Kat irtifakından, kat mülkiyetine geçişle ilgili bir kısım zorlukların, engellerin olduğu yönünde basında da çeşitli haberlerin yer aldığın anımsatan Çiçek, 'Kat irtifakından, kat mülkiyetine geçişi kolaylaştıracak, böylece vatandaşın şikayetlerini ortadan kaldıracak, vergi kayıplarının önlenmesini de mümkün kılacak bir düzenlemeyi hayata geçirmek için karar aldık' dedi.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir'in konuyla ilgili çalışmalarını 5-10 gün içinde tamamlayacaklarını belirten Çiçek, bu yasama dönemi sona ermeden yasayı çıkarmayı amaçladıklarını anlattı.
Yürürlükteki yasaya göre, yeni düzenleme için 2009 Kasım ayına kadar süre bulunduğunu söyleyen Çiçek, ancak tereddütleri ortadan kaldırmak için bu yasanın bir an evvel çıkarılmasını arzu ettiklerini dile getirdi.
Hükümet Sözcüsü Çiçek, kat mülkiyetinde ne gibi değişiklik olacağı yönündeki soruyu şöyle yanıtladı:
'Kat mülkiyeti konusuyla ilgili arkadaşlarımız çalışmayı bitirdiklerinde daha ayrıntılı bir bilgi verebiliriz. Demek ki ortada bir beklenti var, bir sorun var. Bizim toplumumuzun da bu konularda bazı alışkanlıkları var. İrtifak tesis edilir, kat mülkiyetine geçmekte bir kısım tereddütler hasıl olur. Mal sahibinden kaynaklanan sıkıntılar vardır. Taahhüt işini yapanlardan kaynaklanan sıkıntılar vardır. Eğer bir arsa üzerine birden fazla konut yapılmışsa, diyelim ki 10 daireli bir konuttur, 8'i 'evet' der, ikisi bu işe yanaşmaz. Çok karmaşık da bir konudur. Dolayısıyla mümkün olduğu kadar bu işi kolaylaştıracak ve vatandaşın bir an evvel tapusunu almasına ve kendi mülkünde oturmasına imkan sağlayacak kolaylıkları getirmeye çalışıyoruz. Tabiatıyla hukuki boyutları var. Piyasadan kaynaklanan sıkıntıları var. Bunların hepsini çözebilmek noktasında bir çalışmayı kısa sürede ortaya koymaya çalışıyoruz.'
Çiçek, idari bir tasarrufla bu sorunun ortadan kalkmasının mümkün olmadığını, mutlaka bir yasal düzenlemeye gidilmesi gerektiğini vurguladı. İşi kolaylaştırmaktan yana olduklarını söyleyen Çiçek, 'Ama her 'işi kolaylaştırmak' demek, 'her işi de bedava yapmak' anlamına gelmiyor. Onun için bedavacılıktan hep beraber vazgeçelim. Verdiğimiz üç kuruş para olacaksa her türlü hizmetini arzu ettiğimiz devletimize de 'Bu kadarcık bir katkımız olsun' diye de düşünmemiz gerekir' dedi.
Çiçek, 'Kredi Garanti Fonu'nda özellikle KOBİ'ler kaynağa ulaşmakta sıkıntı yaşıyordu? Bununla ilgili neler yapılacak?' sorusunu şöyle yanıtladı:
'Kredi Garanti Fonu'nun bankalarla, Hazineyle, KOSGEB ile Odalar Birliği ile ilgili boyutu var. Bunların hepsine imkan veren bir yetki yasasıdır bu. Bakanlar Kurulu'na yetki verilecektir. Çünkü bu türlü kriz dönemlerinde her işi yasaya bağladığınızda bunun getirebileceği sıkıntılar oluyor. Hazine başta olmak üzere arkadaşlarımız konuşuyorlar. Çünkü bugün öngörmediğimiz husus belki bir ay sonra çıkıveriyor. Burada esas gözetilmesi gereken husus bu kriz döneminde, dünyadaki bu kriz döneminde küçük ve orta boy işletmelerin krediye erişmelerini kolaylaştıracak düzenlemeyi getirmektir.'
Çiçek, ilgili kurumların düzenlemeye katkı sağlayacağını belirterek, 'Hepimizin taşın altına elini koyması lazım' dedi.
İLGİLİ HABERLER:
Ev sahipleri dikkat! 28 Kasım son gün
İşte tapudaki büyük krizin için çözümü
Tapu değişim krizi giderek büyüyor