'Yassıada demokrasi adası olsun'

Kendilerini ''Genç Siviller'' olarak adlandıran grup, 1960 askeri müdahalesinin 50. yıl dönümünde Yassıada'nın ''müze, enstitü ve sivil toplum merkezi'' yapılması amacıyla imza kampanyası başlattı.

Taksim Hill Otel'de düzenlenen basın toplantısında, imza kampanyası metni aktivist Pınar Akyasan okudu.

Bundan 49 yıl önce Türkiye'nin ilk seçilmiş hükümetinin silah zoruyla devrildiği ifade edilen metinde, ''halkın temsilcilerinin Yassıada'ya götürüldüğü, işkence edildiği ve uyduruk bir mahkemede yargılandığı'' anlatıldı. Bir Başbakan ve iki bakanın idam edildiği ve aralarında Cumhurbaşkanı'nın da bulunduğu çok sayıda kişinin hapis cezasına çarptırıldığı anımsatılan metinde, şu görüşlere yer verildi:
''Sonra bu yaptıklarına 'devrim' dediler, yıl dönümlerinde kutlama yaptılar. Yaptıkları anayasa ile darbe düzenini kurumsallaştırdılar. Ve Yassıada'da başlayan bu kabus, her 10 yılda bir tekrarlandı. Bu ülkenin sade vatandaşları olan bizler, bu yaşananları seyrettik. Tıpkı İstanbul'un hemen karşısında duran Yassıada'yı seyrettiğimiz gibi... Şimdi önümüzde tarihi bir fırsat var. Türkiye'nin yaşadığı bu korkunç darbenin 50. yıl dönümüne, sadece bir yıl kaldı. Bizler demokrasiden yana sade vatandaşlar olarak Cumhurbaşkanı'na ve Başbakan'a sesleniyoruz: Yaşadığımız bu darbenin 50. yıl dönümünde Yassıada, darbelerle yüzleşeceğimiz bir müze, demokrasi çıtamızı yükseltecek çalışmaların yürütüleceği bir enstitü, uluslararası çapta etkinliklerin yapılacağı bir sivil toplum merkezi olsun. Yassıada yeni bir dönemin simgesi olsun. Yassıada, demokrasi adası olsun.''

Pınar Akyasan, öneriye Celal Bayar'ın kızı Nilüfer Bayar Gürsoy, Adnan Menderes'in oğlu Aydın Menderes, Fatin Rüştü Zorlu'nun torunu Fatin Rüştü Yener, Celal Bayar'ın torunları Emine Gürsoy Naskali, Akile Gürsoy, Bilge Gürsoy, Namık Gedik'in oğlu Arda Gedik ve Tevfik İleri'nin oğlu Cahit İleri'nin de destek verdiğini bildirdi.

Aktivist Turgay Oğur da Türkiye'de artık darbe yapılma ihtimallerinin yargılandığını ifade ederek, ''Türkiye darbe günlükleriyle hesaplaştıktan sonra darbeyle de hesaplaşmalı'' görüşünü dile getirdi.

Oğur, 24 Mayıs Pazar günü kendilerine destek verenlerle birlikte Yassıada'ya gideceklerini ve taleplerini bir kez de oradan seslendireceklerini söyledi. Turgay Oğur, ''www.yassiada.org''internet adresi üzerinden toplayacakları imzaları Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e sunacaklarını belirtti.

''YASSIADA, YÜZ KARASI, UTANÇ ADASI''

Toplantıya katılan dönemin Bayındırlık Bakanı Tevfik İleri'nin oğlu Cahit İleri de gazetecilerin soruları üzerine, ''Yassıada'nın hem siyasi hem hukuk tarihinde bir yüz karası, utanç adası olduğunu'' söyledi. İleri, ''Bu utancı ortadan kaldırmak ve demokrasinin yerleşmesine faydalı hale getirmek çok güzel bir fikir. 27 Mayıs rezaletinden dolayı bir mağdurun oğlu olarak ailevi sıkıntılar çektik. Bundan daha önemlisi artık bu yaşımda bir Türk vatandaşı olarak utanç duyuyorum. 27 Mayıs, ondan sonra gördüğümüz bütün darbelerdeki bütün çirkinliklerin nüvesidir'' dedi.

''BÜYÜK BİR KARA LEKE''

Celal Bayar'ın torunu Emine Gürsoy Naskali de ''Genç Siviller''in demokrasiyi savunan girişimini desteklediğini belirtti.

''27 Mayıs darbesi Türk siyasi tarihinde çok büyük bir kara lekedir. Henüz 27 Mayıs ile hesaplaşılmamıştır'' diyen Naskali, bazılarının ''devrimci'' olarak düşündükleri 1961 Anayasası'nın darbeleri meşru gösterdiğini, darbelere alkış tuttuğunu ve diğer darbelerin önünü açtığını savundu.

Emine Gürsoy Naskali, ''Böyle bir atmosfer, düşünce zemininden bugünlere geldik. Bu süreç içinde gerçekleri yansıtmayan, yalan olarak nitelendireceğim bir resmi tarih inşa edilmiştir. 1980'e kadar 27 Mayıs bayram olarak kutlanmış, gönlü kan ağlayan insanlar bu darbeyi kutlamak mecburiyetinde kalmıştır. Bu anlayışın yıkılmasını istiyorum'' diye konuştu.