Dolar

34,8642

Euro

36,6029

Altın

3.039,20

Bist

10.058,47

Çankaya'dan Kayıp Trilyon açıklaması

Çankaya Köşkü'nden yapılan açıklamada Cumhurbaşkanı'nın vatana ihanet dışında yargılanamayacağı açıklandı.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-05-19 00:53:00

Çankaya'dan Kayıp Trilyon açıklaması

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 'sanığı olmadığı ve yargılanmadığı bir davadan dolayı bazı çevrelerce şüpheli gibi gösterilmeye çalışılmasının iyiniyetle bağdaştırılamadığı' belirtilerek, 'Kaldı ki, Anayasaya göre Cumhurbaşkanlarının 'vatana ihanet' dışında herhangi bir suçlama ile yargılanması mümkün bulunmamaktadır' denildi.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Cumhurbaşkanı Gül hakkında verdiği 'Kovuşturmaya yer olmadığına dair karara' ilişkin olarak yapılan itiraz üzerine Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı tarafından verilen karar nedeniyle açıklama yapılmasına gerek görüldüğü belirtildi.

Açıklamada, 'Anılan karara konu olan fiil ile ilgili olarak, kapatılan bir siyasi partinin genel başkanı, iki genel başkan yardımcısı ve genel muhasibi ile 71 il yöneticisi hakkında 1998 yılında dava açılmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında, o tarihte milletvekili dokunulmazlığı sebebiyle ceza davası açılmamış, kendisinin ısrarla dokunulmazlığının kaldırılması ve yargılanması talebine rağmen dokunulmazlığı da kaldırılmamıştır' denildi.

Açıklamada, 'Bu davanın neticesinde, genel başkan yardımcıları ile genel muhasibin suça konu herhangi bir eylemlerinin olmaması sebebiyle beraatlerine karar verilmiştir. Anılan partinin mali konulardan sorumlu genel başkan yardımcısı ve muhasibi bile beraat ederken, o tarihte dış ilişkilerden sorumlu genel başkan yardımcısı olan ve partide parasal konularda hiçbir hak, yetki ve sorumluluğu bulunmayan Sayın Cumhurbaşkanımızın, sanığı olmadığı ve yargılanmadığı bir davadan dolayı bazı çevrelerce şüpheli gibi gösterilmeye çalışılması kesinlikle iyi niyetle bağdaştırılamamaktadır' ifadeleri kullanıldı.

Abdullah Gül hakkında milletvekili olarak görev yaptığı dönemde, Maliye Bakanlığı tarafından söz konusu Hazine alacağının tahsili için diğer kişilerle birlikte hakkında 1999 yılında tazminat davası açıldığının hatırlatıldığı açıklamada, Cumhurbaşkanı seçilmeden önce 19 Nisan 2007 tarihinde davanın reddine karar verildiği belirtildi.

Açıklamada, 'Kaldı ki, Anayasaya göre Cumhurbaşkanlarının 'vatana ihanet' dışında herhangi bir suçlama ile yargılanması mümkün bulunmamaktadır. Bu sebeplerle, Sayın Cumhurbaşkanımızın milletvekilliğinin sona ermesinden sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, söz konusu dosya ile ilgili olarak hakkında verilen 'Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar' ile bu karara karşı yapılan itiraz üzerine Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı tarafından verilen kararın bu çerçevede değerlendirilmesi gerekmektedir' denildi.

Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 'Kayıp Trilyon' davasıyla ilgili Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkında verdiği 'kovuşturma yapılmasına yer olmadığı' kararını kaldırmıştı.

Cemil Çiçek de 'Gül yargılanamaz' dedi

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, 'Bugün Anayasada ifade edilmemiş olmasının, Cumhurbaşkanının dokunulmaz olmadığı sonucuna götürülemeyeceğini' belirterek, 'Yani milletvekili için bile dokunulmazlık varken Sayın Cumhurbaşkanlardından bunun esirgenmiş olmasını düşünmek mümkün değildir, doğru da değildir' dedi. Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısından sonra yaptığı açıklamanın ardından gazetecilerin Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkında verdiği kararla ilgili soruları üzerine, bu konuyu toplantıdan çıktıktan sonra öğrendiğini, gerekçelerini tam olarak bilmediğini ifade etti.

Konunun geçmişte de kamuoyunda tartışıldığını belirten Çiçek, Anayasa'nın 104. maddesine göre Cumhurbaşkanının devletin birliği ile Türkiye Cumhuriyeti'ni ve milletin birliğini temsil ettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı'nın ayrıca Anayasanın uygulanmasını ve devletin kurumlarının uyum içerisinde çalışmasını gözettiğini kaydeden Çiçek, 'Bu dört tane görev bile Sayın Cumhurbaşkanının, bugünkü, dünkü veya gelecekteki, nasıl önemli bir konumda olduğunu ortaya koymaya yeter. Dolayısıyla bu 104. maddedeki görevler aslında 1961 Anayasası'ndaki görevlerle de benzeşir. O zaman dokunulmazlığı ifade edilmişti. Bugün anayasada ifade edilmemiş olması bizi dokunulmaz olmadığı sonucuna götürmez' dedi.

Çiçek, 'Yani milletvekili için bile dokunulmazlık varken sayın cumhurbaşkanlarından bunun esirgenmiş olmasını düşünmek mümkün değildir, doğru da değildir' diye konuştu.

Çiçek, 'Dolayısıyla ben kişisel kanaat olarak Sayın Cumhurbaşkanlarının da dokunulmazlıklarının olduğu kanaatindeyim. Anayasamıza göre de vatana ihanet dışında cumhurbaşkanlarının yargılanması söz konusu değildir, görevde bulundukları süre içerisinde. Benim kanaatin bu ama bu kararın gerekçesi nedir, ne değildir, onu şahsen bilmiyorum' ifadelerini kullandı.

SON VİDEO HABER

Beşar Esed'ın kardeşi işkenceci Mahir Esed'ın evi

Haber Ara