşte bu Abdülaziz Rantisi?nin duruşudur. Allah ondan razı olsun? diyerek sözlerine son verdi.
Program bittikten sonra tüm dinleyicilerle tek tek selamlaşan, onlara sarılan Rantisi, karşılıklı dualar eşliğinde uğurlandı.
